BÖLÜM NASIL?
SİZCE DİLA NE ÖĞRENDİ?
OY VERİRMİSİNİZ🤍
KİTABIMIZ +1000 HİKAYEDEN 5. SIRADAA😳❤️
SINIR- 5 OY, 2 YORUM🍃
YENİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE 💃🏻YAZARIN ANLATIMIYLA~
Dila bir anda gözünün kararması ile elleri iki yana düşmüştü, tüm sesler buğulu buğulu duyuluyordu. Araf askerlere araba çağırması için emir vermiş Dilayı yan yatırmıştı. Askerlerden biri araba hazır olduğunu söyleyince Araf Dilayı kucağına aldığı gibi arabaya koşmuştu. Ara sıra da Dilayı uyandırmaya çalışıyordu, askerlerden biri ön koltuğa oturmuş arabayı sürerken Araf da Dilayı kucağıma yan bir şekilde yatırmıştı. Kısa süre içersinde hastaneye varmış acile girmişlerdi bile.
Araf Dilayı hemen sedyeyle yatırmış doktorlara olayı anlatmıştı. Dilayı hemen acile almış ve odanın perdelerini kapatmışlardı. 15 dakikanın içersinde doktor çıkmış bilgi veriyordu. "Dila hanımın yakınları?" Araf hemen öne atlayıp "biziz" demiş ve doktorun diyeceklerini bekliyordu. "Dila hanıma bir şey enjekte edilmiş, şimdi temizledik 1 saate uyanır daha dikkatli olması gerekiyor" Araf kara kara düşünmeye başlamıştı, kim ne enjekte etsin ki?
"Ne zaman görebiliriz?" Doktor bir saat sonrasında Dilayı görebileceğimizi söylemiş uzaklaşmıştı. Araf camdan Dilaya bakarken hala düşünüyordu, bunu kim nasıl, ne zaman yapmıştı?
DİLADAN DEVAM~
Her yerim ağrıyordu, nerdeydim ben? Yavaş yavaş gözlerimi açmıştım ilk başta her şey siyah olsada ışığa alışmıştım. Camdan dışarı baktığımda Araf uyandığımı görmüş olacak ki hemen odaya dalmıştı. "Dila iyi misin, bir yerin ağrıyor mu, doktor çağırayım mı?" Demişti soruları hızlı hızlı sorarken. "İyim Komutanım kafam ağrıyor biraz" demiştim su ararken. "Su mu istiyorsun?" Diye bir soru sormuştu. Başımı sallamıştım.
Yandaki suyu ağzıma tutmuş yavaş yavaş içiriyordu. "Sağolun komutanım" kafasını sallamıştı. "Ne olmuş bana?" Bana bakmış ardından da zehirlendiğimi söylemişti. "Biri bana bir şey enjekte etmedi ki nasıl oldu da zehirlendim?" Diye bir soru daha yöneltmiştim. "Bunu bende merak ediyorum Asena" telefonun çalması ile ilk önce Araf'a baktım fakat onun telefonu değildi. Komidinin üstünde telefonuma yetişmeye çalışıyordum.
"Dur bir yerini acıtacaksın" demişti elime telefonumu tutuştururken. "Sağol" demiştim telefonunu ekranında kimin aradığına bakarken. "Eyvah babam arıyor, ne diyeceğim ben şimdi?" Araf'a baktığımda aç dercesine bakıyordu.
"İ efendim babacığım?" Diye salağa yatmaya çalışıyordum. "Kızım iyimisin sen? Cevap vermiyorsun telefonlarıma" diye kızmıştı. "Yok babacığım duymamışım içtimadaydık da" demiştim sesimi şirin yapmaya çalışarak.Babam ile konuşmuş onu ikna edebilmiştim iyi olduğuma. Doktor da gelmiş bir kaç testin sonucunu bildirip çıkabileceğimi söylemişti. Araf elinde poşet ile odaya girip yanıma bırakmıştı. "Bunlar ne?" Diye sormuştum. "İçinde yedek kıyafetler var, yardım etmemi ister misin güzelim?" Demişti gözlerime bakarak. Ne desem bilemedim, canım yanıyordu hareket ettikçe bu yüzden kabul ettim. Allahtan içimde sporcu atletim var da rezil olmazdım en azından.
"Peki, olur" demiştim. Yanıma yaklaşarak poşetten siyah bir t-shirt çıkarmıştı. "Tek çıkarabilecek misin?" Diye sormuştu. "Çıkarabilirim herhalde" üstümü çıkarmaya çalışıyordum fakat serum takılan kolum baya ağrıyordu. Araf çıkaramayacağını anlamış olucak ki t-shirtu altından tutarak çıkarmıştı. "Benim niye her yerim ağrıyor?" Diye sormuştum tereddüt ile sonuçta sadece zehirlenmiştim. "Artık kim ne enjekte ettiyse kaslarını yormuş, bu yüzden 2-3 gün ağırlarım olabilir" diye bir açıklama yapmıştı. Kafamı sallamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM ATEŞİ
Action• Asker kurgusudur ( kesit ) " Seni kimse sevmemiş ki" Dila Asena güneş ve Araf Karaoğlunun hikayesi İki sert, acımasız, geçmişe küsmüş, küçükken birbirlerinden nefret ettiğini sanan ve çok acılar çeken iki askerin yolu bir daha kesişirse? En sonu...