38. BÖLÜM 🌼

368 218 24
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR ☺️

  Şarkı :Eda Sakız ft. Burak Bulut :Bu aşkın katili kim?

Şarkıyı açmayı unutmayın 😉

Nehir, duyduğu kapı sesiyle hemen çekmeceyi kapatarak arkasını döndü. Karşında kocasını görünce yüzündeki tebessüm daha da büyüdü.

Genç adam kızın bu görüntüsüyle tek kaşını havaya kaldırmış yüzüne kondurduğu gülümsemeyle karısına bakıyordu. Geleli iki gün olmuştu fakat Nehir'in hâl ve hareketleri kendine tuaf geldiği için bu soruyu sormuştu.

" Hayırdır Nehir hanım" dedi saf bir merakla.

Her ne kadarda merak etse de geldiğinden beri karısında ki değişikliliğin farkındaydı. Sanki birşeyler saklıyor gibiydi. Ama bunu Nehir anlatmadığı sürece sormayacaktı.

Nehir ise kocasının imasıyla bir korksa da hemen kendini toplayarak kafasını iki yana salladı. Öyle ulu orta bir şeymiş gibi söylemek istemiyordu. Hem iki gündür de uğraşıyordu yaptığı planını bozmanın anlamı da yoktu.

" Yok birşey Serkan hadi aşağıya inelim" diyerek kapıya yöneldi.Tabi atabildiği sadece iki adım olmuştu. Kocasıyla kapı arasında sıkışan kadın ne yapacağını bilemedi.

" Ne yapıyorsun?"

Kocasının muzhip yüzünü gören kadın anlamsız bakışlar eşliğinde adama bakıyordu. " Sence ne yapıyor gibiyim"

Genç kadın saçmalayacağını bildiğinden biran önce bu mengeneden kurtulmak amaçlı kocasını göğsünden itti.

" Nükhet anne beni bekliyor Serkan lütfen" diyerek adamın kıskacından kurtularak odadan kaçarcasına çıktı.

Aşağıya inen kadın, etrafta kimseyi göremeyince elini göğsüne bastırarak derin bir nefes aldı. İyi kurtulmuştu.

" Allah'ım ben yarına kadar nasıl dayanacağım" İçinden mırıldanarak mutfağa yöneldi.

Akşam yenen yemekten sonra Serkan işi olduğunu söyleyerek çalışma odasına girmiş ve saatlerdir de çıkmak bilmemişti. iki kadın bir süre hem televizyon izlemiş hem de film hakkında yorumlar yapmışlardı. Ama genç adamın inmediği gibi sesi soluğu da çıkmamıştı

Hâl böyle olunca genç kadın merakla kocasına bakmaya gidecekken kapının fazla çarpılamasıyla iki kadında olduğu yerde sıçradılar. " Nehir" Ortama yayılan Serkan'nın sesi tüm evi yıkacak güçteydi. İki kadında ne olduğunu anlamadan genç adama bakıyordu.

Serkan öfkeyle Nehir'in kolunu tutmuş, kızarmış gözleri sinirden deliye dönmüş hâliyle bir taraftan karısına bağırıyor, bir taraftan da sarsıyordu.

" Nasıl yaptın lan sen bunu nasıl?"

Nehir ne bir konuşabiliyor ne de tepki verebiliyordu. Serkan'nın neden böyle bir tepki verdiğine bir türlü anlam veremiyordu. Daha saatler öncesi birşey yokken şimdi ne olmuştu da böyle davranıyordu. Ortama yayılan tek ses Serkan'nın bağırmasıydı.

" Ben sana güvenmiştim ben seni sevmiştim" derin bir nefes alan adam yine devam etti bağırmasına.

" Yazıklar olsun sen de onun gibiymişsin şimdi defol evimden" Bu son cümle bardağı taşıran damla olmuştu.

Bu zamana kadar sessiz sedasız olanları dinleyen Nükhet hanım oğlunun karşısına geçerek genç adamın elini gelininin kolundan kurtararak oğlunu geriye ittirdi.

" Ne yaptığını sanıyorsun sen Serkan, ne dediğini kulakların duyuyor mu?"

Genç adam açtığı iki adımlık mesafeyi tekrar kapatarak karısının üzerine yürüdü. Bu gören Nükhet hanım hızla ikilinin arasına girerek olası bir teması kesmek istedi.

"Gidecek anne. Bu evde yeri yok artık"

Olanlara anlam veremeyen Nehir kendine gelerek kayınvalidesinin arkasından çıkarak kocasının önünde durdu.

" Sen ne diyorsun Serkan ben ne yaptım da böyle davranıyorsun "

Serkan hızla atılarak karısının kolunu tutup kapıya doğru sürüklemeye başladı. Bu kadına cevap bile vermeyecekti. Nükhet hanım tekrar oğlunun koluna yapışmıştı.

" Oğlum dur ne yapıyorsun sen ?" diyerek oğlunu durdurmaya çalışsa da bir işe yaramamıştı.

" Anne uzak dur bak " diyerek açtığı kapıdan Nehir'i dışarıya savurdu.

Nehir ne olanlara ne duyduklarına anlam veremiyor tepkisizce olanlara ve yapılanlara farkında olmadan itaat ediyordu. Savrulmayla düşen Nehir acıyan dizi yüzünden çığlık attı. Eli hemen karnını bulmuştu. Genç adamın gözü biran karısının elini takip etse de hemen yüzüne çıkartmıştı.

" Serkan lütfen bir şey söyl..."

Cümlesini tamamlayamadı. Çünkü Serkan'nın cebinden çıkardığı fotoğraflar yüzüne savrulmuştu. Etrafa saçılan fotoğraflara anlamsız bakışlar atarak eline aldı iki kadın. Bu adamla böyle samimi olduğunu hiç hatırlamıyordu. Eline aldığı fotoğrafta adam kadının beline elini koymuş yüzünde de tebessümle kadına bakıyordu. Fakat tuaf olan şey ise ayını bakış Nehir'in yüzünde de vardı ama tebessüm yoktu. Ve buna benzer bir sürü fotoğraflar... Kimisinde kadın gülüyor adam onu dinliyordu. Kafasını iki yana salladı genç kadın. Nasıl oluyor da böyle birşey olabiliyordu.

" Bu ya_yalan Serkan be_ ben böyle bir şey yapmadım yemin ederim" dedi kekeleyerek.

Tabi bunu dinleyen bir kocası yoktu. Hele ki adam böyle yaralıyken. Zor bela ayağa kalkarak kocasının önünde durdu. Elini tutmak için uzansa da adam arayı açmış sinirli gözlerle karısına bakıyordu. Ama dinlemeye de gücü yoktu.

" Defol git lan evimden elimden bir kaza çıkacak şimdi defol" dedi bağırarak.

Etrafa dağılan korunmalar anlamsız bakışlar eşliğinde olan biteni anlamaya çalışıyorlardı. Nehir tekrar konuşmaya başlayacağı sırada ortama yine Serkan'nın sesi yayıldı. Adete kükremişti.

" Atın şu kadını dışarıya bir daha bırak eve gelmek kapının önünden geçmesine izin vermiyorsunuz" dedikten sonra annesinin kolunu tutup eve doğru yöneldi.

Geri de bıraktığı kadının ne bayıldığını ne de korumaların adama haber vermelerini görmemiş yada duymuştu. Kapıyı çarpmanın etkisiyle ortama yayılan sesle koruma kadını yerden kaldırmış hastaneye götürmek için arabaya yönelmişti.

Öte yandan çıkan arabayı izleyen kişi hemen telefonuna uzanmış aramak istediği kişinin numarasını tıklayarak aramaya koyulmuştu. Yüzündeki şeytani gülümseme gözlerine de yansımıştı.

" Herşey yolunda" diyerek telefonu kapatmış arabayı çalıştırarak oradan uzaklaştı.

Ne ortaya atılan iftiralar ne de yalanlar hiç kimse farkında olmadığı bir oyunun içinde kaybolmuş sürükleniyorlardı. Bu oyunun galibi belli değildi ama kaybedenleri çok fazlaydı. En acısı da daha varlığından habersiz biri hiç olmayacaktı. Belki de hayata gözlerini hiç açmadan yummuş,duyulmadan yok olmuştu.

İyi akşamlar

Kurban Bayramınız mübarek olsun ☺️

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum arkadaşlar.....

İKİ KALBİN OYUNU  (KALP SERİSİ 1) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin