27

168 8 2
                                    

Yazar bakış açısı

Geçmiş zamandan

Dışarıda kar yağışı devam ediyor. Pencereden bakan küçük çocuk heycanlıdır.

"Oğlum hadi uyu abim gil geldiğinde ilk seni kaldıracağım."

"Olmaz amca ben burada kardeşimi bekleyeceğim."

Rıza küçük çocuğun yanına diz çöküp iki eli ile yanaklarını kavradı.

"Tamam, en azından koltukta otur."

"Hayır burada bekleyeceğim kardeşimi."

"Peki senin dediğin olsun."

Pes eden Rıza yeğeninin yanına oturup oda dışarıya yağan kara baktı.

.
.
.
.

Hastanede doğan bebek, bebek odasına alınmıştır.

Pencereden oğluna bakan Enes dudaklarında küçük bir tebessümle.

"Komutanım."

Sese arkasını döndü. "Dinliyorum yalçın."

Yalçın asker selamı verip konuştu.

"Öncelikle hayırlı olsun komutanım, bunu hediye olarak kabul ederseniz çok sevinirim."

Enes uzatılan altına bakmıştır.

"Bu ne yalçın."

"Tim arasına biriktirip aldık komutanım."

"Ben bunu kabul edemem."

"Ama komutanım. Oğlunuz da bizim yeğenimiz lütfen amcalarından bir hediye."

Enes dudaklarını birbirine bastırıp Afif kafa salladı.

"Peki. Teşekkür ederim diğerlerinede."

Mutlulukla elindeki altının almasını bekledi Yalçın.

"Ben bir Nergis'e bakıyorum."

Altını alıp iç cebine katarak gitti. Yalçın arkasından tebessüm ederek izledi.

Oda oradan uzaklaşıp karargaha yol aldı.

Ama bir kişi gitmedi oradan onların uzaklaşmasını bekledi, uzaklaştığında sağa solu kontrol ederek bebeklerin bulunduğu odaya girdi.

Enes'in oğlunu kucağına aldı.

Yüzündeki piç sırıtma ile bebeğe baktı.

Kapıya kadar gittiğinde ağlamaya başladı.

"Sen böyle ağlarsan seni nasıl kacırıyım lan."

Geri arkasını döndüğünde bir başka ağlama sesi de eklendi düşünen adam aklına gelen fikir ile iki ağlayan bebeğin yerlerini değiştirdi.

"Böyle daha iyi oldu en azından başka bir bebeğe babalık yapacak."

Kimsenin fark etmemesi için acele ile odadan çıktı.

Kendisini gizleyerek hastane bahçesine doğru gitti.

Bir bankın üstünde oturup yönünü çıkışa verdi.

Biraz zaman geçtikten sonra Enes ile Nergiz ve elindeki küçük çantada kendi bebeklerini zannetiği bebek ile gelen arabaya doğru yol aldı.

Şoför kapıyı açık bekledi bindiklerin ardından hastaneden uzaklaştılar.

.
.
.
.

Resul Ali uyku ile uyanıklık arasında beklemeye devam ediyordu.

Bordo TabutçuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin