interrogation

141 12 25
                                    

Daniel aceleyle sorgu odasının hazırlanmasını istedi. Geldiği günden beri yaşından dolayı meslektaşları tarafından küçümsenmesi ve birçok başka sebep yüzünden bunu başarmak oldukça zor olmuştu. Ne de olsa kimliğinin özel detayları hakkında konuşamıyordu. Diğer polislere gidip onlar gibi sabah 8 akşam 5 çalışan bir memur olmadığını, bunun yerine tehlikenin içinden geldiğini söyleyemiyordu.

Özellikle 17 yaşında ve henüz reşit bile değilken.

Chul Yong bile asıl kimliğini bilmiyordu. Bu kadar genç ve saf bir çocuğun derin devlet işlerine karıştığını asla tahmin edemezdi. Tek bildiği onun bu küçük komiserliğe oldukça yüksek rütbeli biri tarafından gönderildiğiydi. Bu yüzden onu hakkındaki diğer şeyleri sorgulamaya gerek yoktu. Güvenilirdi.

Bu yüzden Daniel'ın özel muameleye çok ihtiyacı olduğunda yapması gereken şey  Min Joon'la iletişime geçmekti. Min Joon onun yerine bütün formalitelerle ilgilenirdi (sadece diğerlerine işin peşini bırakmalarını söylerdi) ve onu uğraşmak zorunda kalacağı bütün sıkıntılardan kurtarırdı.

Aynı cinayet olayında olduğu gibi. Başlangıçta baş şüpheliyken bir anda ismi listeden çıkarılmıştı. Kimse nedenini bilmiyordu.

Bu olay üstündeki şüpheleri yok etmemiş, tam tersine arttırmıştı. Buna rağmen kimse çıkıp hakkında konuşmaya cesaret edememişti.

Kısaca, meslektaşlarının gözündeki konumu hiç de iyi değildi. Hakkındaki bütün belge ve referanslara rağmen Chul Yong haricinde kimse ona güvenmiyordu. Ellerinde doğrudan ona saldıracak bir şey olmamasına rağmen, düşünceleri çoktan şekil almıştı. Üstelik, mesleki yeterlilik adı altında girmek zorunda kaldıkları bütün sınavları atlayarak çalışmaya başlayan, hâlâ liseye giden bu çocuktan hoşlanmıyorlardı. (Liseye gitmesi tamamen görev icabı olsa da bunu bilen kişi sayısı bir elin parmağını geçmiyordu.)

Daniel sorgu odasına girmeden hemen önce, aklına bir şey gelmiş gibi aniden vazgeçti. Diğerlerinin şaşkın bakışları altında odadan hızlıca çıktı. Geri döndüğünde yüzünde bir maske vardı. Hatta kapalı alanda güneş gözlüğü takacak kadar ileri gitmişti. Ona bunu neden yaptığı sorulduğunda, Big Deal lideriyle aralarında sadece 2 yaş olduğunu, karşılaşmaları durumda sıkıntı yaşamak istemediğini söyledi.

Bu söyledikleri yalan sayılmazdı. İçinden bir ses, Jake Kim ile yollarının kesiştiği tek seferin bu olmayacağını söylüyordu. Her ne kadar içlerinden biri bir gün sonra hapise girecek olsa bile.

"Beklemenize gerek yok."

Odaya girmeden hemen önce diğerlerini kibarca kovdu. Sorgu boyunca arkalarındaki camdan izlenmek istemiyordu.

Sadece bir masa ve iki sandalyeden oluşan odaya girdiğinde yüzü, gözleri, daha doğrusu vücudunun her yeri perişan halde olan Big Deal liderini gördü. Çok geçmeden gözleri buluştu. Daha doğrusu, siyah camın arkasındaki gözleri yüzünden tek taraflı bir bakışma yaşandı.

Her hareketi acı veriyor olmalı, Daniel düşünmeden edemedi. Yine de ona sempati duymadı.

Jake Kim, kapı sesi duyduğunda sadece birkaç saniye önce uykudan öne düşmüş olan kafasını kaldırdı.

Ardından hemen ilgiyle oturduğu sandalyede geriye yaslandı,

"Film falan mı çekiyoruz? Yoksa birazdan beni buradan kaçıracak mısın?"

Daniel kaşlarını çattı ve karşısına oturdu, "Kaçmak falan yok."

"Ah, gerçekten yazık oldu. Çoktan moda girmiştim."

Jake onun kimliğini gizlemek için verdiği bu çabayı anlamamış gibi görünüyordu. Etkilenmemiş bir şekilde, "O zaman neden geldin? Çoktan sorabileceğiniz her şeyi sordunuz. Aynı soruları tekrar sorsanız bile farklı bir cevap vermeyeceğim."

desise -- lookism •alldanielHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin