Şirketten çıktıktan sonra menejerim'le beraber kameralardan ve flaşlardan saklanarak güvenlice arabaya binmiştik.
Akşam röportajım vardı ve eve gidip iyice dinlenip, sorulara kendimi hazırlamam lazımdı. Kısaca enerji toplamak herşeyden iyi olabilirdi.
Arabaya bindiğimizde emniyet kemerlerimizi takarak sakin ve güvenlice evime gidecektim.
Menejerimin, yani Raina'nın konuşması ile O'na baktım.
"Felix, biliyorsun akşam bir röportajın var. Soruların çoğunu tahmin edebiliyorsundur, ilk defa yapacağın birşey değil. Eve gidince güzelce dinlen ve enerjini topla. Çok fazla yorulacaksın."
"Biliyorum Raina, hepsini biliyorum. Bilgin için teşekkür ederim. Sorulacak saçma soruları da biliyorum, güzel ve anlamlı soruları da biliyorum. Aslında biraz heyecanlı ve stresliyim."
"Hey, stresini ve heyecanını bir köşeye atman lazım. Sadece üç saat Felix, dayanabilirsin. Kameraların arkadasında olacağım biliyorsun zaten. Saçma ve gereksiz sorularda ben halledeceğim."
"Sağ ol, teşekkür ederim."
"Rica ederim."
Raina ile konuştuktan sonra telefonu elime aldım ve Twitter'a girdim. Direkt karşıma çıkan habere baktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Vay, demek ara veriyor ha? İkimizde ünlü oyuncularız aslında. Nedeb hiç karşı karşıya gelmedik ki?
Röportajda bununda sorulacağına eminim. Ve yalan söylemek istemem, adam fazla sexy.
Twitter'dan çıkıp biraz daha telefon ile ilgilendikten sonra eve gelmiştim. Şapkamı ve maskemi taktıktan sonra arabadan indim.
"Felix, ben şimdi şirkete gidiyorum. Saatin geldiğinde seni alacağım ve beraber röportajın olduğu sete gideceğiz. Hazırlanmana gerek yok. İyice enerjik ol, yeter."
"Tamam Raina, anladım. Görüşürüz."
"Görüşürüz."
Anahtarı çantamdan çıkardım ve kapıyı açarak eve girdim. Maskeyi ve şapkayı çıkartarak herhangi bir köşeye attım. Ardından odama çıktım ve dolaptan hızla kıyafetler ayarlayarak yatağın üzerine bıraktım.
Kendimi banyoya attığımda hızla güzel ve rahatlatıcı bir duş aldım. Sıcak su vücudumu rahatlatırken, bir oh çektim.
Duşumu güzelce aldıktan sonra üstüme bornozumu giydim ve odaya gittim. Odaya girdiğim sırada tewlfonumun çalması bir olmuştu.
Arayana baktığımda Chan hyung arıyordu. Chan hyung benim gibi oyuncu değildi, o bir şarkıcıydı. Ve şarkıları cidden çok iyiydi. Aynı şirkette olduğumuz için iletişimimiz de iyiydi.
