Jeon Jeongguk, gittiği sarayda Kral Kim Taehyungun değerlisine çevrileceğinden habersizdi..
Gerçekçi değildir! Geçmiş zamanlarda geçen bi hikaye olmasına rağmen, her şey o zamana ait değil! Bunu göz önünde bırakarak okuyun! Uygunsuzluklar bulunur!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm 23: En güçlü yanımsın, Jeon
Kral rahatsızlıkla kıpırdamıştı, yattığı yerde. Rahatsızdı, ihtiyacı olan kokuyu soluyamıyordu. Gözlerini endişeyle açıp, etrafı süzdü hızlıca.
"Küçüğüm!"
Çağırış nidasına kimsecikler cevap vermemişti, kalbini saran korku tüm vücudunu sararken, amcasının söyledikeri teker-teker aklına doluşmuştu. Yataktan kalktığı gibi, kapıya koştuğunda, gardiyanları görmeği diliyordu, lakin yoklardı.
"Gardiyanlar nerde?!"
Bağırışı koridorda yankılanırken, sese doğru gelen gardiyanlar hızlıca kendi yerini almış, başını eğmişti.
"Jeongguk nerde?!"
"M-majesteleri, biri geldi, onu götürdü, amcanız olduğunu söylüyor, onlarla beraber gittik, ancak bir odaya girip, bizi dışarda bıraktılar"
Kral onları cezalandırmanı aklının bir köşesine yazıp, geri plana atarken, hızlı adımları gardiyanlardan öğrendiği odaya doğrultmuştu. Kilitli kapıyı yumruklarken, aynı zamandaçağırış nidalarında bulunuyor, sesini içerdekilere duyurmağa çalışıyordu. Lakin amcası karşısına oturan çocuğun kıpırdamasına izin vermemiş, kapıyı açamaması gerektiğini söylemişti. Kapı kırılcak raddede yumruklara maruz kalırken Kral içini saran korkuyla gözlerinin dolmasına izin vermişti. İlkti bu, saray halkı için bir ilkti, yüzündeki sabit ifade hiç bir zaman değişmeyen, en olmaz olaylarda bile soğukkanlılığını koruyan Kral bir odanın kapısı yumruklaması onlar için ilk ve de ilginçti.
"Açın kapıyı!!"
Bağırışları içerde gözyaşlarıyla oturan küçüğünün irkilmesine sebep olsada, önceden sadece bir kez gördüğü bu adam kılını kıpırdatmıyordu.
"Bayım, lütfen kapıyı açın"
Kısık sesli konuşması, karşısındaki kişini yaptığı şeyin iyi bir şey olduğuna iyice inandırıyordu. Bu küçük çocuğu korumalıydı. Kesinlikle bunu yapmalıydı.
-
Kapının gıcırtısı kulak kanatırken, Kral huzursuzlukla kollarına çekmişti iyice küçüğünü. Bu baskı küçüğünü yarıuyanık vaziyete gelirken, gözlerini hala açmıyordu. Ancak siyah eldivenli ellerinin kolunu tutmasıyla korkuyla gözlerini açıp, arkasını dönmeye çalışmıştı. Kolunu tutan elin sahibi diğer elini küçük bedenin ağzına kapatmıştı. Yeğeni uyanmamalıydı.
"Sakin ol, sana zarar vermeyeceğim. Sadece konuşacağız. Şşşh.."
Sakinleşen bedenden gözyaşları hızlıca firar ederken, vücudu titriyordu. Eldivenli el küçüğünün beline sarılan elleri oradan ayırmağa çalışmış, lakin bunu yapamayacağını anladığında geri çekilerek, karşısındaki bedene yanına gelmesini söylemişti.