Jimin ve Taehyung iyi anlaşamazlardı ta ki on yıl sonraki hayatlarına zaman yolculuğu yapıp otuz yaşındaki hallerinin yerine geçene kadar. İkisi de, evli oldukları bu geleceğe yabancıyken iki de küçük çocukları olduğunu öğrenmişlerdi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
2022
Soğuklar sert bir şekilde gelirken çok kalın giyinmeden dışarı çıkmak iyi bir fikir değildi. Taehyung gibi tedbirli olmayı amaç edinmiş biri için ise beklenmedik bir şeydi. Taehyung, tek bir banktan oluşan küçük bahçesinde otururken montu yanında duruyordu, hasta olmaya davetiye çıkarma isteğinden çok vücudunda hissettiği ağırlıkla mücadele yöntemiydi bu.
Taehyung ,neredeyse bir aydır düzenli olarak gittiği psikolog randevusundan yeni çıkmış eve girmek yerine küçük bahçesinde oturmayı tercih etmişti. Uzun zamandır birçok şeyle mücadele ediyordu ama hiçbir zaman bunları yenmek için kendinde güç bulamamıştı. Son bir aydır ise durum farklıydı, garip hissediyordu.
İçinde yoğun bir değişme arzusu vardı. Ne olduğunu bilmediği bir boşluk hissi ile mücadele ediyordu, hayatında bir şey eksikti ve bunu çözümleyemiyordu.
Küçüklükten itibaren yaşadığı şeyleri ilk defa biriyle bu kadar açıkça konuşuyordu. Korkutucuydu, zordu ama ilerleme kaydediyordu. Hayatı bir anda değişmemişti; hâlâ yeni insanlara karşı çok çekingendi, hâlâ insanlara ön yargılı yaklaşabiliyordu ve birçok şey eskisi gibiydi ama bunların yavaş yavaş da olsa çözülebileceği umudu içine yerleşmişti. Hayatın içine karışabilecek olma düşüncesi bir noktada ona iyi geliyordu.
Taehyung eskiz defterini çıkarıp duygularından uzaklaşmak için birkaç şey karalamak istemişti. Defterin boş sayfasını açmadan önce bir önceki sayfaya bakmıştı. O gün dersten önce düşüncelerini uzaklaştırmak için resim çizmek istemişti ama kafası gerçekten karışık olduğu için sadece kalemiyle kağıdı karalamıştı. Jimin'in yanına oturduğu dersti. Bu aralar yaptığı ve gördüğü şeylerin ona Jimin'i hatırlatması sıkça başına gelen bir şeydi.
Taehyung, Jimin'e karşı açıklayamadığı hislere sahipti. Onunla aynı ortamda olmak onu rahatsız etmiyordu. Aksine o anlarda Taehyung daha çok kendisi gibi hissedebiliyordu. Jiminde onu daha rahat hissettiren bir şeyler vardı.
Taehyung kaybolduğu düşüncelere dalmışken telefonunun titremesi ile irkilmişti. Telefon numarası fazla kişide olmadığı için genelde ona gelen arama ve mesajlar önemli olurdu. Telefonu kontrol etmek için cebinden çıkardığından bilinmeyen numaradan mesaj geldiğini görmüştü.
Merhaba Taehyung
Ben Seong Yejun, birlikte yapacağımız bir sunum vardı
Bu akşam müsaitsen buluşalım mı
Taehyung mesajı okurken kaşları çatılmıştı. Sunumda eşleştiği ismi kontrol etmeyi unutmuştu, abisinin yanına gittiği için de sonra aklından çıkmıştı. Gördüğü isim ise onun için çok da iç açıcı bir isim değildi. Seong'u Jimin'in eski arkadaşı olduğu için daha önce görmüştü. İnsanların ismini aklında tutmakta iyi olmasa da profil resminden Seong'un kim olduğunu anlamıştı.
