08.01.2032 (zaman değişiminden beş ay önce)
Taehyung saatin çok erken olduğunun farkında olsa da aramayı yapması gerektiğini biliyordu. Karşı tarafı ararken biraz tedirgindi, bu saatte arama almak insanı telaşlandırabilirdi. Karşı taraf telefonu açtıktan sonra gelen yatak gıcırdama seslerine bakılırsa kadını uykudan uyandırdığını anlamıştı.
Karşı taraf soru sorarcasına ismini söylediğinde Taehyung hemen cevap vermişti. "Bu saatte rahatsız ettiğim için çok özür dilerim."
"Özür dilemene gerek yok yavrum, yaşlı biri olarak zaten uyanma saatime en fazla yarım saat kalmıştı." Kadının rahatlatıcı sesi ile Taehyung biraz gevşemişti.
"Kesinlikle yaşlılıkla uzaktan yakından alakanız yok, gördüğüm en zinde insanlardan birisiniz."
"Tatlı bir dilin var, oğlumun sana neden bu kadar aşık olduğunu anlıyorum, dikkat et de bu yaşlı kadının da gönlünü çalma." Taehyung, Jimin'in annesinin dedikleri ile gülmüştü. Çok cana yakın bir kadındı.
Kadını daha fazla meşgul etmemek için asıl konuya geçmişti. Ayrıca acelesi de vardı. "Tekrar saat için özür dilerim, dün geceden beri Jimin'in çok fazla ateşi var başka belirtiler de gösteriyor ve onu hastaneye götürmem gerekiyor. Abim şehir dışında olduğu için onu arayamadım. Acaba gelip çocuklara bakabilir misiniz ya da ben çocukları uyandırıp yanınıza getirsem olur mu?"
Jimin'in annesi doktordu, ateş gibi hastalıklar konusunda çok fazla telaş yapan biri değildi. Acil her gün bu tür vakalarla dolardı ama konu oğlu ya da torunları olduğunda aynı soğukkanlılığa sahip değildi. Taehyung bunu onun değişen sesinden de daha önce bu konulardaki tutumundan da anlamıştı.
"Hemen oraya geliyorum çocukları uyandırıp rahatsız etmeye gerek yok, böyle durumlarda ararken çekinmene gerek yok siz benim çocuklarımsınız."
Taehyung ona teşekkür ettikten sonra telefonu kapatıp tekrar Jimin'in yanına dönmüştü. Yanakları ateşten dolayı kızarmıştı ve solgun duruyordu. Taehyung ıslak bezi başından alıp yenisini koyduğunda irkilerek gözlerini aralamıştı. Kısık çıkan sesi ile üşüdüğünü söylediğinde Taehyung onun homurdanmalarına rağmen yorganı üstüne örtmesine izin vermemişti.
"Üzgünüm hayatım ama fazlası ile ateşin var, annen gelince hastaneye gideceğiz o zamana kadar havale geçirmeni önlemem lazım."
Jimin homurdanarak başını sallamıştı. "Hastanelik bir şey yok gerçekten, biraz uzansam iyi olacağım."
"Dün geceden beri uzanıyorsun ve iyi olmadın resmen ateşten gözünü açamıyorsun, kesinlikle itiraz kabul etmiyorum."
Jimin, Taehyung'un söylediklerinin aksini kanıtlama isteği ile gözünü elinden geldiğince açmıştı. Yine de bakışları bayıktı. "Gözümü açabiliyorum ayrıca hastaneleri sevmiyorum, annem gelip muayene etsin beni işte."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Future || vmin ★
FanfictionJimin ve Taehyung iyi anlaşamazlardı ta ki on yıl sonraki hayatlarına zaman yolculuğu yapıp otuz yaşındaki hallerinin yerine geçene kadar. İkisi de, evli oldukları bu geleceğe yabancıyken iki de küçük çocukları olduğunu öğrenmişlerdi.