🎼:Gripin - Aşk Nerden Nereye
Arsen Simra Çırağan
Aile bu dünyada elde edebileceğiniz en değerli hazineydi. Bazı aileler hariç... Herkesin hayatı birbiriyle aynı değildi ki. Bu yüzden kimseyi sorgulamayın, kendi hayatınıza odaklanın. Ve kendinize öncelik verin bir başkasını kendi önünüze koymayın."Çağırmak isterseniz çağırabilirsiniz." Kararsız bakışlarıyla karşılaşınca tebessüm ettim. Benim rahatsız olup olmayacağımı düşünüyordu farkındayım.
"Eğer rahatsız olacaksan hiç gelmesinler kızım." Bu düşünceli hallerimi içimi ısıtıyordu.
"Hayır gelebilirler benlik bir sorun yok. Hatta onlarla tanışmak isterim." Tedirgin olacağımı bilsem de onlarla gerçekten tanışmak istiyordum. Bakışları ne kadar kararsız olsa da çantasından telefonunu çıkardı. Kısa bir konuşmadan sonra evin kapısının çalmasıyla tedirgin de olsam kapıyı açmaya gittim. Derin bir nefes alıp kapıyı açtım. Kafamı kaldırmadan köşeye çekildim, onların içeriye girmediğini fark edince başımı kaldırdım. Merakla bana bakan iki çift göz gördüğümde utanmadan edemedim. Karşımda meraka beni inceleyişleri hem utandırıp hem de mutlu ederken ne yapacağımı bilemedim. Leo'nun da kapıya gelmesiyle artık konuşmam gerektiğini fark ettim.
"Şey geçmeyecek misiniz içeriye?"
"Imm geçelim tabi." Diğerini itmesiyle şaşırırken sadece izlemekle kalıyordum.
"Geçsene oğlum hadi."
"Abi tamam ne itiyorsun ya?" Onlar birbiriyle tartışarak içeriye girerken, Leo'yla izliyorduk sadece. Bilgisizdim aile konusunda en ufak bir olayda bile şaşıp kalıyordum.
"Oğlum siz yine tartışıyor musunuz? 30'a merdiven dayanmak üzere yaşlarınız ama hala bir itiş kalkış içindesiniz." Onların içeriye geçmesiyle bende kapıyı kapatıp peşlerinden gittim.
"Annecim tartışmıyoruz oğlun abartıyor sadece." Bakışlarını es geçerek koltuğa oturdum. Konuşmak istiyordum ama nasıl tepki vereceklerinden korkuyordum.
"Bir şeyler içer misiniz?" O kadar farklıydı ki bakışları bunun sadece bana özel olduğunu düşünmek istedim. Utanmayı bir köşeye bırakıp onları incelemeye başlamıştım ki Aysima hanım konuşmaya başladı.
"Kızım bu 3 üncü abin Alphan." Gösterdiği kişiye bakıp hafif bir başımı oynattım anladım dercesine.
"Bu da en küçük abin Altay." Ona da ufak bir tebessüm ettim ve şimdi sırada kendimi tanıtmaktaydı sanırım.
"Memnun oldum ikinizle de tanıştığıma bende Arsen Simra." Onların gözlerindeki parıltı beni heyecanladırırken başka bir şey demeden sessiz kaldım. Ne demem gerektiğini kestiremediğimden en iyisi onların sorup benim cevaplamamdı.
"Açıkçası tanışma ve konuşma konusunda en iyimiz Azer abim. Ne sorulur ne denir pek bilemiyorum. Ben 26 yaşındayım ve kendi restoranımda şeflik yapıyorum. Sevdiğin yemeği istersen sana yapabilirim." Konuşmasından sonra göz kırpmasıyla utandım bu hali çok hoşuma gitmişti yalan yok.
"Bende 24 yaşındayım ve pilotum öyle abim gibi seni etkileyecek yemekler yapamam ama istediğin yere seni uçurabilirim." Kendileriyle yarışa girmeleri kendimi değerli hissettiriyordu ve ben bu duyguların bağımlısı olabilirdim.
"Bende biliyorsunuzdur ama 22 yaşındayım Mimarlık 3 sınıf öğrencisiyim ve aynı zamanda milli yarışçıyım." Şaşkın bakışları yarışçıyım deyince olmuştu genelde herkes yarışçı olduğumu ögrenince şaşırıyordu.
"Ne yarışçısısın?" Merakla sormalarıyla gülümsedim.
"Drift yarışçısıyım uzun zamandır." Şaşkınlıklarını yüzlerinden anlayabiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK RUHLAR MELODİSİ "Gerçek Aile"
Teen Fiction"Bakma! Bakma bana lanet olsun bakma... Görmesin o grilerinde kaybolduğum gözlerin beni." Hızla vurdum yumruk yaptığım elimi kalbinin üzerine. "Neden..." Sessiz fısıltısındaki kocaman enkazı fark ettim. Sanki yüzüme yüzüme bağırsa bundan daha az etk...