Bölüm 4: Değil, sen sadace benimsin unuttun mu?
Güneş bu sefer ilk Jeongguku uyandırdı. Ona lutf etti Kralını izleme hazzını. Kralının göğsünde uyumuştu. Kralını öpmüştü, Kralı onu öpmüştü. Jeon Jeongguk o gece Kralı öpmüştü. Kim ve ya kimlerden olduğunu umursamayarak Kralı öpmüştü. Kralınlın sert göğsünde yavaşça ters döndü. Artık tamamile Kralın yüzüne bakıyordu, yüzünün her zerresi. Kalkmak istedi, hayır istemedi. Kalkamadı. Kendini kaybetti Kralının her zerresinde. Kusursuzluğuna bir kez daha hayran kaldı. Aşk duygusunu, sevgisini iliklerine kadar hissediyordu şimdi. Onun, Kralı çok güzeldi. Yüzünde tek bir kusur yoktu. Bir çift bir tek göz kapağı nadirliğine sahipti. Ve bu onu çokç güzel kılıyordu. İnanamıyordu Jeongguk bir insan nasıl böyle mükemmel ola biliyordu? Nasıl böyle mükemmel ve kusursuz görünüyordu? İnsan mıydı yoksa Tanrının hediyyesi mi? Bu soruların cevabını belki bilmiyordu ama Tanrının Kralının üzerinde çok uğraşarak özenle yarattığına emindi. Onca şey yaşamasına rağmen hala nasıl bu kadar güzel bir gülüşe sahip oluyordu? Kıskanılacak bir mükemmellikti ama Jeongguk kıskanmıyordu. Çünkü Kralı sadece onun Kralıydı. Onundu. Onlar bir-birine aitti. Başkaları onlara ait olamazlardı. Onların canını yakardı. Kalplerini acıtırdı. Şuansa onlar bir-birlerinindi ve zaman sadece küçüğü için haraket ediyordu. Hiç bitmesini istemediği anlar yaşıyordu. Simsiyah kıvrım-kıvrım saçlarına dokundukça daha fazla dokunmak istiyordu. Yüzündeki kusursuzluğa baktıkça bakmak istiyordu. Hiç bitmesin istiyordu bu an. Ama kralının gözlerini açmasıyla bitti. Siyahlıklara ev sahipliği yapan gözler hafifçe aralanmış ve uyku mayhoşluğundan hızlıca kurtulmuştu. Küçüğü kalkmağa çalışıyordu ki, Kralı onu kendi üzerine düşürdü.
"Günaydın, küçüğüm"
"Günaydın, Kralım"
"Benim küçük bebeğim nasıl uyudu bakalım?"
Kral ilk kez böyle konuşmuştu. Ve bu küçüğünün kalbinin hızlanmasına, yanaklarının kızarmasına sebep oluyorken Kral küçüğünün bu hallerine gülüyor, onu daha fazla sevmek istiyordu.
"İyi uyudum, Kralım. Teşekkürler. Şimdi gitmem lazım."
Kralın bir şey demesine kalmadan dışarıda gardiyanın sesi işitilmiş Jeongguk hemen Kralın üzerinden kalkmıştı. Kralın kim olduğunu bilmeden verdiği 'gel' emriyle içeriye giren Prens ikilinin hisssettiği herşeyin yerini öfkeye vermesine sebep olmuştu.
"Kral Hazretleri, günaydın"
Hala yatağında oturan Kral boşuna konuşmak istemediği için bakışlarını küçüğüne götürmüştü. Bununla küçüğü onun cevap vemesi gerektiğini anlamıştı.
"Günaydın, Prens Hazretleri. Sabahın bu saatinde burada olmanızın sebebini öğrene bilir miyim?"
"Sana söylemedim bu bir, ikincisi sana hesap verecek değilim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kralın Küçüğü(DÜZENLENİYOR)
FanfictionJeon Jeongguk, gittiği sarayda Kral Kim Taehyungun değerlisine çevrileceğinden habersizdi.. Gerçekçi değildir! Geçmiş zamanlarda geçen bi hikaye olmasına rağmen, her şey o zamana ait değil! Bunu göz önünde bırakarak okuyun! Uygunsuzluklar bulunur!