Son güncellemeye başladığınız tarihi bırakırsanız çok sevinirim... ->Yildizlamayi unutmayinnn ⭐
Yorumlarınızı desteklerinizi bekliyorum...
Merhaba, sizi çok çok çok çok özledim.
Yazmayı da öyle.Ne zamandır bu güncellemeyi yapmayı istiyordum ama genel olarak her şeyden o kadar soğudum ve uzaklaştım ki zor zamanlarımda yazdığım günlüğe bile uğramaz oldum aylardır.
Hayat gerçekten çok garip. Bu textingi yazdığımda yaşananların üzerinden çok az bir zaman geçmişti, sıcağı sıcağına yazmıştım her şeyi. Şimdi bakıyorum aylar olmuş her şey biteli. Ne bunları yazarken ki heyecanım ne de hevesim kalmış. Buraya yaşananları yazarken bile hep bir umudum vardı aslında. Artık yok.
Evet yazdığım her şeyi ben yaşadım merak edenler için. Ben bu kadar yoğun duygular yaşayıp her şeyi yazarken aslında bu hikayedeki tek gerçeğin kendim olduğunu farkettim. Onlar benim hikayemin birer kahramanıydı ama ben onların hikayesinde figüran bile değildim.
İşte sorun tam da buydu. Neyse.En son oto yıkamada çalışan bir diğer kişinin -Hidayet- Su'yla buluşmasından bahsetmiştik. O buluşma yaşandı ama Su kendine uygun görmedi. Kafa olarak uymadıklarını söyledi ve arkadaş kalmaya karar verdiler. Ama o buluşmadan sonra Hidayet ve Açelya yakın arkadaş oldular. Ve Hidayet oto yıkamada çalışan İbrahim adlı kişinin Açelya'dan hoşlandığını söyledi. Tabi Açelya oto yıkamada ki sözde 'aşk' hikayelerinden bıktığı için reddetti. Hâlâ arkadaşlar ama onunla da.
Berk beyimiz onların arkadaş olmasına tepkili ve her ne kadar sorun çıkarıyor olsa da durum böyle. Berk neden böyle yapıyor tabiki ve tabiki yine hiçbir açıklamamız yok. Konuşmalarını istemiyor sadece.Su bu buluşmadan iki hafta sonra eski sevgilisiyle barışmak istedi ve barıştı. Tabi şu an yine ayrılar. Ve barışmaları olanaksız. Su yine sap anlayacağınız ve bundan gayet memnun.
Önemli olan birkaç olaya gelelim.
Açelya ve Hidayet bir akşam sohbet etmek için mahallede buluştular. Ve eve dönerlerken Açelya'nın eski yakın arkadaşı olan Yusuf ikisini gördü.
Hidayet Açelya'yı eve geçirip kendi evine geçti. Ertesi sabah Açelya dışarı çıkmak için hazırlanırken Berk Açelya'yı aradı. Açelya tabi baya şaşırdı. Telefonu açtığında Berk direkt "Kim senin eski arkadaşın?" Diye sorup bağırdı. Açelya ne olduğunu anlamadığını söylediğinde Berk ısrarla bağırmaya devam etti. "Kim o eski arkadaşın benim elamanımı kimse sıkıştıramaz numarasını ver şu çocuğun bana çabuk." Berk böyle bağırıp çocuğun numarasını isterken Açelya'nın olaydan haberi bile yoktu tabiki. Sonradan öğrendi ki önceki gece Yusuf Hidayet'i sıkıştırıp hesap sormuş. Hesap sormuş derken sadece Açelya'yla sevgili misin demiş Hidayet hayır arkadaşız deyince tamam diyip gitmiş. Ertesi sabah Hidayet olayı İbrahime anlatırken Berk abi duymuş ve Açelya'yı arayıp ona patlamış kısaca. Sonra Hidayet Açelya'yı arayıp dükkana gelmesini ve Berk'i sakinleştirmesini istedi çünkü Berk baya sinirliymiş. Açelya'da zaten Su'yla buluşacağı için ağlayarak onu arayıp aşağı beraber gitmeyi istedi. Su geldiğinde Açelya ve Su aşağı indiler. Hidayet'i görünce direkt oto yıkamanın koltuklarına oturup konuştular. Açelya Hidayet'e neden bana söylemedin dün olanları ben Berk abiden duyuyorum diye kızarken Berk abi dükkandan çıktı.
Çıkar çıkmaz Açelya'ya dönüp "Hani atacaktın numarayı sen" diye kızmaya başladı. Açelya daha cevap bile vermeden devam etti. "Kaç yaşında senin bu arkadaşın?" Berk'in bu kadar sinirli olduğunu gören Açelya ne diyeceğini şaşırdı ve Bilmiyorum dedj aniden. " Ya sen arkadaşlarının yaşını bilmiyor musun bak o çocuk bu dükkanın önünden bile geçemez anladın mı sakın buralardan geçmesin mahfederim onu" diye bağırmaya devam etti. "Ya sen bana niye ahkâm kesiyorsun ki?" Dedi Açelya. O sırada müşteri gelince Berk içeriye gitti ve bir daha gelmedi. Açelya kendini tutamayarak ağladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sokak Arası (TEXTİNG) √ TAMAMLANDI √
Literatura FemininaGERÇEK HİKAYE ! Evinin altındaki oto yıkama dükkanında çalışan çocuğa aşık olan Açelya, ve dükkanın sahibi olan Açelya 'nın abi dediği üçgenin en sivri ucu olan o kişi... Karmakarışık, yeterince gerçek ve sürükleyici bu ikilemde Açelya'nın yanın...