Hellooo ben geldim kitabın yeni bölümünü sizinle paylaşıyorum umarım beğenirsiniz satır içi yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın iyi okumalar 💙
______________________________Duyuyorum ama görmüyorum elim de bir mum ile geçmişimi arıyorum her taraf karanlık, elimdeki mum ışığı bile gölgemi aydınlatmıyordu geçmişimi bulmam lazım, geçmişimi bulmam lazım ki olanları unutmayayım çünkü geçmişim de olanları unutursam kaybederim, annemi kaybederim, küçük kız çocuğunu kaybederim, yaşadığım acıları kaybederim aslında kaybetmek istiyordum sadece buna yetecek gücüm yoktu kaybedersem anneme ve küçük kız çocuğuna ihanet etmiş olurum, unutmak istiyorum her şeyi bütün olanları ama geçmişim bir uyuşturucu gibiydi ne o beni bırakabiliyordu ne ben onu, geçmişim bozuk bir plak gibi gözümün önünde canlanıyordu.
***
Altay bey otogardan ayrıldıktan sonra bir süre küçük kızı düşündü garip gelmişti ona, sanki onda bir şeyler sezmişti çok tedirgin davranıyordu hep diken üstündeydi, Altay başını iki yana sallayıp kendine gelmeye çalıştı belki de o yanlış anlamıştı diye düşündü evine gidecekti bütün ailesini çok özlemişti özellikle karısını, Betül onun ilk aşkıydı onu çok seviyordu birbirlerini tamamlayan bir elmanın yarısı gibilerdi ona en sevdiği menekşeleri almak için çiçekçiye uğradı bir buket yaptırdığında taksiye binip eve yol aldı. Sonun da evinin önündeydi uzun zamandır görmediği evine bakıyordu bütün ışıkları açıktı içinde ki heyecan birazdan onu öldürecekti, zaman kaybetmeden kapıya ilerledi ve derin bir nefes alarak kapıyı çaldı 2 3 saniye sonra kapı açıldı, karşısın da kardeşini görünce hemen sarıldı, kardeşi ne kadar bugün geleceğini bilse de şaşırmıştı sıkı sıkı sarıldıktan sonra arkadan gelen karısı, ve babaannesini görünce koşarak babaannesinin yanına gitti elini öptü ve sarıldı, sıra karısına gelince ona sadece baktı yanına gidip sarılmak için bekliyordu sonunda kardeşi ve babaannesi içeriye geçti, koşar adımlarla karısına doğru ilerledi ve onu kollarının arasına aldı, o doyamadığı kokusunu derin derin içine çekti, kaç ay olmuştu o bakmaya kıyamadığı yüzüne, sarılmayı bırakıp içeri geçtiler ailesini çok özlemişti sonun da evindeydi işi yüzünden ailesiyle az vakit geçirir oldu ama şimdi ailesinin yanındaydı, baya bir vakit geçirdikten sonra yatmaya gittiler zaten Altay yol yorgunu olduğu için önceden uyumaya gitti. Gecenin bir yarısı Altay susadığı için kalktı karısının alnını öpüp mutfağa indi bir bardak su içtikten sonra bahçeyi çıkıp bir sigara yaktı bu aralar kafası çok dağınıktı kaç aydır bir adamı bulmaya çalışıyorlardı adam iş alanında hem bir sürü kişiyi dolandırmıştı hem de kaçak silah sattığından aranıyordu ayrıca bir çok küçük çocuğu kötü yollara sürüklüyordu şuan ise bir küçük kız çocuğu 1 haftadır kayıp bir sürü kamera kaydına baktılar ama elle tutulur bir ipucu yada kanıt yoktu tek bildiği kızın yaşıyor olmasıydı, Altay çok uğraşıyordu ama bulamıyordu bir türlü bu da iyice canını sıkıyordu. Sigarasını bitirmiş eve girecekken karşı binanın otomatik yanan ışığın altında birini gördü bir kaç adım yaklaştı biri merdivenin altında uzanıyordu hemen bahçe kapısını açıp karşıya ilerledi gördüğü şey karşısında şoka uğradı bu yatan Eflal'di iyi olup olmadığına bakmak için elini yüzüne götürdüğün de direkt elini çekti, yanıyordu çok ateşi vardı iyi de neden buradaydı arkadaşım da kalacağım dememiş miydi hemen kucağına alıp evdeki şoföre seslendi " Selim! Çabuk arabayı hazırla"
Eflal Duman Güncesinden:
Gözlerime gelen keskin ışıkla yüzümü buruşturdum, gözlerimi açmaya çalışıyordum tam olarak kendime gelince gözümü açtım boş tavan karşıladı beni. Hastanede olduğumu idrak edince sol tarafta döndüm bir tane hemşire serumun içine ilaç veriyordu benim uyandığımı görünce "ah, uyandın mı kendini nasıl hissediyorsun" dilim damağıma yapışmıştı zar zor konuşup "s-su" dedim hemşire bir bardak suyu uzatınca kana kana içtim "beni buraya kim getirdi?" "Bir tane adam seni getirirdi çok korkmuştu hastaneyi birbirine kattı" beni kimin getirdiğinden zerre haberim yoktu hemşire çıktıktan sonra kapı açıl içeriye Altay abi ve tanımadığım bir adam girdi şaşırmış şekilde onlara bakarken Altay abi yanıma gelip " Eflal iyi misin? Bir şeyin var mı bir şey ister misin nasıl hissediyorsun kendini" ardı ardına soru sorunca cevapladım hemen "iyiyim sadece biraz midem bulanıyor, siz beni nasıl buldunuz" "karşı binamızın merdivenin de uzanıyordun bahçeye çıktığım da gördüm seni, bunları hastaneden çıktıktan sonra konuşuruz şimdi bir şeyler yiyeceksin doktor açlıktan tansiyonunun çok düşük olduğunu söyledi" kafamla onaylayıp yemeğin gelmesini bekledim
![](https://img.wattpad.com/cover/327157586-288-k650476.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Kayıp İzleri
Literatura FemininaBir eve kaç ölüm sığar? Bir ev kaç çığlığı içine alır? Gözlerinde acı besleyen kadın, Acılarına acı katan babasının korktuğu yeşil harareleri. Tik... Tak... Tik... Tak... Zaman doluyor geçmişin karanlığı aydınlığa çıkıyor. Yıllar önce planlanmış bir...