"Deli etme beni Efsun. Ne işin vardı diyorum sana. Yakalansaydın ne olurdu biliyor musun sen?"
"Ya abi, kaç kere anlattım ya, polisler basınca ortalık karıştı biranda Deniz'i kaybettim bende, yakalanıyordum evet ama Gölge aldı oradan beni."
"Bu sondu Efsun, anladın mı beni sondu. Şimdi çık yukarı yat, hemen." Sesimin yükselmesiyle beraber hızla içeri girdi, "Yankı, sakin ol."
"Ne sakin olu Deniz, sana o kadar dedim dikkat et diye."
"Oğlum ne yapayım, karışıklıkta kaybettim işte, abartmasan mı artık?"
"Deniz.. Git Deniz, git yoksa kalbini kıracağım." Hızlı bir şekilde yanımdan ayrılıp motoruna bindi ardından bir kez bile bana bakmadan gitti. Saçlarımı karıştırıp motorumu garaja park ettim sonra eve doğru ilerleyip içeriye girdim.
Çok mu ileri gitmiştim acaba. Ama yakalansaydı kendi başıda yanardı, benimkini de yakardı. Birazda olsa durumun ciddiyetini anlamıştır umarım. Daha fazla ayakta dikilmeyerek odama çıktım, sabah tekrar Efsun ile konuşmam gerekiyordu. Yarın okulu yoktu evde olacaktı, dershanesi de olmadığına göre konuşabilirdim ama şimdi biraz uyumam gerekiyor..
...
"Yankı kalk artık oğlum, bir saattir kahvaltıya bekliyoruz hadi." Annemin sesiyle yatağımdan doğrulup, "Tamam." Diye söylendim ardından banyoya girip elimi yüzümü yıkadım, üstümü sonra değiştirirdim acelesi yoktu. Uykulu bir şekilde mutfağa doğru ilerleyip masaya oturdum lakin keşke oturmaz olaydım. Yeşil Şeytan ile göz göze gelince bir anda uykum açıldı. Bu kız niye bizim evimizdeydi? Hepsini geçtim şimdi niye yeşillerini dikmiş bana bakıyordu? "Abi kıza söyle bakmayı kessen mi?" Efsun'un bana seslenmesiyle ona döndüm, dediğine aldırmayıp "Kahvaltıdan sonra seninle biraz konuşalım."
"Konuşmaya gerek yok, Pera beni ders çalıştıracak."
"Dersten sonra o zaman."
"Dersten sonra da olmaz, Pera beni dışarıya çıkaracak."
"Aslında çıkmayacağız." Pera'nın konuşmasıyla bakışlarımız anında ona döndü o ise kendisine kötü kötü bakan Efsun'u görmezden gelip direkt bana bakıyordu. "Ee çocuklar hâlâ başlamamışsınız." Annemin araya giren sesiyle bakışmamız bitmiş ve kahvaltı yapmaya başlamıştık. "Pera, nasılsın güzel kızım?" Güzel kızım mı? Kendine gel anne Efsun bile daha güzel bu Yeşil Şeytan'dan. "Teşekkür ederim efendim, sizler nasılsınız?" Şunun konuşmalarına bak, konuşmamızda banada böyle cevap verseydi bende severdim bu kızı.
Annem samimi bir şekilde gülümseyip, "Resmiyetle konuşmaya gerek yok canım, teyze veya abla diyebilirsin bana." Yeşil Şeytan cevap vermek yerine sadece gülümsedi. Anne inanma sen bunun gülüşlerine, benim temiz kalpli anam bakma şöyle şu kıza.
Bir yandan kahvaltımızı yapıyor bir yandan da konuşuyorduk, yani daha çok annem ve Yeşil Şeytan konuşuyor biz dinliyorduk. " Efsun senden çok bahsediyor, çok seviyor seni."
"Bende kendisine çok ısındım. Kardeşim gibi oldu." Diyerek Efsun'a baktı. Noluyor oğlum? Ne kaçırdım az önce ben? Lan kız resmen ailemi ayarttı. "Kardeşim demişken, kaç kardeşsiniz güzel kızım."
"Tek çocuğum ben."
"Öyle mi? Annen, baban ne iş yapıyor?" Anne TC'sinide sorsaydın kızın? "Annem emekli, babam sizlere ömür." Babasının öldüğünü söyleyince hepimiz bir anda "basın sağolsun." Dedik. "Sizinde başınız sağolsun, Efsun eşinizi anlattı bana." Babam vefat edeli 11-12 sene olmuştu. "Sağol kızım, hasta mıydı baban?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Motor Camiası
Action'Motorda hayat bulup yaşama sevinci elinden alınanlara..' Gemici düğümü bu bizim özel dövmemiz, altında Y ve P harflerinin bulunduğu bir dövme.. ... "İleride iyi bir motorcu olduğun zaman bul beni küçük kız." "Benim seni bulmama gerek yok, bütün hab...