3

762 30 41
                                    

Sevgili okurlarım satır arası yorumlarınızı bekliyorum

Mehmet Fazıl

Dokdorun odasına girmek için kapıya tıkladım içerden gel komutu gelince girdim.

Odada beş kişi vardı Burak bey,
Asel hanım, binbaşı Atilla Bozkurt,
Alparslan bey, Yıldız hanım.

Cemil abiye araştırmasını söylemiştim resimleri ile bana göndermişti ama ziya bey yok büyük ihtimal şirkette olmalılar.

Bozkurt Ailesi bana şüpheli bakıyorlar vala hiç keyfimi bozamam
Atilla komutan tam silahımın olduğu yere bakıyor.

Doktor "Fazıl bey bundan 27 yıl önce hastanede karıştırılma vakası olmuş o zaman da ilgilenen doktorlar ile hemşirelere gereken işlemler yapıldı."

Doktorun açıklaması ile tek kaşım havaya kalktı"Ve siz bu durumu 27 yıl sonra öğreniyorsunuz."

"Onlar adına özür dileriz. Sakıncası yoksa baban-"

Doktorun lafını bölerek "25 yıl önce şehit düştü." Dediğimde Attila komutanın gözünde anlamlandıramadığım bir duygu oluştu.

"Başın sağolsun."

"Vatan sağolsun."diyip doktora döndüm.

" O zaman fazıl bey sizden ve Burak beyden kan alalım."

Hemşire gelince kolumu açtım
Kolumdaki çizikleri görünce bana baktı.

"Kolunuz-"

"Ben askerim esir düştüğümde kalan izler."

"Allah sizi başımızdan eksik etmesin."

Tebessüm ederek baktım"amin"

Burak beydende kan alınınca. Hemşire odadan çıktı.

Doktor"test sonucları dört saate açıklanır. Özür için."

Başımı salayıp karıştırıldığım kişiye baktım oda benim gözlerimin içine bakıyordu bana bir yerden tanıdık geliyordu.

"Fazıl bey sizi ... İlkokulunda gördüm galiba."

"Yeğenim orada ilkokul 1 gidiyor."

"Nil Asya Ateşoğlu"

"Evet, siz ne alaka"

"Ben Nil'in diğer öğretmeniyim sizi bir kaç defa gördüm."

"Doğrudur bazen benim bırakmamı istiyor."

"Ben babası sanmıştım sizi."

"Abim, Nil daha dünyaya gelmeden şehit düştü."

"Başınız sağolsun "

"Vatan sağolsun "

Bana nefret ile bakmaya başladılar Alparslan hariç.

Bordo TabutçuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin