「Kavga」

126 14 10
                                    

🌸

Saatlerce onunla aynı odada kalmış, oyun oynamış ve sohbet etmiştim. Bana tüm kitaplarını tanıttı ve fotoğraflarını gösterdi. Bir nebze olsun kafası dağılmış görünüyordu ve ona iyi geldiğimi bilmek beni de tüm sorunlarımdan uzaklaştırıyordu.

"Harika vakit geçirdim Senpai. Fakat artık gitmeliyim. Saat epey bir geç oluyor."

"Ayano-Chan, üzgünüm zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım. Yeniden teşekkür ederim. Beni bilgilendirmeyi unutma."

Gülümsedi ve bana sarıldı. O an kalp atışımı hissedip hissetmediğini merak ettim. Teselliye bu kadar ihtiyacı olduğunu bilseydim kulüp ve not saçmalıklarından anından vazgeçip buraya gelirdim.

"Elbette Senpai, sadece kendini üzme. O iyi olacak biliyorum. Görüşmek üzere."

Beni çıkışa kadar geçirdi ve ona el sallayarak oradan uzaklaştım. Yaşadığım onca zorluğa rağmen onunla birlikte olduğum için yaşadığım en güzel gündü.

Ona yarın götürmek üzere bir hediye almaya karar verdim. Önce üstümü değiştirdim ve saçlarımı bu sefer topuz yaptım. Sonrasında fazla vakit kaybetmeden şehre indim.

Şehir her zamanki gibi hareketli ve kalabalıktı. Ailesiyle birlikte gezen insanlar, sevgilisiyle birlikte randevuya çıkan insanlar... Bunların hiçbirini kendi hayatımda düşünemiyordum.

Fazla oyalanmadan bir hediye eşya dükkanı buldum. Belki arkadaşlığımızın simgesi olarak ona birlikte takabileceğimiz bir kolye ya da ne zaman ona baksa beni hatırlayacağı bir eşya alabilirdim.

Şirin bir hediyelik eşya dükkanına girdim. Her yer tatlı hediyelik eşyalarla doluydu. Rafların arasında dolaşmaya devam ettim ve tanıdık bir silüet ile karşılaştım.

Mina.

Onu burada görmeyi hiç beklemiyordum. O soğuk kanlılık ile birine hediye mi alıyordu? Belki de erkek arkadaşı vardı. Eline 2 adet anahtarlık aldı ve kasaya yöneldi. Çift anahtarlıklarına benziyordu.

Onunla karşılaşmamak için rastgele bir rafa yöneldim ve mangaların olduğu bir bölüme girdim. Kız kardeşi manga okumayı seviyordu ve odasında kitapların arasında bir çok manga görmüştüm. Manga almanın iyi bir fikir olacağını düşünmüştüm.

Mina'nın kasadan ayrılmasını bekledim ve bu süreç içerisinde romantik konulu bir manga buldum. Bu manga içerisindeki karakterler kırmızı bir ip ile birbirlerine bağlılardı ve bu bana Senpai'mi hatırlatmıştı. Bunu ona verirken zorlanacaktım ama bu adımı atmalıydım.

Sonunda kasa boşaldığında mangayı satın aldım ve dükkandan çıktım. Artık bir an önce eve gidip yeni planlar yapmam gerekiyordu.

Ertesi sabah

Sabah yeni bir okul günü için hazırlanmış ve her zaman olduğu gibi tostumu alarak evden çıkmıştım. Senpai'min okula gelmeyeceğini bildiğim için acelem de yoktu ve ayaklarım resmen geri geri yürüyordu.

Aldığım hediyeyi ona okul çıkışı vermeye karar vermiştim. Böylece evinde yalnız olurduk ve bir nevi acısını azaltabilirdim.

Tabi bundan çok daha önemli bir konu daha vardı. O da polisti. Eğer polis bu duruma el atmaya karar verirse -ki öyle olacak- çok daha dikkatli olmam gerekecekti.

Osana sınıfta yalnız kaldığında onunla birlikte görülmem, kulübe katıldığım ilk gün dövüş sopasının kaybolması gibi arkamda birçok şüphe bırakmıştım. Şimdilik yalnızca gözlerden uzak olmalıydım.

➸ 𝐊𝐀𝐘𝐈𝐏 || 𝐀𝐘𝐀𝐍𝐃𝐎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin