utopia, tk

12.

"jeon jeongguk."

sabah yoongi'nin sesi ile erkenden uyandırılmış, yemek bile yemeden kim taehyung'un odasına götürülmüş jeongguk, şu an burada ne işi olduğunu ve bu adamın ağzından adını işitmenin ne kadar korkunç olduğunu düşünüyordu.
evet, tam 15 dakikadır odada öylece duruyor, kim taehyung'un ona ne söyleyeceğini bekliyordu.
korkak bakışlarla taehyung'u izleyen çocuğun aklından birçok düşünce geçmişti.mesela, taehyung'un onu buraya yine işkence için çağırdığını,  seraphina'dan uzak durmasını söyleyeceğini, ya da belki de onu evden atacağını, başka bir yere götüreceğini, birde kim taehyung'un benlerinin uğruna ağlanası derecede güzel olduğunu düşünüyordu.ah, sonuncuyu aklından atmaya çalışmıştı tabii.

"jeon jeongguk."
"jeongguk."
"jeongguk, sen güzel bir çocuksun."
kim taehyung dalgın, aşağı bir ses tonu ile, sanki kendi kendineymiş gibi konuşuyordu odada.
"evet, fazlasıyla güzel bir çocuksun."

duydukları ile bedeni karıncalanmaya başlayan jeongguk, ayağa kalkan ve ona doğru gelmeye başlayan kim taehyung ile aniden düşüp bayılacakmış gibi hissetmişti.
adam, ona yaklaşıyor, yaklaşıyordu.sonunda jeongguk'la arasındaki mesafeyi kapatmış, çocuğun saçlarına uzanmıştı.
refleks olarak kendini arkaya çeken jeongguk, ona işkence etmiş adamın odasından bir an önce, zarar görmeden çıkmayı diliyordu.

elleri havada kalan kim taehyung ise öylece karşısındaki bedene bakıyordu.çocuğun saçlarının yumuşak olduğunu düşünüyordu.öyle olup olmadığını test etmek gelmişti birden içinden.zihnindeki bir ses, yine bir şeyler söylemeye başladı.
"senden korkuyor."
"ona zarar verdiğin için senden korkuyor."
"onu da diğerleri gibi etrafında tutamayacaksın."

ve adam aniden, beynindeki sese karşın yüksek sesle "sus!" diye bağırmıştı.sonra yeniden karşısındaki korkmuş bedene bakmış, kendini toparlamaya çalışarak masasına geri dönmüştü.

jeongguk korkak bir şekilde taehyung'a bakmaya devam ediyordu.adamın yüz ifadesi sanki aniden değişmiş, adam başka birisine dönmüştü.jeongguk düşünüyordu da, kim taehyung iki farklı kişiydi.ikisi farklı şeyler düşünüyor, farklı eylemler yapıyorlardı.ve bu sürekli ifadesi değişen yüzüne yansıyordu.

"seraphina."
kim taehyung boğazını temizlemişti.
"seraphina ile ben yarın tatil için şehirdışına çıkacağız."
tane tane konuşuyordu.
"o, senin de bizimle gelmeni istiyor."
"vazgeçirmeye çalıştım.çünkü bundan hoşnut değilim.
ama bilirsin, fazlasıyla ısrarcı."

kıpırdanan jeongguk'a öylece bakmış, devam etmişti.
"bir iki hafta kalacağız."

jeongguk adamın sakin tavırlarına alışmamıştı, bu ona çok garip gelmişti.ayrıca bu habere nedense çok sevinmişti.evin içinde kalmak onun için çok büyük işkenceydi.tabii ki biliyordu, taehyung onu gidecekleri yerde de serbest bırakmayacaktı.ama en azından farklı bir yerde olacaktı işte.seraphina ile.

"neyse, kısacası, bizimle geliyorsun.valizini toplarsın.yarın 8'de çıkacağız."

jeongguk'un kısık ve hayli çekingen sesi odada zorla işitilmişti.  "şey, benim yanımda götüreceğim bir şeyim yok. ım, sadece üzerimdekiler var."

derin bir iç çekişten sonra yere bakarak devam etmişti.
"şey, ben bunları da uzun süredir değişmiyorum. kirli olmalılar."

söyledikleri için hayli utansa da, aklındakileri seslendirebildiği için de içten içe sevinmişti.

o sırada kim taehyung'un tek odağı ise, iç çekerek kesik-kesik konuşan çocuğun kızarmış yanakları ve.. büzülmüş, pembe dudaklarıydı.
çocuğun söylediklerine ithafen ise bir şey söylemediği için, jeongguk daha da kızarmış, odadan çıkması gerektiğini anlamış ve ağır-ağır kalkmıştı.
çıkmadan önce onu durduran şey, kim taehyung'un sözleriydi.
"kaçmaya çalışma, jeongguk.şayet çalışırsan, affetmem."

kim taehyung ile konuşmasından üç saat kadar geçmiş olan jeongguk, odasında rahatsız bir şekilde uyuyakalmıştı.
uyandıktan birkaç dakika sonra yatağının yanında farkettiği şeyler iki kere gözlerini ovuşturmasını sağlamıştı.

birkaç farklı boyutta çanta, gözlük, bir sürü t-shirt, kemer, eşofman altı, pantolon, 7-8 farklı model ayakkabı, altın bir saat, bir kutu bakım eşyası, parfüm, birkaç takı, katlanmış birkaç gömlek, bir bavul, ve onun üzerine bırakılmış bir deste para.

beklettiğim için çokça üzgünüm,
sağlığımla ilgili minnacık sorunlar dolayısı ile bölüm geç geldi :(

bu bölümü doğum günümde atıyorum, umarım beklediğinize az da olsa değer. 💗