Özün'den
Enes denen o çocuğun neyi kastetiğini anlattan Buğlem'e baktım. Resmen benim dediğim şeyi gidip çocuğa söylemiş. Derin bir nefes alıp,
"Neden bunu dedin peki Buğlem" dedim somurtarak.
"Ne yapayım Özün nasıl reddeteceğimi bilemedim hem bir bakıma da bu nedenle reddetim" dedi üzgünce.
"Bir şey hissetmiyorsun demi Enes'e?" diye sordum.
"Yok bir şey hissetmiyorum." Dedi ama nedense pek inandırıcı gelmemişti.
"Bu arada Enes'in yanındaki var ya Asaf o da mimarlığı bu sene bittirdi." Dedi. Şaşkınca bakıp,
"Ciddi misin?" Dedim.
"Evet"
"Peki buraya yeni mi taşındı onlar çünkü geçen seneden önce burda yoktular" Gerçektende sadece bir yaz gelmemiştim İzmir'e ve insanları değişmişti.
"Evet geçen yaz taşındılar." Dedi telefonumun çalmasıyla arayan kişiye baktım annem arıyordu.
"Efendim"
"Kızım hadi gel yemek hazır"
"Tamam geliyorum" dedim telefonu kapatıp,
"Buğlem gitmem gerek sonra tekrar daha uzun bir şekilde buluşuruz." Dedim.
"Tamam canım görüşürüz"
Birbirimize sarıldıktan sonra eve doğru yürümeye başladım. Küçükken bu sitede ne kadar yürüyüp, koşmuştum. Çok güzel günlerdi böyle sıcak insanlarının olduğu bu sitede büyümek, çok güzel arkadaş grubumuz vardı. Tabi şuan herkes taşınmıştı. Bazısı çok acı şeyler yaşamıştı. Sadece Buğlem kalmıştı birde her yaz buraya uğrayan ben.
Evden içeri girip hazır olan sofraya oturdum. Yemek yemeğe başladım.
Yemeğimi bitirdikten sonra dışarı çıktım ve kaldırıma oturdum.Kafamı kaldırıp yeni yeni güneşin batmasıyla gökyüzünde oluşan kızılığa bakarak, Kuran'ı Kerim'den mülk suresi 3. Ayeti fısıldadım."Yedi göğü birbiriyle tam bir uygunluk içinde yaratan O’dur. Rahmânın yaratışında hiçbir uyumsuzluk göremezsin. Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun?" Hayır gerçekten gökyüzü mükemmeldi. Günün her saati adeta yeni bir tablo gözler önüne seriyormuş gibi değişiyordu.
Telefonuma gelen bildirimle bayadır instagrama girmediğimi fark ettim ve telefonumu elime alıp instagrama girdim. Zaten ne mesaj ne de bir bildirim yoktu her zaman ki gibi...
"Merhaba" diye şirin bir ses duyarak kafamı telefonumdan kaldırdım. Bu sabah gördüğüm Zümraydı.
"Merhaba ufaklık" diyerek gülümsedim.
"Özün abla senin instagramın mı var?" Diye sordu merakla
"Evet var."
"Benimde var biliyor musun?" Dedi şaşkınca bakarak,
"Anladım peki senin yaşın kaç?" Diye soru yönelttim.
"sekiz yaşındayım."
Küçücük çocuğa nasıl instagram açabilirler diye düşündüm. Aslında şaşırmamak gerek çünkü artık sosyal medyaları kullanan kitle baya küçüktü.
"Ama Özün abla sakın anneme söyleme instagramımın olduğunu olur mu?" Dedi demek annesi bilmiyor peki bu kıza kim hesap açtı diye düşündüm.
"Peki annen bilmiyorsa sana kim açtı hesabı?"
"Şey arkadaşım açtı yani kimse bilmiyor"
"Ama ufaklık böyle gizli gizli hesap açman doğru mu?"
"Haklısın Özün abla ama bütün arkadaşlarımın ki var." Dedi somurtarak
"Peki sen nereden giriyorsun instagrama?"
"Arada abim bana telefonunu veriyor oradan giriyorum. Arkadaşım bana nasıl çıkış yapıldığını da öğretti." Dedi ve ekledi.
"Seninle takipleşelim mi?" Dedi heyecanla"Tamam ama bir şartım var."
"Nedir?" Dedi merakla
"Hesabının olduğunu annene söyleyeceksin. İtiraz etme lütfen çünkü sen söylersen çok kızmaz ama kendisi öğrenirse baya kızar."
"Tamam Özün abla söyleyeceğim."
"Hadi hesabının adı ne?" Dedim telefonumu elime alarak
"zumraoner35" dedi. Hesap açıp ailelerinden saklamayı düşünmüşlerdi ama başka isimlerle açmayı düşünememişlerdi. Ne kadar saf ve masumlardı. Hesabı bulup,
"Bu değil mi?" Diyerek telefonu ona doğru çevirdim.
"Evet bu" dedi sevinçle
"Şimdi sana istek attım sen kabul edersin" dedim gülümseyerek. Ayağa kalkıp birden yanağımdan öpünce şaşkınca Zümraya baktım ve gülümseyip bende yanağından öptüm.
"Görüşürüz Özün abla hemen eve gitmeliyim."
"Görüşürüz ufaklık"
Hiç bir çocuk bana yaklaşmazdı hep beni çocuklar sevmiyor diye düşünürdüm. Anlamadığım bir şekilde Zümra beni sevmişti ve bende baya sevmiştim onu.
Selamm arkadaşlar ✋
Lütfen yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın.
Kendinize iyi bakın 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen duydun mu sustuklarımı? |Yarı texting|
Teen FictionSustu genç kız her zaman ki gibi. Anlamsızdı onun için konuşmak hatta gülmek bile... Şimdi karşısında koca İzmir'in manzarasına bakarken içi huzur bulmuştu farkında değildi ama bu sefer ki İzmir'e gelişi hayatını değiştirecekti. ❗ Kitap yarı texting...