8

86 8 19
                                    


Oyunuma gelmiştim, yolda Arisu ve Ann'i birlikte gördüm ve onlarla birlikte yürüdüm. Oraya giderken uzun bir merdivenden aşağı inmek zorunda kaldık, kapıdan geçtim ve sınır çizgisi taraması her zamanki gibi bipledi.

Üzerinde birkaç telefonun olduğu masada "Kişi başı 1 adet." Yazıyordu. Üçü çoktan gitmişti. Üçümüz de bir telefon aldık ve çaldı.

"Bu test bize bir Sahil yöneticisi için iyi bir aday olup olmadığınızı gösterecek. O yüzden elinizden gelenin en iyisini yapın." Ann bana bakarken dedi, başımı salladım. Daha yeni yöneticilerden olmuştum, bu yüzden henüz iş için uygun olup olmadığımı bilmiyorlardı.

Arisu'nun yanında, telefonlu masanın yanında durmaya devam edeceğim sanırım. "Su geçirmez bir örtü mü?" Diye sordu. Telefona sarılmış su geçirmez koruyucudan bahsediyordu. Su içeren bir oyun olduğundan emindim.

Yaklaşan ayak seslerini duyunca onu görmek için kafamı kaldırdım, "Akira! Aynı oyundayız." Diyip Kuina yanıma yaklaştı ve bana sarıldı. "Çok memnun oldum!" Dedim gülümseyerek.

O da gülümsedi ve bir telefon aldı, "Ben Kuina. Tanıştığımıza memnun oldum." dedi Kuina, Arisu Kuina'nın elini sıkarken.

Kuina elini uzattı ve Arisu elini sıktı. "Ben de." Dedi Arisu elini sıkarken.

Mavi şapkalı bir çocuk, "Bayan Ann! Sular çok hızlı akıyor, derinleşiyor." dedi.

"Vay canına, Elim Sende oynadın. Başardın, ha?" Diye sordu. Ben de başarmasını beklemiyordum, Chishiya ile en üst kattan izlerken çocuk oyunda pek iyi değildi, o bir çaylaktı.

"Evet, şimdi Sahil'de, ben bir tamirciyim-" Tatta'nın sözünü kesti Ann. "Oyun bittiğinde konuşabilirsin." Ann uzaklaşırken Tatta'nın Arisu ile birlikte geldiğini söyledi ve çok geçmeden Kuina ve ben birbirlerine güven verici bir bakış attığımda arkamdan geldiler.

***

Oyuna gelmiştik ve su içeren bir oyundu, borulardan çıkan su yavaş yavaş odayı dolduruyor, bizi ıslatıyordu.

"Bu oyun nedir?" Diye sordum. Herkesin telefonları çalmaya başladı, "Oyun girişi şu anda kapalı. 8 katılımcı var. Oyun başlamak üzere." Telefonlarımızdan gelen kadın sesi dedi.

Telefonlar yine çaldı, "Zorluk:Karo dörtlüsü." dedi kadın sesi. "Bu ihtiyacımız olan son karo kartı." Dedi Ann. Üstümüzden elekrtik çıtırtı sesleri geliyordu.

"Oyun:Ampul." Dedi kadın sesi. "Ampul?" Diye sordu. Telefonlar çaldı, "Oyun oynama mücadelesi. Hangi anahtar ampulü yakar? Kural bir:A, B veya C anahtarlarından yalnızca biri ampulü yakar. Kural iki:Kapıyı çevirirken açık bırakmak için yalnızca bir şansınız var. Kapı kapalıyken herhangi bir düğmeyi veya başka bir istediğinizi istediğiniz kullanabilirsiniz. Kural üç:Bir oyuncu süre içindeyse ve anahtar açılırsa, odanın kapısı kilitlenecek ve top yeniden açılacaktır. Katılımcının grup olarak tek bir cevap hakkı vardır. Ampulü hangi düğmenin yaktığını belirlediğinizde oyun biter. Su seviyesi yükseldikçe sarkan elektrik tellerine su değdiğinde oyun biter." herkesin telefonlarından gelen kadın sesi dedi.

"Elektrik telleri?" Kuina bir kızın elektrik kablolarından birine dokunmak için elini kaldırdığını gördükten hemen sonra kendi kendine konuşmaya başladı. Kız yere düşüp ölürken bir patlama sesi geldi. "Bir insan nasıl bu kadar aptal olabilir!?" Dedim sesimi yükselterek.

"Ve bunlar da elektrik kabloları olurdu." Ann yüzünde hiçbir ifade olmadan söyledi. "Unutma, dokunma." Kuina bana bakarken söylemişti. "Evet, biliyorum." Başımı sallarken cevap verdim.

"Su seviyesi yükseliyor!" Diye bağırdı Tatta. "Yeterince yükselirse hepimiz öleceğiz." Ann yine yüzünde hiçbir ifade olmadan söylemişti.

"Tamam, dinle! Sadece ışığı hangi düğmenin açacağını bilmemiz gerekiyor. Önce ben odaya gireceğim, sırayla gireceğiz!" Tatta bağırdı. "İçeri girersen kapı kapanmaz!" Diye bağırdı Arisu.

"Bir bakalım-" Ann Kuina'nın sözünü kesti, "Ve kapı açıkken yalnızca bir kez deneyebilirsin."

"Ama kapıyı kapatırsak, düğmeyi çevirmenin bir anlamı yok. Işıkların açık olup olmadığını bilemeyeceğiz!" Tatta borulardan fışkıran suyun yüksek sesiyle bağırmıştı. "Evet, ama kapı açıkken A düğmesine bastığımızı, ancak ampulün yanmadığını varsayalım. O zaman yalnızca bunun A anahtarı olnadığını bileceğiz." Dedi Ann.

"Peki, daha iyi bir fikrin var mı?" Diye sordum. Korktuğumu belli etmemeye çalışıyordum ama bu durumlarda ben dahil herkesin göstermese de harekete geçtiğine inanıyorum. "Diyorum ki... Sen kapı açıkken A düğmesini çevir." Dedi Tatta.

"Ya ampul yanmazsa?" Diye sordu. "Ampul yanarsa, bu A anahtarıdır." Dedi Ann, kızın cansız bedenine bakarken. "Ann, bunu nasıl çözeceğini biliyorsan bize söyle!" Diye bağırdı Arisu Ann'e.

"Sana söyledim Arisu. İkinizi test ediyoruz." Dedi Ann. "Çok kafa karıştırıcı!" Dedim sesimi yine yükselterek. "Beni rahat bırak! Beni bir çaylak testine sürükleme." Dedi Kuina. Ben ona ters ters baktım ve o da bana üzgün bir bakış attı.

"Vazgeçecek misin?" Ann Kuina'ya sordu. "Peki, pes ediyoruz. Sadece cevabı söyle!" Tatta, Ann'e bağırdı.

"Öleceğiz! Söyle ona!" Dedi bir kadın. Elektrik yine çatırdadı. "Cevap!" Tatta bağırdı.

"Arisu, çok geç olmadan git ve yap!" Kuina bağırdı. "Bittiğini düşünen, siz ikiniz." Dedi Ann.

"Devam et!" Tatta bağırdı. "Ne bekliyorsun?" Diye sordu. "Bekliyor musun?" Diye sordu Kuina. Oyunun kuralını düşünmeye başladım ve birden aklıma geldi.

"Kapıyı kapatın!" Arisu ve ben bunu aynı anda söylemiştik, sanırım ikimiz de kuralları hatırlıyorduk. "Ha?" Diye sordu. Ann'e baktım ve sırıttığını gördüm, benim ve Arisu'nun haklı olduğunu biliyordu.

"Kapıyı kapatın!" Dedi Arisu. "Acele edin!" Diye bağırdım. "Dediklerini yapacağız, yoksa ölürüz." Dedi Ann.

Kuina ile Chota kapıya doğru yürüdüler ve kapıyı kapattılar, daha sonra Arisu A anahtarını çevirdi, "Hareket etme!" diye bağırdım. "Ama neden olmasın?" Tatta bana sordu. "Ne yapıyorsun?" Diye sordu Kuina.

Üstümüzdeki elektrik vızıldıyordu. "Acele edin!" Diye bağırdı Tatta.

"Aç onu!" Diye bağırdı Kuina ve Tatta kapıyı açmak için adımlayınca birbirlerine yardım ettiler. Arisu A düğmesini çevirdi ve Tatta ampule baktı, "Yanmadı!" Diye bağırdı.

"Kuina! İçeri gir ve ona dokun!" Diye bağırdım. "Ha?" "Git! Zamanımız azalıyor." Dedim. Kuina ona dokunmak için içeri girdi, "Sıcak!" Diye bağırdı.

"A anahtarı A-" Diye bağırdım ama Ann sözümü kesti. "A anahtarı!" Arisu kolu çekti ve makine gürledi.

Gücü kesildi ve su yavaşça akmayı bıraktı. Herkes titrek bir şekilde nefes alıyordu. Telefonlar, "Oyun bitti, tebrikler." diye çaldı.



Şimdilik bu kadardı... Umarım beğenirsiniz. Bir yazım yanlışım varsa lütfen kusuruma bakmayın, söyleyin düzeltirim. İyi okumalar, iyi günler...

4𝐞𝐯𝐞𝐫 // ⍟𝐒𝐇𝐔𝐍𝐓𝐀𝐑𝐎 𝐂𝐇𝐈𝐒𝐇𝐈𝐘𝐀⍟Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin