Tam gülüşüm büyüdüğünde ise bir anda elindeki çikolata toplarından birini ağzıma tıktı . Ben ağzımı toplamaya çalışıp geriye çekildiğimde ise gülüyordu . Elimle ağzımı kapattım ve yutmaya çalıştım , gerçekten büyüktü toplar .
"Yemekten önce tatlı yenmez ."
"Ne ? Ağzın doluyken konuşma anlamıyorum."
"Yemekten önce diyorum , tatlı yenmez . Sana bunu öğretmediler mi ?"
"Yoo ? Ne olur yemekten önce tatlı yersem ?"
"Mideni bulandırır ."
Dudağımın kenarında kalan çikolatayı parmağımla silip parmağımı yaladım . Bir şey düşünüyormuş gibi bana bakarken onu izledim . Ben ne yapacağını beklerken o bir anda dudaklarıma yapıştı . Elini yanağıma koyduğunda kendini yavaşça geri çekti ve gülümsedi.
"Midem bulanmadı ."
"Ne ? Ne alaka ? Benden neden miden bulansın ?"
Derin bir nefes alıp gülümsemesini sildi ve tabağını kucağına aldı .
"İki romantiklik yapayım diyorum ama ona da zekan yetmiyor ."
"Seni yok ederim . Ne var ! Beni öptüğünde adımı unutacak gibi oluyorum o yüzden anlamamış olabilirim ."
"Öyle mi oluyorsun cidden ?"
"Tabi ki de . Ama şuan anladım demek istediğin şeyi çok tatlısın ."
Gülümsedi ve kumandayı eline alıp bir maç tekrarı açtı . Bizim film izlemek gibi alışkanlıklarımız hiç olmamıştı , ben normal hayatımda da sürekli olarak maç tekrarı izleyen biriydim . Bizim en romantik seyir anımız yüksek ihtimalle El Classico maçını izlemekti . Yemeklerimizi yedikten sonra ikimiz de boş boş televizyona bakıyorduk . Kafasını bana çevirdiğini fark ettiğimde ona döndüm ve gülümsedim . Dudaklarını büzdüğünde ise elimi yanağına koydum . Kafasını elime yasladı ve konuşmaya başladı .
"Sana daha hareketli bir doğum günü geçirtmek isterdim . Ama elimden bu kadarı geliyor."
"Önemli değil , fazla hareket sevmiyorum . Yanımda olman yeterli ."
"Biliyorum bu yüzden söyledim . Çünkü çıkmam gerekiyor."
"Nereye gideceksin ?"
"Yarım saat önce Pedri'den mesaj geldi , sıkıntılı bir durum varmış sahaya uğramam gerekiyor ."
"Tamam birlikte gidelim ."
"Olmaz, ne olduğunu bilmiyorum sen evde kalsan daha iyi ."
"Saçmalama cinayet işlenmedi herhalde . Gelsem ne olacak ?"
Yavaşça bana doğru uzandı ve dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu.
"İtiraz istemiyorum . Sen evde kal hatta çok geç kalırsam uyu , ben telafi edeceğim bu durumu ."
Tekrar öptü ve evden çıktı . Olduğum yere kıvrıldım ve televizyonu kapatmadan gözlerimi kapattım .Tekrar gözlerimi açtığımda ilk önce telefonu elime aldım ve saate baktım . Saat gece dörttü . Gözlerimi ovuşturduktan sonra telefonumu tekrar açtım ve dört cevapsız çağrı ile birkaç mesajı gördüm . Dayım bir kere , Xavi ise üç kere aramıştı . Mesajlara bakmadan önce Xavi'yi aradım , gecenin bu saatinde açacağını sanmıyordum fakat fazla çalmadan açtı .
"Neredesin kaç saattir sana ulaşmaya çalışıyorum ?"
"Uyuyordum , ne oluyor bu saatte neden uyanıksın ?"
"Asıl sen neredesin ?"
"Evdeyim Xavi nerede olacağım başka ?"
"Dayın geldi seni almak için . Seni evinde bulamayınca benim evime gitmiş , resmen deli bu adam ."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Red Card Love~Pablo Gavi
Fanfiction"Bence de ! Ben de bana karşı sevgisi yalan olan , beni oyuncak gibi kullanan biriyle sevgili kalmayı bırak aynı ortamda durmak için sekiz kere düşünürüm ." "Bence sekiz kere düşünmen gereken şey cümlelerin . Sen bana inanmak yerine Vini'ye ve saçma...