BÖLÜM 30

28.1K 1.9K 562
                                    


Herkese keyifli okumalar diliyorum.

Oy sınırı:1300🌸
Yorum sınırı:450🌸

~~~~~~}}}}

Kuzeninin ifadesine güvenemeyip şehirde
hastaneye kadar gitmiş olmanın yorgunluğu vardı üstünde. Gömleğinin birkaç düğmesini açıp sağ elini tekrar direksiyona koydu. Sonunda evine ulaşacağı için mutluydu. Normalde eve girmeyen bir adam olarak şu anki evden çıkmak istemeyişinin tek sebebi Cevher'di.

Camı açıp arabanın içine biraz rüzgar vurmasını sağladı. Hava çok sıcaktı. Oturduğu yerde terliyordu.

Kahveye yaklaştığında oradakilere selam vermek amacıyla kornaya bastığı zaman kahvedeki insanlar ona döndüğünde aralarında Cevher'in babasını da görmenin şaşkınlığıyla arabasını durdurdu.

Hemen arabadan inip insanların arasına
karıştığında gördüğü andan itibaren asla hoşlanmadığı adam sahte bir gülüş yüzünde konumlandırıp yanına kadar geldi.

"Nasılsın evladım?" Kaşlarını çattı. Adamın yüzüne tükürmek istiyordu.

"Geç oraları! Niye geldin buraya?"

"Ben kızımı ziyaret için geldim. Şimdi de bizim köye gitmek için araba bekliyorum."

Bir adım yaklaştı. Orhan sesli bir yutkunuşla
onun adımına karşılık bir adım geriledi. Bir de şu
çıkmıştı başına!

"Cevher' e kötü bir şey demedin, onu üzecek bir şey yapmadın değil mi?"

Kız onun kızıydı buna mı düşmüştü?

"Ben kızımı niye üzeyim? Hasret giderdim."

"Hasretine sokturma şimdi! Hele bir göreyim onu üzecek bir şey yapmışsın, gerisini sen düşün!"

"Oğlum, kayınbabanmış. Böyle konuşulur mu?
Bir de ziyarete gelmiş adam." Baran ona hitaben konuşan adama doğru döndü. İnsanlar niye her
boka karışıyordu?

"Bey amca otur oturduğun yerde. Sen karışma."

"Laf diyeceksin biz de susacak mıyız? Millet sana
çok susmuş belli! Kayınbaban o senin! Terbiyeli konuşacaksın!"

"Ulan sana ne! Bir bok bilmiyorsun! Sus otur!"

"Ne demek sana ne! Saldırıyon her yere kuduz
köpek gibi! Sessiz bir masum da bulmuşsun!"

Adamın üstüne doğru yürüyüp yakasını tuttu.

"Ne dedin sen! Bir daha de duyayım!"

Adam sesini çıkarmadan arkadaşlarına çevirdi bakışlarını belki araya girerler diye ama kimse
oralı olmamıştı.

"Konuşsana dilini mi yuttun!"

"Ben bir şey demiyorum sadece adama yazık diyorum."

"Çıldırtma lan beni! Biraz daha konuşursan sana
da yazık olacak."

"Tamam bırak yakamı!" Sertçe elini çekti adamın yakasından.

"Bir daha milletin işine o burnunuzu sokmayın!"
Sözü herkeseydi. Etrafta adam diyebileceği kimse yoktu.

Tekrar asıl odaklanması gereken şahsa doğru döndü.

"Eğer Cevher' in kılına zarar verdiysen benden çekeceğin var."

Bir de kızı olacak sürtük yüzünden tehditlere maruz kalıyordu. Bir an önce bir araba bulup bu köyden gitmeliydi. Cevher kendisini şikayet etse bile damadının kendi köyüne kadar geleceğini sanmıyordu. Ona göre kızı mazot parasına bile değmezdi. Kocası olacak bu şerefsizin yaptığı tek şey de gövde gösterisiydi. Aklınca milleti korkutuyordu.

CEVHERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin