16. Bölüm: Kuklabazın Oyunu

45 10 4
                                    

Merhaba, nasılsınız? Umarım iyisinizdir yeni bölüm ile geldim bakalım neler bekliyor bizi lütfen oy vermeyi unutmayın bir emek var ve emeğime saygı duyulmasını istiyorum umarım anlatabilmişimdir. Çok fazla sıkmak istemiyorum ve sizi yeni bölüme uğurluyorum.🌺🎉

               İyi okumalar...

Medya: Anıl Erdem
______________________________

Bazı anlar olur o an evrenden silinmek istersin zaman aşımına uğramak istersin ortadan kaybolup uçmak istersin, hani olur ya önceden yaşadığımız kötü olaylara şimdi baktığımız da 'ne gündü ya' deriz ve gülüp geçeriz. İşte bende o günü yaşıyorum ama malesef benim yaşadığım olay henüz bitmiş değil.

O gün gelen mesajın üstünden 5 gün geçmişti bugün 27 Aralık'tı ve yılbaşına 4 gün vardı bugün perşembeydi ama kimse okulda değildi, okulun içi ve dışı boyanıyordu, daha doğrusu bunu tatile denk getireceklermiş ama anlaştıkları kişi ile sorun çıkmış aralarında, o yüzden müdür bugünü tatil yaptı. O gün gelen mesajın üstüne çok düşünmüştüm gece uyuyamamış sabahta uykusuzluktan halsiz düşmüştüm. O günden sonra başka mesaj gelmedi çok düşündüm ve korktum önce bir eşek şakası olduğunu düşündüm sonra numaranın kayıtlı olduğu aklıma gelince vazgeçtim ve en kötüsü ben o günün bir sonra ki günü terkar o telefoncuya gittim hattı takan kişiyi sordum ve orda ki adam bana o çocuğun işten ayrıldığını söyledi. Bu durumdan kimseye söz etmedim Karakalem'in kim olacağını düşündüm ama kimse aklıma gelmedi önce babam olduğunu düşündüm ama eğer babam olsaydı, ki bu yazan kişi benim nerde olduğumu yüksek bir ihtimalle biliyor. Babam direkt beni almaya gelirdi ama kesin bir sonuç değil.

Yılbaşını Betül ablalarla kutlayacaktık, öyle anlaşmıştık bu yüzden yılbaşı günü onlara evi süslemeye gidecektik. Bugün pazardı ve bir şey yapacak durumda değildik Öykü'nün sunumu vardı Aysu'nun da ezberi ben, bense mesajın kimden geldiğini düşünüyorum.

Madem bir şey planlıyorsun arkanda iz bırakıyorsun.
Seni kimsenin tanıyamayacağı yere git. Geçmişten kaçıyorsan geleceğe kucak açmalısın.
Gelecekten emin değilsen, geçmişine dönüp bakmalısın.

Ne anlama geliyor, geçmiş derken neyden bahsediyor. Geçmişime dönüp bakmalıyım. Benim geçmişim o ev, o ev benim geçmişim ve benim geçmişim bir kâbus. Geçmişimden kaçtım ama geleceğimden emin değilim, yani? Geçmişim acı ve ızdıraptan başka hiç bir şey değildi. Yalnızlık, umutsuzluk, çaresizlik, ümitsizlik. Bunlardan ibaret benim geçmişim eğer normal bir hayatım olsaydı geri dönüp bakardım. Ama bakmaya değer bir geçmişim yoktu. Ben zaten her gün geçmişimi yaşıyorum kabuslarımda, korkularımda, gecemde, gündüzümde, düşüncelerimde. Geçmişimi misliyle yaşıyorum bu yüzden geçmişime dönemem. Dönersem ölürüm, ölürsem kurtulmaya çabaladığım hayatımı, yaşadığım bunca acıya rağmen kaybederim.

Daha fazla düşünmemek için kalkıp mutfağa gittim. Sabahtan beri bir şey yemediğim için çok acıkmış aynı zamanda halsiz düşmüştüm. Canım makarna salatası isteyince buzdolabına baktım, yoğurt yoktu gidip almam gerekiyodu hem biraz hava almış olurum diye düşündüm. Kızlara haber verip anahtarı alıp evden çıktım. Yolda ilerlerken aklıma Sancar Kayıp geldi. Altay abi hiç bir şey söylememişti o günden sonra acaba ne oldu. Bilmiyorum ama o adamda bir şey olduğu belli sürekli 'benim olanı alacağım' diye söyleniyordu. Kimdi bu adam? Ne istiyordu? O kadar çok sorularla dolu ki zihnim, artık beynim uyuşuyordu. Markete girip yoğur reyonundan küçük bir yoğur alıp kasaya gittim, parasını ödeyip marketten çıktım. Hafif yağmur çiselemeye başlamıştı. Haberlerde iki gün içinde kar yağacağını söylenmişti. Ilgaz'lar da 15 tatilde bir sürü plan yapıp bozuyorlardı.

Geçmişin Kayıp İzleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin