Felix Chan'a aşıktı. Dans edişi, rap yapışı, şarkı söylerkenki o yumuşak ama keskin tonu, yüzü, gamzesi, gerçek olamayacak kadar güzel ve temiz kalbi... Her şeyine hayrandı.
Chan'ı ne zaman görse kızarıyordu ve bu onunla konuşmasını zorlaştırmıştı. Bu yüzden her ne kadar yıllardır beraber stajyerlik yapıyor olsalar da herhangi bir tanışıklıkları yoktu.
Felix çekingen bir yapıya sahip olsa da çoğu stajyerle arkadaştı. Chan ise ona kıyasla daha sosyaldi ve stajyerler arasında popülerdi.
Felix'in şirkete ilk geldiği zamanlar Chan onunla konuşmaya çalışmış fakat Felix çok çekingen yaklaşınca rahatsız ettiğini düşünüp akışına bırakmıştı.
Felix konuşamadığı zamanlar için pişman olsa da telafi edebileceği bir an arıyordu. İşte o gün, bu anın geldiği zamandı.•••
Her zamanki dans pratiği yapılırken Chan hyung gelip dünkü aylık değerlendirme sonuçlarının açıklanacağını söyledi. Herkes bu duyuruyla koşup çıkmıştı. Ben ise öylece kalakalmıştım.
Çok korkuyordum. Çünkü bu ayki değerlendirme sonuçları, çıkış grubu üyelerinin açıklanacağı sonuçlardan biriydi. Önceki ay 5. üye açıklanmıştı ve grup 8 kişilik olacaktı.
Genellikle aylık değerlendirmelerde 2 veya 3. oluyordum ama yine de çok korkuyordum. Çünkü telaffuzum mükemmel değil, benden daha iyileri var ve bu durum beni haliyle çok geriyor.
(ilk 5 üye; Chan, Changbin, Han, Hyunjin ve Seungmin.)Minho hyung sürekli birinciliği kapıyordu. Yani bu ay onun 6. üye olacağına hepimiz emindik. Ben bunları düşünürken Changbin hyung yanıma geldi.
"Ne duruyorsun, gelsene sonuçlara bakalım."
"Boşversene hyung. Bu ay Minho hyung olacağı kesin. Onun için çok mutluyum ama kendimi düşünmeden de edemiyorum."
"Evet bu ay Minho hyung olacak, o kesin gibi. Ama kötü düşünme. Ben beraber çıkış yapacağımıza eminim." dedi gülümseyerek sırtımı sıvazlarken.
"Hyung çıkış yapmayı çok istiyorum biliyorsun. Sürekli beraber çalışıyoruz ama asla bana verdiğiniz emeğin karşılığını size geri veremiyorum."
Gözlerimin dolmaya başladığını hissediyordum. Dizlerimi karnıma çekip kafamı dizlerimin arasına sakladım.
"Lix böyle yapma lütfen. Neredeyse her ay 2. oluyorsun. 7. üye sen olacaksın, bak gör." dedi Changbin hyung. Ben ise ona karşılık ağlamaklı bir sesle konuştum."Benden hiçbir şey olmayacak hyung. Bilet al bana eve gitmek istiyorum."
Konuşmaktan kapı sesini bile duymamış olacağız ki ikimiz de çoktan içeride olan Chan hyungun sesiyle irkildik.
"Nereye gidiyormuşsun öyle? Hiçbir yere gitmek yok. Ben seni çalıştırırım."
Şaşkınlığımdan gözlerim kocaman ve ağzım açık bir şekilde Chan hyungun dediklerini doğru duyup duymadığımı anlamaya çalıştım.
Dans pratiğini yemek yemeden yapmıştım ve kafam eğik bir şekilde ağlamam da buna eklenince başım döndü ve gözlerim karardı. Ayağa kalkıp göğsümü tuttum.
"HYUNG ÖLÜYORUM SANIRIM!"
•••
Duyuruyu yaptıktan sonra çocukların heyecanını görmek beni de heyecanlandırmıştı. Herkes çıktı mı diye kontrole gidiyordum ki Changbin'in pratik odasına girdiğini gördüm. İçerde yüzüne aşina olduğum ama pek yakınlaşamadığım bir stajyer olan Lee Yongbok vardı. Kapıdan bakmaya devam etmek yerine içeri girmeyi tercih ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NOT COINCIDENCE {chanlix}
FanfictionFelix stajyerliğe başladığından beri Bang Chan'a hayrandı. Bunun hayranlıkla kalmadığını anlaması uzun sürmedi. Fakat Felix'in aksine, Chan'ın duygularını anlaması fazla uzun sürdü ve doğruyu söylemek gerekirse, zamanlaması biraz kötüydü. Peki, zama...