bıcak¹⁰

344 30 6
                                    

Selamm ben geldim dün o kadar uykum vardı ki kendimi yağa attığım an sızmışım neyse bölümü şimdi atıyorum bu arda önceki bölüm 621 kelimelikti haberiniz olsun neyse görüşürüz oy ve yorum yapmayı unutmayı
0000000000000000000000000000000000000000
(Jeongin)

Su içmek için kalkmıştım, suyu içip tam odama doğru giderken iki tane kolun bana sarıldığını fark ettim, tam arkamı döncekken adam kafasını boynuma daha çok yaklaştırdı, beni biraz kokladı ardından boynumu öpmeye başladı, ağazımdan küçük bir inilti çıktı, arkamdaki adamın kıkırtıları duyuluyordu, adam derin bir nefes alıp konuştu.

"Hoşunamı gitti"

Utançtan bir şey diğememiştim, domates gibi olduğumdan emindim, arkamdaki adam tekrarfan konuştu.

"Sen bu kadar utanğaçmıydın, çok tatlı görünüyorsun untanınca"

"T-teşekkür ederin ama siz kimsiniz ve beni bırakırmısınız"

"1. rica ederim 2. ben Seo Changbin 3. seni bırakmaya hiç niyetim yok, uzun zaman sonra seni görüyorum ve seni bırakmamımı istiyorsun, ötle bir şey olmayacak" sondaki sesi sinirli ve tehtihkar çıkmıştı, korkmadım diyemezdim

"Ama beni böyle arkamdan gizlice tutman sapıklığa girer ve ayrıca sen bizim odamıza nasık girdin"

"Ben bir katilim Jeongin, hiç bir kural beni durduramaz ama senin dediğine ğöre değışir"

"Bırak beni, seni daha tanımıyorum bile"

"O zaman benle gel kendimi tanıyim"

"Hayır bırak beni, bırakmassan polis çağıracağım"

"O zaman tek bir seçenek kaldı" dediği gibi cebinden ilaçlı bezi çıkartıp Jeongin'in ağazına koydu, Jeongin biraz direnebilmişti ama yinede sonu bayılmak oldu.

"Bana bunu zorlamayacaktın güzel tilkim" dedi ve Jeongin'i yavaşca kuçağına aldı ve gidicekleri yere vardıklarında Jeongin'i yavaşca yatağa koydu ve ellerini kelepceyle yatağa bağladı, yanağına küçük bir buse kondurup dibinde beklemeye başladı, 1 saat sonra uyanmıştı, Changbin gülümseyip konuştu.

"Günaydın tilkicik iyimisin"

"Evet iyi-" Jeongin'in söyleyeceği şeyin yarım kalma sebebi, camın kırılmasıydı, Changbin hemen Jeongin'in önüne geçti ve belinden bir silah çıkardı, ardından cebinden kelepcelerin anahtarlarını çıkartıp Jeongin'e verdi, Jeongin bileklerindeki kelepceleri çıkartıp Changbin'in yanına geldi, Chanbin onu tek koluy'la arakasına doğru itti, ve konuştu.

"Sakın arkamdan ayrılma, eğer bana bir şey olursa arkana bakmadan kaç"

"Hayır bir yere gitmem, seni burda tek bırakacak kadar aptal değilim"

"Tamam hadi şunlara gününü gösterelim"

Changbin belinden bir silah daha çıkartıp Jeongin'e verdi, Jeongin silah kullanmada kötüydü ama yakın dövüşte daha iyiydi, silahı alıp ateş etmeye başladı, karşısındaki iki adamı vurmakla uğraşrığı için arkasındaki adamı fark etmemişti, adam Jeongin'i saçlarından tutup duvara yasladı, adam diğer adamlara durması için el işaret yapmıştı, Changbin arkasına dönüp baktı, Jeongin'i öyle görünce sinirlenmişti, sinirli bir tonla konuştu Chanbin.

"Ne istiyorsun kai"

"Belki bu çıtırı" diyip Jeongin'e göz kırpmıştı

"O zaman öyle bir şey olmayacak"

"Hmm o zaman biraz oyun oynamaya ne dersin" diyip cebinden bir bıcak çıkradı ve Jeongin'in elini duvara sabitleyip bıçağı batırdı, bıçağı jeongin'in elinin içinde dönürmye başladı, Jeongin bu hareket'en sonra büyük bir çığlık attı.

"Biraz az bağır, o kadar acıtmıyor senin sevgilinde bir zamanlarda aynısını bana yaptı, şimdi intikam zamanı" dedi Kai simli çocuk, Chanbin adama bir tane yumruk geçirerek yere fırlattı.

"Bir daha ona dokunursan seni öldürüm, ANLADINMI!"

Jeongin ağlamaya başlamıştı elinin acısı git gide daha çok artıyordu, Chanbin Jeongin'in ağlamasıyla daha çok sinirlenmişti ve ilk başta yantaraftaki iki adamı öldürdükten sonra silahını ucu Kai'yi buldu Jeongin ses çıkacağını anladığında bıçağı elinden çekip kulaklarını kapattı ardından bir silah sesi duyuldu, ama bir sorun vardı, silahı sıkan Chanbin değildi.

0000000000000000000000000000000000000
Gene ğüzel yerde kestimm hehehehe oturmaktan ayaklarım uyuştu neyse bay
535 kelimee

turn on the lihgtsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin