Ahraz

güneş, ay ve ışık

Güneş ve ay vardı ama küçük çocuğun ihtiyacı olan tek şey saf bir ışıktı.

Ahter, küçük parmaklarına ağır gelen
ve içine su da koyduğu için taşımakta zorlandığı çaydanlığı boyu yetmediği
için tabureye çıkarak ocağa koymayı sonunda başardı. Ardından korksa bile ocağı açtı ve çakmağı çakıp çıkan ateşle, tabureden düşmemek için büyük bir çaba harcadı.

Tahmini olarak bir kaç dakika içinde kaynayacak suya çay koyması gerekiyordu. Bu yüzden tezgahın altındaki dolaplara ulaşmak için tabureden dikkatlice indi ve dolabı açtı.

Un kabının hemen yanında duran kavanoz onun için çok ağırdı, bu
yüzden tezgahtan aldığı kaşık ve
tabak yardımıyla çayı taşıyacaktı.

Sonunda yeterli olduğunu düşündüğü kadar çay aldı ve çay kavanozun ağzını kapattı. Tabağı büyük bir dikkatle tezgaha koyarken bir yandan da yere
hiç çay dökmüş mü diye bakıyordu.

Yere hiç bir şey dökmediğine ikna olan Ahter, mutfaktaki masanın başına geçti ve masadaki matematik kitabından hocanın ödev verdiği sayfayı açtı.

Bu altı problemi çözene kadar çay kaynardı, en azından o öyle düşünüyordu. Matematik problemlerini elleriyle sayarak ve kalemiyle güzelce yazarak bitirdikten sonra yeniden tabureye çıktı ve ocağın altını kapattı.

Çaydanlığı dikkatli bir şekilde aldıktan sonra yavaş ama heyecanlı bir şekilde
bir kaç adım attı.

Amacı anne babasının her akşam içtiği çaydan onlara yapmak ve biraz da olsa kavga etmelerini engellemekti. Böyle bir şeyi de ilk defa yapıyordu ve umarım güzel olurdu.

Okuldaki çocuklar çay içince boyunun uzamayacağını söylemişti, bu yüzden de bu sadece anne ve babası içindi.

Her şey bir kaç saniye içinde oldu, kapı çaldı, bir anahtar sesi duyuldu, Ahter'in ayağı takıldı ve yere düştü.

Annesi bir kaç poşetle eve girerken
Ahter de hem yaptığı şeyin başarısızlığa uğraması hem de kolunun yanması ile yerde ağlıyordu.

"Ahter?"

Annesi manzarayı görüp çocuğu ayağa kaldırdı ve hızlıca soğuk suyu açıp çocuğun yanmış koluna tuttu.
Ardından evde bir köşede duran ilk yardım çantasından sargı bezi ve yanık
kremi çıkardı. Hızlıca çocuğun acısını söndürmek için kremi sürdü ve mikrop kapmasın diye kolunu sardı.