Bölüm 22: MinJaenin Gguk sevgisi
Zaman hızlı geçmişti, sabah daha erken aymış, Kral her ne kadar kalkmak istemesede küçüğünün ısrarlarıyla yataktan kalkmıştı. Küçüğü onun için takım seçerken, kendisi küçüğüne arkadan sarılmış vaziyette bekliyordu. Omzuna yasladığı çenesini iyiyce yerleştirmiş, küçüğünü kokusunu solmuştu hızla.
"Kendin içinde takım seç istersen, bebeğim"
"Kralım, ben gelmesem. Kraliyyet soyundan ve ya ailesinden değilim"
"Küçüğüm benim, sen sadece "şuanlık" Kaliyyet ailesinden değilsin"
Nutku tutulmuştu minik bedenin, hızla seçtiği koyu gri renkli takımı koltuğa bırakmış ve odadan çıkmıştı. Ancak kızaran yanakları Kralının görüş açısına çoktan girmişti. Ve Kraldan yanağına sert bir öpücük kazanmıştı. Ardından küçüğü daha fazla utanmasına diye kiyafetini hızla giyinmiş, son dokunuşlar için yatağa oturub küçüğünü beklemeye başlamıştı. Dakikalar sonra açılan kapıya, açık gri renkli br takımla dahil olmuştu küçük beden.
İşte o zamanda Kralın nutku tutulmuştu, çünkü mükemmeldi küçüğü. Bacaklarını saran gri pantalon, üzerine aynı renkle içinde bir şey giyilmemiş ceket vardı. Ceket belini sıkı-sıkıya sarmıştı. Kralın en çok dikkatini çeken belini inceliğini ortaya seren, iki kenarda olan üçgen şekilli boşluklardı. Kesinlikle küçüğünün bembeyaz tenini kimsenin görmesini istemiyordu. Küçük beden temkinli adımlarla Kralına yaklaşmış, gözlerini arsızca süzdürmüştü Kralında. Çünkü giydiği kiyafetin Kralını çıldırtacağını biliyordu. Blieğini yakalayan el ise onun Kralının dizlerine düşmesini sağlamıştı hızlı bir zamanda. Elleri anında bel boğumundaki boşluklar üzerinden tenini bulurken, boynuna yaklaşmış derince solumuştu.
"Küçüğüm..bu kadar güzel olursan ben seni tüm Kralların karşısına çıkaramam."
Zarifti, uzun bacakları, incecik beli, tüm vücudunu saran kiyafetiyle çok zarifti.
"Ama, Kralım. Bunu siz istediniz."
Kralı onun gözlerine bakarken, saçlarını düzenleştirmeye başlamıştı minik eller. Taçıda bıraktığında memnuniyyetle gülümsemişti. Kralı saçlarındaki ellerin varlığına öyle alışmıştı ki, ellerin çekilmesini hiç sevmemişti.
"Bunu, asla kabul etmiyorum, bebeğim. Bu kadar güzel olmanı kabul etmiyorum.."
"Gitmemiz lazım, Kralım. Krallıklar çoktan toplanmıştır"
Doğru söylüyordu. Kraliyyetler Prens Jimin aracılığıyla çoktan davet odasnda toplanmış, Kralı bekliyorlardı. Lakin bu Kralın umrunda bile değildi. Ancak karşı koyamıyordu işte kucağındaki minik bedene. Odadan çıkmış, davet odasına doğru ilerlerken, koridorda olan onlarca güvenlik amaçlı konulan askerler saygıyla eğilmişti. Davet odasının kapısı açıldığı gibi, Kral geri adım atan küçüğüne yaklaşmış, uzun, kemikli parmaklara sahip elini sıkıca sarmıştı gri ceketin üzerinden, parmakları altındaki tenin gerginliğinin hafifçe azaldığını hissede biliyordu. Bu haraketi salonda bir çok nidalar yükseltirken, ilerlemiş kendisi için ayrılmış koltuğa yerleşmişti. Küçüğü yanında ayakta duruyorken, masanın etrafındaki diğer Kralların selamlarını ve iyi niyetlerini dinliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kralın Küçüğü(DÜZENLENİYOR)
ספרות חובביםJeon Jeongguk, gittiği sarayda Kral Kim Taehyungun değerlisine çevrileceğinden habersizdi.. Gerçekçi değildir! Geçmiş zamanlarda geçen bi hikaye olmasına rağmen, her şey o zamana ait değil! Bunu göz önünde bırakarak okuyun! Uygunsuzluklar bulunur!