10

455 43 36
                                    

<"o" gün>

jay elindeki kahveyi bırakıp telefonundaki maille yollanan son taslakları sunoo'ya gösterecekti.

yanına oturup sunoo'nun yediği tatlıyı önündeki kahvenin yanına bırakmıştı.

"baksana şunlara" derken kafasını kaldırmasıyla yüzleri arasındaki yakınlık ile yutkunmuştu.

elde olmadan hep tadını merak ettiği dudaklara gözü kaydığında dudağının kenarındaki çikolatalı sosu fark etmişti. eliyle silecekken o an düşünmeden hareket etmek istemişti. bilgisayarı bırakıp kaldırdığı elini sunoo'nun arkasına yaslayıp üzerine eğilmiş ve dudaklarını birleştirmişti.

sunoo ise bu süreç içerisinde şaşkınlıkla jay'e bakmaktan başka bir şey yapmamıştı.

nefesini yüzünde hissettikçe tüyleri ürperirken jay'in bu hareketi ile gözlerini büyülterek bakmıştı.

jay ise dudağının kenarını emerken aynı zamanda iki tarafta olan ellerini sunoo'nun beline atarak iyice üstüne çıkmıştı.

sunoo bu ıslak öpücüğe kendini kaybedip karşılık verdiğinde jay'in belindeki eli ile ürpererek beli gerinmiş kasıklarını jay'e doğru itmişti.

ikisinden de gelen inleme ile jay sunoo'yu kucağına alarak ayrılan dudaklarını tekrar birleştirmişti.

sunoo ensesine elini atıp kucağına sürtündüğünde jay boğuk bir şekilde inlemiş ve sunoo'nun dudağını ısırmıştı.

sunoo hissettiği acı ile ayrılmış kendisine gelmiş gibi hızla jay'in kucağından kalkıp "bu doğru değil... jay biz ne yapıyoruz" elleri titrerken jay ayağa kalkmış ve sunoo'nun ellerini kendi eline kenetlemişti.

"sunoo öyle bir şey yok. isteyerek-isteyerek yaptın değil mi?"

"jay ben gidiyorum. bu doğru değil biz en yakın arkadaşlarız"

sunoo eşyalarını kenarıdaki koltuktan alıp çıktığında jay arkasından bile gidememişti.

"benim için bir arkadaştan da fazlasısın" diyip saçlarını geriye atmış ve hemen arkasından gitmek için dışarıya çıkmıştı.

•••

aslinda resitler diyomusum
nolur yorumlarda laf etmeyin ya 🥹🥹

ᴡᴀʟʟᴇᴛ-ᴇɴʜʏᴘᴇɴ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin