Kelebeğin yasağı •giyushino•

3.0

"Ne zaman gelecek Aoi?" Dedi kanao.  En Tamayo-san'ın evinden gelmiş ablamla oturuyordum. "Birazdan gelir inosuke ile birlikteymiş." Dedi ablam.

"Birlikteymiş?!" Kanao ile beraber haykırdık. "Ya buluşmuşlar işte benim fesat kardeşlerim.." Dedi ablam. "Ben yazıyorum valla artık bekleyemem." Diyerek ellerini göğüsünde birleştirdi kanao.

"Tamam yaz."

"DAHA YENİ BULUŞMUŞLAR AMK" diye bağırdı kanao. Ben gülme krizine girmişken ablamın faltaşı gibi açılan gözlerini gördüm. "Amk? Küfür yok kanao!"

"Ben artık 16 yaşındayım 16!" Dedi kanao. "Bende 20! Küfür edersen sana çiçekleri öğretmem bi daha!" Dedi ablam. "Şey aoi de ediyo inos-"

"Tanjiro etmez! Naziktir o! Onları dinleme sen aşkını dinle!" Dedi ablam. "Anladık biraz susun!" Dedim en son. Ablamla uyandığımız yerden telefonumu alıp Aoi'ye yazdım.

S: nerdesin sen inosuke minosuke yok skrm inosukeni hemen buraya geliyosun yoksa bi daha sana inosukenin parfümünü bulmam!
A: sakin lan oteldeyiz biraz rahat ver.
S: OHA YUH ÇÜŞ DAHA SEVGİLİ DEĞİLSİNİZ NE BU HIZ LAN YAVAŞ
A: tamam ağlama gelicem
S: ne kadara
A: bi saate gelirim giyiniriz
S: ne giyinceksiniz inosuke zaten bişey giyinmiyo
A: ben giyinirim neyse biraz hızlı ben gidiyom
S: yuh a

"Fazlasıyla kötüydü. Belliydi zaten birlikte olacakları!" Diye söylenmeye başladı kanao. Ardından yastığına sırt üstü yatacak ve yüzü görünmeyecek şekilde kapadı.

"Abartma kanao en azından Aoi'yi beklerken zaman geçirdik." Dedi ablam televizyonun kumandasını alıp kırmızı kapatma düğmesine basarken.

"Bu arada Aoi'ye film başladığında yazdım inosuke ile oteldelerdi yarım saate gelirler." Dedim. Ablam ve kanao bana şaka mısın dermişcesine bakıyordu.

"Telefonumu alın mesajları okuyun ben odama gidiyorum toparlayacağım." Diye telefonumu yere film izlemek için serdiğimiz çarşaf ve yatağa gelecek şekilde atıp odama doğru yöneldim.

Biraz odamı torpaladıktan sonra kendimi yatağa attım ve çalan zil sesini duydum. "AOİ NERDESIN SEN!" Diye bağırıyordu kanao. Yatağımdan kalktıktan sonra kapıyı açıp dış kapıya doğru yöneldim.

"Sikcem söylemeniz gereken şeyi! Ne oldu ya yarım kaldı!" Dedi her zaman ki sinirli Aoi. "1 küfür yok! 2 ne yarım kaldı?!" Dedi ablam. "İnosuke ile oteldeydik işte amına-"

"Aoi!"

"Ciddi olun lütfen.. iblisleri merak ediyoruz." Dedi kanao ellerini göğüsünde birleştirerek. "Vayy! İblislerden mi bahsedeceğiz! Inosukenin  bir önemi yok! Hadi söyleyin!" Dedi Aoi heyecanla.

Ona olayları anlattık. Biraz gözünü kapattı ve kaşlarını çattı ardından 2 eliyle tam şekilde kulaklarını kapattı. Ablamla birbirimize baktık.

"Tamam. Bir üst kademe olması gerek. Gelende iblisi yani üst kademeyi öldürmekten korkmuştur bu yüzden kanae ablayı kaçırmıştır yani kurtarmıştır." Dedi Aoi.

"Neden korksun ki? İblis avcıları bu riske girmeyi kabul ederek olmuyorlar mı?" Dedim. "Korkak iblis avcıları vardır veya o ara görevi olduğu için kısa kesmek zorunda kalmıştır." Dedi aoi.

"Aoi chan ilk defa bu kadar ciddi olduğunu görüyorum!" Dedi ablam. "Neyse biz kardeşlerimle iblis avcısı olmak istiyoruz!  Nasıl olacağız?!" Dedi ablam.

Kanao ile birbirimize baktık. Bizi iblis avcısı yapmak istemesini boşver, ilk defa sinirli olduğunu görüyordum. Kavga ederken bile karşısındakini çıldırtmak için oldukça sakin davranıyordu. Aslında ablamdan korkulurdu.

"Ben seçimlere katılmayı düşünüyorum zaten ama avcı olmayacağım güçlenmek için. Siz ise kagaya ubuyashiki'nin konağına gidip form doldurabilirsiniz." Dedi Aoi.