Yazar'dan:
Felix hastaneye geldiği gibi direkt Hyunjin'in durumunu sormak için çalışan birine sormuştu.
"Hwang Hyunjin'in durumu nedir acaba?"
"Hyunjin bey normal odaya alındı; dördüncü kat 342. oda."
"Tamamdır, teşekkürler.".
Felix hızla asansöre ilerlemiş ve asansöre binmişti. Ardından dördüncü kata basmış, kafasını geriye yaslayarak derin nefes almıştı.
Asansör durduğunda hızla asansörden inmiş ve 342. odayı aramaya başlamıştı. Odanın üzerindeki sayıyı gördüğünde hızla içeriye dalmıştı.
Hyunjin yatakta yatıyordu ve hiçbir şeyi yoktu. Sadece kolunda serum vardı ve uyuyordu. Felix gülümsedi ve gözünden düşen yaşlarla yavaşça yatağına oturmuştu.
Hyunjin hissettiği hareketlilikle gözlerini aralamıştı yavaşça, ardından olduğu ortama ve Felix'e bakmıştı.
"Felix?"
Hyunjin yatakta doğruluğunda hafif tıslamıştı, ardından bulunduğu ortama bakarak bir şeyler düşünmeye başlamıştı.
Ardından bakışları Felix'e düşmüştü. Felix'in ağlamaktan kızaran gözlerine, ısırmaktan şişmiş ve kıpkırmızı olmuş dudaklarına baktı.
"Hyunjin."
Felix hemen ağlayarak Hyunjin'e sarıldığında Hyunjin'in gözleri dolmuştu. Bebeğini bu kadar kötü hissettirdiği için kendisine içten içe küfürler ediyordu.
"Çok korktum, sana bir şey oldu diye çok korktum. Aptal! Yüreğimin nasıl sızladığının ve acıdığının farkında mısın!"
Sesini yükseltmişti ve hiç acıtmayacak şekilde Hyunjin'in omzuna vurmuştu iki-üç kere. Hyunjin ise Felix'in minik ellerini tutmuş ve konuşmaya başlamıştı.
"Çok, çok özür dilerim sevgilim. Işıklar aniden kırmızı olduğunda durmadım ve karşımdaki araca çarptım. Çok özür dilerim seni korkutuğum için."
Felix derin bir nefes almıştı ve Hyunjin'e yaklaşarak yanağına kocaman bir öpücük bırakmıştı
"Peki, babam nasıl?"
"O'nu bilmiyorum sevgilim, ama istersen sorabilirim."
"Telefonum nerede?"
Hyunjin elini cebine attığında cebinden telefonunu çıkarmıştı.
"Hassiktir ya, ekranı kırılmış."
Felix Hyunjin'e yaklaşarak telefonun ekranına baktığında kırıklar olduğunu gördü. Bir anda odanın kapısı açıldığında içeriye bir tane kadın ve bir doktor girmişti.
"Anne?"
"Oğlum, nasılsın?"
"Anne ben iyiyim de, babam nasıl?"
"Baban iyi oğlum merak etme, normal odaya alındı."
Felix, Hyunjin'in gülümsemesini gördüğünde O'da gülümsemişti. Bir anda Hyunjin'in annesi Felix'e döndüğünde Felix ayağa kalkmıştı ve önünde eğilmişti.
"Merhaba efendim."
"Merhaba oğlum, sen Hyunjin'in çekim arkadaşı olmalısın?"
Felix tam konuşacağı sırada doktor konuşmaya başlamıştı bile.
"Hyunjin bey geçmiş olsun, serum bittiğinde evinize gidebilirsiniz."
"Teşekkürler."
Doktor odadan çıktığında kadın tekrar Felix'e dönmüştü. Ardından Felix konuşmaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mᴏᴠɪᴇ Pᴀʀᴛɴᴇʀ | HyunLix
FanfictionDünyaca ünlü iki oyuncu; Lee Yongbok Felix ve Hwang Hyunjin aynı kadroya düşerler. Uyarı: Argo, şiddet, küfür ve cinsellik içermektedir!!