2.4

210 8 0
                                    

( 5 Ay Sonra )

"Hadi ama böyle saçmalık olabilir mi ! Adamın ayağına bile basmadı !"

"Dani bağırma daha fazla."

Pedri hakemle tartışırken sahanın kenarından bağırıyordum . Xavi de benim kadar sinirliydi fakat sakin kalmaya çalışıyordu . Resmen bu maç için hakeme para saymışlardı . Hakemin Pedri'ye vereceği tepkiyi izlemek için sakince bekledim . Hakemden bir şey çıkmayınca duruma Real oyuncuları da dahil oldu . Vini Pedri'nin yanına gidip laubali bir şekilde onu uzak tutmaya çalışınca kendimi tutamadım ve sahaya atladım . Kendimi Vini'nin karşısında bulduğumda parmağımı omzuna koydum ve dişlerimin arasından konuştum .

"Sakın tek kelime etmeyi bile düşünme!"

Frenkie yedek kulübesinden yanıma gelip beni omuzlarımdan tuttuğunda hakem hiç düşünmeden elini cebine attı . Pedri onu durdurmaya çalıştı fakat o durmadı ve cebindeki kırmızı kartı çıkarıp bana gösterdi . Şok içinde hakeme bakarken Frenkie beni tuttuğu omuzlarımdan kulübeye taşıdı . Xavi sinirle bana bakarken hiçbir şey yapmamışım gibi yerime oturdum .

"Neden kart verdi anlamadım , hiçbir şey yapmadım!"

"Daha ne yapacaksın ? Önce sahaya atlayıp hakeme muhalefet oluyorsun sonra da karşı takım oyuncusuna temasta bulunuyorsun, sen ceza yemediğine şükret ."

Maç bitene kadar ağzımı açmadım ve oturduğum yerde bitmesini bekledim . Maçın bittiğini belli eden düdüğün sesi aynı zamanda zor kazanılmış bir galibiyetin sesiydi. Mutlulukla ayağa kalktığımda benden önce sahaya atlayıp kendini Pablo'nun kollarında bulan Maria'ya kaydı gözüm . Bizden bir hafta sonra sevgili olmuşlardı . Aklımdaki düşünceyi atıp kendimi tekrar sahaya attığımda Pedri sarılmam için kollarını açtı . Hızlıca koşup kucağına atladığımda ellerini sıkıca belime sardı ve beni havaya kaldırıp etrafında döndürdü . Ellerimi iyice ensesine sardığımda ayaklarım yerle gözlerim ise Maria'yı öpen Pablo'nun dudakları ile buluştu . Onu unuttuğumu düşünüyordum fakat bu kare kendimi rahatsız hissetmeme neden olmuştu . Pablo'nun kendini geri çekip gözlerini bana çevirdiğini anladığım anda hiç düşünmeden Pedri'yi tuttuğum ensesinden kendime doğru çektim ve dudaklarımızı birleştirdim . Belimdeki eli sıkılaşıp beni kendine bastırdığında derin bir nefes aldı ve karşılık verdi . Gülümseyerek kendimi çektim ve terden alnına yapışmış saçlarını elimle geriye attım . Sertçe yutkunduğumda gözleri gözlerimdeydi . Gülüşüm yavaşça solmaya başladığında tekrar sarıldı ve kulağıma fısıldadı .

"Gidene kadar gülmeye devam et , biraz daha sabret ."

"Özür dilerim ."

"Sorun değil, hadi çıkalım ."

Ondan ayrıldım ve elini tutup sahadan dışarıya doğru bir adım attık fakat Xavi arkamızdan seslenip bizi durdurdu . Ellerimizi ayırmadan ona doğru ilerlemeye başladığımızda ne olduğunu anlayamamıştık . Xavi gülümseyerek bize baktı ve yanımızdaki röportaj alanını işaret etti .

"Maçın adamı ödülünü almadan mı gideceksin ?"

"Ben mi ?"

"Yok ben . Tabi ki sen , sen almayacaksın da kim alacak ?"

Pedri gülümseyerek kafasını salladı ve elimi bırakıp ödül alanına gitti . Ödülünü alıp birkaç kameraya poz verdikten sonra bana göz kırptı ve yanına çağırdı . Olumsuz anlamda kafamı sallarken Xavi kolumdan tuttu ve ona doğru götürdü . Yanına gittiğimde elini belime koydu ve ödülü bana uzattı . Tereddüt edip ödülü elime aldıktan sonra gözlerimi ona çevirdiğimde dudaklarıma baktığını fark ettim . Yavaşça gülüşüm büyüdüğünde ise belimdeki elini sıkılaştırdı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Elimdeki ödülü sıkı tutmaya çalışırken aynı zamanda kendimi ayakta tutmaya çalışıyordum . Dudaklarını benimkilerden ayırdı ve gülümseyerek kameralara el sallayıp oradan ayrıldık . Soyunma odasına gitmek yerine ofisime doğru ilerlemeye başladığımızda meraklanmıştım . İçeri girdik ve elimdeki ödülü masaya bırakıp yüzüne baktım . Gülüyordu ama komik bir şey söyleyecek gibi değildi.

Red Card Love~Pablo GaviHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin