Özgür'den..."Seni bu gece yurduna götüremem galiba."
"Hıı!"
"Şşt bağırma."
"Tamam."
Tamam diyen dillerini yerdim onun.
"Tamam diyen dilini ısırırım bak."
"Hı!"
Apartmanda konuşturmasam iyi olacaktı. Zaten apartman sakinleri bizi pek seviği söylenemezdi. Furkan uyuyordu emin değildim. Sıkıntı değildi benim odaya geçerdik. Sabah Sena biraz mızıldardı en kötü. Asansörden çıkıp cebimden zar zor bulduğum anahtarla kapıyı açtım. İkisi de evdeydi. Anahtarı askıya asıp ayakkabılarımı çıkardım.
"Güzelim."
"Hmmm."
Hiç iyi değildim. Hiç.
"Ayakkabılarını çıkarmamız gerek."
"Tamam."
Bir anda kucağımdan inip yere zıpladı ve ayakkabılarını hızla çıkarıp eline aldı.
"Bak! Çıkardım."
Ben bu kadar uçacak kadar vermemiştim ki. İlk içişi de değildi. Ama aşırı tatlı bir şey olmuştu böyle.
"Tamam güzelim de ses yapmayalım insanlar uyuyor bak."
Ayakkabılarını yavaşça yere bırakıp, elini sus işareti yaparak konuştu.
"Evet evet sessiz olalım Özgür, insanlar kızar."
"Tamam hadi yürü odaya."
Bu sefer gözlerini kocaman açtı.
"Senin odana mı?"
"Evet."
Başını ağır ağır iki kere onaylar şekilde sallayıp arkasını döndü ve odama girdi. Bende arkasından ilerledim. Kusmamıştı garip bir şekilde o kadar motorla yavaş gelsem de kusar sanmıştım ama kusmamıştı. Şimdi de üzerindekileri çıkarıyordu.
Ne yapıyordu, ne yapıyordu!?
"Hop hop napıyorsun birtanem."
Üzerinde ki örgülü şeyini çıkarıyordu. Altında sadece siyah külotu vardı, şortu çıkarmıştı bile.
Bugün soğuk duş yakışır sana Özgür.
"Ama bunlarla uyunmaz ki."
Beni mi sınıyorsun be kızım.
"Olmaz, ben sana kıyafet vereyim olur mu?"
Düşünür gibi etrafa baktı biraz ve bana döndü.
"Olur."
Dolabımı açıp temiz bir tişört ve bana küçük gelen şortlarımdan birini çıkardım.
"Al bunları giy, duş almak ister misin?"
"Evet aslında çok iyi olur. "
Biraz da ayılmış olurdu bende o sıra kahve yapardım hem.
"Tamam banyo benim odamın karşısında solda kalan ilk kapı. Bende sana kahve yaparım."
"Tamam." diyerek yanıma yaklaştı ve yanağımdan küçücük öpüp çıktı odadan bende mutfağa geçip tost yapmaya başladım. Şimdi ağrı kesici verecektim ki sabaha baş ağrısı olmasın hanımefendinin.
"Lan hayırdır erkencisin." Oyuncu kulaklığı boynunda altında bir şortla yanıma gelen Semih'e döndüm.
"Bugün öyle gerekti." şortunda ki ellerini masaya dayadı ve esnedi uzun uzun. Üstünde de bir şey yoktu. "Sena var git oyununu oyna." ağzı açık bana döndü gözleri.
"Sena mı? Sena, senin Sena."
"Mal mısın oğlum başka Sena'mı var." kafasını salladı ağır ağır.
"Doğru, neyse ben manitle konuşurum zaten siz takılın." diyerek neon ışıklarla dolu odasına girdi.
Bende işime devam ettim biraz sonra üzerinde benim tişörtüm ve verdiğim şortla yanıma geleni gördüm.Bu da kimdi böyle, ıslak saçlar mayışık gözler. Yanına ilerleyip beline sardım ellerimi ve iki yanağından sulu sulu öptüm. Bir de ben gibi kokmuyor mu? Bu kız bana kafayı yedirtecek.
"Özgür Funda seni neden arıyor?"
|bölüm sonu|
tercih sonuçlarını beklemek kalbimi ağrıtıyor...
öptüm siziiii
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN YILDIZI | yarı texting
Teen FictionSena: Allah senin belanı versin tamam mı. Sena: Ayrılıyorum senden bitti. Sena: BİTTİ.. anladın mı bitti Sena: İt herif o motorunu da götüne sok Sena: Güvenmiştim ya ben sana inanmıştım Sena: Senin için ağlıyorum ya yazık bana Sena: Boşuna kızlar...