Sevdalı sular süzülüyor aynalardan Damlacıklarında hicranlı yüzün
Ben kapıları aldatıyorum günbegün
Sen pencereleri
Ben denizlerin koynunda martılara yalanlar söylüyorum
Sen gemilere
•Gözlerin Çağırıyor Beni ~ Nurullah Genç🎼 Kubilay Karça - Celladına Aşık
🧭⏳️🧭
"Bakma! Bakma bana lanet olsun bakma... Görmesin o grilerinde kaybolduğum gözlerin beni." Hızla vurdum yumruk yaptığım elimi kalbinin üzerine. Gözyaşlarım benim yanaklarımdan süzülüp onun kalbine gidiyordu ve oradaki yarayı daha da yakıp kanatıyordu. Gözlerinin dolu dolu olması daha çok canımı yakıyordu sanki canım hiç yanmaz gibi.
"Neden..." Sessiz fısıltısındaki kocaman enkazı fark ettim. Sanki yüzüme yüzüme bağırsa bundan daha az etkili olurdu. Cevap veremezdim bu sorusuna arkamı dönüp gidecekken yumuşak tutuşunu hissettim kolumda. Tutuşunda bile bir çok anlam vardı, sıkı sıkı tutamıyordu canım yanar korkusuyla ama bir yandan da bizi bağladığını düşünüyordu ve ben çekip koparırım diye düşünüyordu. Haklıydı Çekip koparırdım...
"Bırak.. Lütfen Mehran Feza ruhu ölmüş çocuğa salıncak kurmaya çalışma. Yapma bunu bırak.. Bırak ki gidebileyim her şeyden." Kolumu tutmayı bırakmadan önüme geçti ve grilerini elalarıma sabitledi her zaman yaptığı gibi..
"Tek bir şey sorayım izin ver.. Söz sonra gitmek istersen bırakacağım seni." Başımı salladım, sallamak zorunda kaldım grilerinin etkisiydi bu. Gözlerinin teması 12 den vuruyordu kalbimi.
"Hiç.. Hiç mi çekip giderken, beni arkanda bırakırken canın yanmayacak kurban olduğum?" Konuşurken ara ara takılması boğazımda yumrular oluştururken nefes almak istedim derince. Boğazıma takılan çöpten kurtulmak istedim.
"Zorundayım Mehran Feza Karademir! Anlamıyorsun beni.." Büyük elleri yüzümü avucunun içine aldı hızla ve anlımı öpüp göğsüne bastırdı kafamı tam kalbinin üzerine. Az önce vurduğum yere... Gözlerimdeki yaşları artık tutamazken dudaklarımı ısırdım ona veda ederken bile sıcacık bir yuva olması daha da zorluyordu beni. Bir anda geri çekilmesiyle vücudum buz kesti sanki, uçurumdan atlamışım gibi geldi çünkü onu kendimden iten bendim yine düşen ikimiz olmuştuk ama. Bakışlarımı gözlerine çıkardığımda yeri izlediğini fark ettim. Yanağındaki ıslaklığı görmemle içimde bir yerlerin yandığını hissettim. Nefesimi bir bıçak gibi kesti göz yaşları.
"Tamam git.. Kalman gitmenden daha çok canını yakacaksa git." Derin bir nefes çekti ciğerlerine sanki bu ona zarar veriyor gibiydi. Elleri titriyordu ve yüzündeki ifade de her şeyini kaybetmiş bir adamın izlerini taşıyordu şimdi. Bir kaç saniye sonra gözlerini gözlerime çıkardı o an anladım fakat anlamam hiç bir şeyin çözümü olmayacaktı. Konuşmak için boğazını temizledi. Hissetmiştim boynundaki ipleri ve iplerin sahibinin ben olduğumu.. Gözlerinden gözlerime ulaşan o ateş tam kalbime kadar ulaştı ve bütün bedenimi yakmaya başladı. Sanki ilk defa yanıyormuşum gibi fakat bu defa hepsinden daha alevliydi bu yangın.
"Ben yüzsün bir insan değilim Arsen Simra Doğulu. Sana köpek gibi sevdalı olsam da istenmeyen bir adam olduğumu unutup koşmam sana doğru, bacaklarıma sıkarım yine de adım atmam sana, ne kadar kalbim koşmak için can atsa da."
Kelimelerinin dudaklarından dökülmesiyle öyle bir kuyuya düştüm ki artık çıkmak için bir ihtimal daha kalmamıştı. Ve şimdi bana arkasını dönüp gidecekti, bir daha bize dönmemek üzere...Bölüm sonu
Sevgilerle, kalbinize iyi bakın lütfen.
İnstegram; elinaagok
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK RUHLAR MELODİSİ "Gerçek Aile"
Teen Fiction"Bakma! Bakma bana lanet olsun bakma... Görmesin o grilerinde kaybolduğum gözlerin beni." Hızla vurdum yumruk yaptığım elimi kalbinin üzerine. "Neden..." Sessiz fısıltısındaki kocaman enkazı fark ettim. Sanki yüzüme yüzüme bağırsa bundan daha az etk...