Yaşanmamış ihtimaller

51 8 0
                                    


Neriman ertesi gün Serap ve Aynur'u ziyarete gitmek için hazırlanıyordur. Odasındaki kapının aralığından Barış'ın şarkı söyleyerek evde dolaştığını duyar. Şaşırmıştır, günler sonra oğlunu evde neşeli şekilde görmek onu meraklandırmış ve mutlu etmiştir.

NERİMAN: Oğlum, sabah sabah bu neşe hayrolsun

Barış dans ede ede annesinin yanına gelir, cevap vermeden yanağından bir makas alıp banyoya saçını düzeltmeye geçer.

NERİMAN: Barış...

BARIŞ: Efendim sultanım

NERİMAN: Ay bu ne neşe oğlum dünden bugüne tövbeler olsun (gülmeye başlar)

BARIŞ: Bizimkilerle tatile gitmeye karar verdik anne, biraz kafa dağıtacağız ondan keyiflendim

NERİMAN: Ooo anneye hiç haber vermek yok iyice koca adam oldun koptun gittin annenden en son bana haber veriyorsun demek (tripli şekilde söylenir)

BARIŞ: Yok be sultanım, biz de dün karar verdik.

Neriman bir yandan mutfağa doğru yürüyüp arkadaşlarına götürmek için yaptığı keki kontrol etmek için fırına doğru yönelmiştir. Kekin olduğunu görüp fırından çıkarmak için fırın eldivenlerini ararken konuşmaya devam eder.

NERİMAN: E nereden esti birden bire geceden sabaha ne çabuk planladınız oğlum?

BARIŞ: Daha planlamadık bugün buluşup planlayacağız.

Neriman bir yandan keki fırının üstüne almış buzdolabındaki limonatayı çıkarmaktadır.

NERİMAN: Aaaa nereye gideceksiniz bari onu söyleyin planlamadan? Kaç günlüğüne gideceksiniz? (sesinin banyodan duyulduğuna emin olmak için sesini yükselterek) Doğum gününde yanımda olmayacak mısın yoksa?

Neriman'ın gözü buzdolabının üzerinde daha önce Barış'ın doğum gününde çekilmiş eski bir fotoğrafa takılır. Ne kadar hızlı büyüdü diye düşünerek iç geçirir fotoğraflarına bakarken.

BARIŞ: (aynada saçını düzeltirken annesinin üzüldüğünü fark edip bir an duraksar) doğum günümde İzmir'de olmam lazım anne.

Barış banyodan çıkıp mutfağa doğru yürür, kekin kokusu tüm evi sarmıştır.

BARIŞ: Neriman sultan neler yaptın sen yine sabahın bu saatinde böyle..

Neriman, Barış'ın cevabına takılmıştır.

NERİMAN: Barış, niye orada olman lazım?

BARIŞ: Anne gel bir salona geçelim orada anlatacağım.

Neriman bir tabağa oğlunun çok sevdiğini bildiği limonlu kekten bir dilim koyup bir bardak limonatayla peşinden salona geçer.

BARIŞ: Annem ellerine sağlık. (ağzına koca bir parça kek atıp)  Gitmem lazım çünkü Yağmur'a sözüm var.

Neriman anlamadığı her halinden belli, Barış'ın yüzüne açıklama bekler gibi sessizce bakar.

BARIŞ: Yağmur anne, Yağmur. Vardı ya bizim mahallede, taşındılar sonra.

Neriman  bu kadar açıklamanın yeterli olmadığını anlatır bir yüz ifadesiyle Barış'ın suratına bakmaya devam ediyordur.

BARIŞ: (ağzındaki keki yutup) Onlar taşınırken bana bir mektup bırakmıştı Yağmur, 18.yaş günümde ikimiz de nerede olursak olalım İzmir'de buluşmak için sözleşmiştik. 

NERİMAN: Yavrum, kaç sene önceki mektup mu kalmış? Ayrıca ne diye gidiyorsun yazsana facebook falan bir şeyleriniz yok mu sizin?

BARIŞ: Bulamadım anne, soyadını da hatırlamıyorum zaten. Nereye gittiler, hala gittikleri yerdeler mi.. bilmiyorum. Ama o zaman ne kadar mutlu olduğumu onu ne kadar sevdiğimi gidince ne kadar üzüldüğümü hatırlıyorum. Sen de hatırlamıyor musun anne? 

NERİMAN: Hatırlamaz mıyım? Günlerce yemedin içmedin, mahvettin kendini de beni de.

BARIŞ: Bir şansımı deneyeyim be anne? Bak gördün başka kızlarla ne yapsam olmadı. Yağmur öyle değildi. Nasıl eğleniyorduk onunla beraberken. Hem de cılız bir çocuktum. Beni öyle sevdi. Sabah erken buluşurduk gece saat kaç olmuş anlamadan tüm gün beraber gezerdik.

Neriman eski günleri hatırlar. O zamanlar Neriman'ın acısı yeni yeni dinmeye başlamıştı. Yağmur da Barış'a çok iyi gelmişti o dönem. Babasının olaylarından sonra Barış ilk kez hayatında Onur ve Leyla'dan başka biriyle arkadaşlık kurabilmişti. İlk kez babasının yarattığı travmaları geride bırakmış, neşeli, normal bir genç gibi dışarda vakit geçiriyordu. O yaz Yağmur'un ailesi taşındığında Barış haftalarca ağlamış herkesin onu babası gibi terk ettiğini söyleyerek hem annesini hem kendini parçalamıştı. Babası bile sevmediyse ve terk ettiyse onu kim severdi ki? Bu düşünceyle yaşamıştı uzun bir dönem. Neriman hepsini hatırlıyordu.

NERİMAN: Canım oğlum, ben sadece Yağmur da acaba hatırlıyor mu bu sözünüzü ondan endişeliyim. Gidip de Yağmur'u orada göremezsen..

BARIŞ: Ya o gelip de beni göremezse ben böyle düşünerek gitmediğim için...

NERİMAN: Oğlum, çok zaman oldu.. (Barış lafını keser)

BARIŞ: Anne bana o sözü veren Yağmur'un kendisiydi.

NERİMAN: Barış, bak düne kadar senin sevgilin vardı oğlum. Ya şimdi o kızın da varsa. Düşünmeden bunları yola çıkma, üzülmenden korkuyorum ben senin. 

BARIŞ: Denemeden bilemem anne. Eğer gitmezsem hayat boyu hep aklımda kalacak. İhtimallerle yaşamak istemiyorum. 

Neriman onaylarcasına başını sallar. Gözü pencerenin aralığından gökyüzüne takılır. Barış bilmiyordur ama ihtimallerle, pişmanlıklarla yaşamanın zorluğunu en iyi bilenlerden biri Neriman'ın kendisidir. 

NERİMAN: Hayırlısı olsun oğlum, sen nasıl dersen ben hep arkandayım.

Barış annesinin yanağını öpüp, saçlarını okşatmak için dizine yatar.

BARIŞ: İyi ki varsın annem. Sen ne yapacaksın bugün? Serap teyzelere mi gideceksin, kek ondan mı?

NERİMAN: Evet kahvaltıdan sonra çaya gideceğim. Ne zamandır ses yok ikisinden de.

Neriman iç geçirerek gökyüzünü izlemeye devam eder. Geçmişindeki kalp kırıklığı aklına düşmüştür, ilk aşkı... İlk aşkıyla yaşanamayan o ihtimaller. Gözünden incecik bir yaş süzülür. 

BARIŞ: Anne... ağlıyor musun sen? Tamam üzülme valla görüntülü arayacağım doğum günümde seni saatlerce kutlarız, hemen ertesi gün de dönerim kutlarım birlikte söz.

NERİMAN: Tamam oğlum, sen bana bakma. Siz keyfinize bakın.


Sonraki bölüm:

Neriman'ın eski büyük aşkı konusu ortaya çıkar. Serap ve Aynur neler planlamaktadır? Yoksa yeni bir yolculuk da onları mı bekliyor?

Buluşma GünüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin