17|ı want to go home

420 42 32
                                    

2032

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

2032

Taehyung asılı tabloyu biraz köşeye kaydırıp ortalamaya çalışmıştı. Mekan güzel görünüyordu, sadece üstten bir kere daha kontrol etmek istemişti. Her şey yerli yerindeydi, geriye konukların gelmesi kalmıştı. Kolundaki saate baktı, saat sekize gelmek üzereydi. Jimin, birkaç saat önce hediyeyi hallettiğini söylemek için aramıştı. Çok geç olmadan da geleceğini söylemişti.

Taehyung kurulu barın arkasına oturmuştu, daha gece başlamadan alkol almayacak olsa da soğuk bir şeyler almıştı. Yoongi biraz ilerde garsonlardan biriyle konuşuyordu. Her şeyi kontrol edip en küçük detaylara kadar ayarlamaları yapmıştı. Taehyung Yoongi'nin bu konularda çok fazla titiz bir insan olmadığını biliyordu ama konu Namjoon olduğunda fazlası ile özenmişti. Kendi doğum günü kutlamalarına önem bile vermezdi oysa.

Yoongi, konuşması bitince son kez gözünü mekanda gezdirmiş sonra da Taehyung'un yanına gelmişti. Bar taburelerinden birine oturup içmek için bir şeyler almıştı o da. Üzerindeki siyah takımını oldukça şık beyaz bir gömlek tamamlıyordu. Gömleğin yakalarında fazlasıyla şık dantel işlemeler vardı, uzamış saçları ile de güzel görünüyordu. Taehyung daha önce onu hiç bu kadar özenli giyinirken görmemişti. Yoongi her zaman güzel görünürdü ama şimdiki gibi ütüsünün bozulmaması ile uğraşmak zorunda kalacağı kıyafetleri tercih etmezdi.

Taehyung onun bu kadar özenmiş olmasını tatlı bulmuştu. "Bugün şık görünüyorsun, geriye kalan her şey de öyle görünüyor gerçekten iyi iş çıkarmışsın."

"Dekorasyon konusunda oldukça yardımcı oldun, sana da teşekkür ederim."

"Neredeyse hiçbir şey yapmadım ve benim abimin doğum günü yani yeterince yardımcı olmadığım için suçlu bile hissediyorum."

Yoongi ona katılmadığını belirtircesine elini sallamıştı. "Cidden böyle düşünme, sadece onun için doğum günü düzenlemeyi seviyorum dolayısıyla işin bu kısmını kendim üstlenmeyi her zaman tercih ederim."

Taehyung onun bu tavrını sevimli bulmuştu. İnsanların sevdikleri için uğraş göstermesi gerçekten heves vericiydi, bunu reddedemezdi. Jimin'in doğum gününü dahi bilmiyor oluşu o an aklına gelmişti. Daha önce doğum gününü düzenli kutladığı tek kişi abisiydi -ki bu sene onun doğum gününü bile unutmuş sayılırdı-. Taehyung bekleyemeyip hemen telefonunu kontrol etmiş takvim kısmına girmişti. Telefonlar yirmi birinci yüzyıl mucizesi olarak gerçekten her bilgiye ulaşmak için bire birdi.

Takvimi kontrol ettiğinde kayıtlı tarihin ekim ayı olduğunu görmüştü. On üç ekim. Daha ekim ayına vardı ama Taehyung şimdiden kafasında plan yapmaya başlamıştı. Bunları düşünmek gülümsetmişti onu.

O kafasının içindeki düşüncelere dalmışken Yoongi koluna dokunup onun dikkatini çekmişti. Taehyung başını kaldırdığında Yoongi gözleri ile kapıyı işaret etmişti. Taehyung kapıya baktığında Jimin'i görmesi ile şaşkınlıkla dudakları aralanmıştı. Bu şaşkınlık Jimin'i görmekten çok Jimin'i şu an bulunduğu halde görmektendi.

The Future || vmin ★Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin