-ˋˏ ༻❁༺ ˎˊ-
Siyah saçlı genç hemen kendi yatak odasının yanında olan, ve kısa bir süre önceye kadar kız kardeşine ait olan odaya gitti.
Annesi Gin'in bütün kıyafetlerini kutulara koymuştu. Büyük olasılıkla onları kasabada yaşayan akrabalarına göndereceklerdi. Gin'in diğer eşyaları da -makyaj malzemeleri,takıları özellikle de çok sevdiği yüzükleri,parfümleri,saç düzleştiricisi, fularları ve cep telefonu- farklı kutulara konmuştu. Onlar da bodruma konulacaktı.
Ryūnosuke hemen eşyaların olduğu kutuyu karıştırıp cep telefonunu buldu. Sim kardı hâlâ telefonun içindeydi.
Ancak bir sorun vardı. Gin'in telefonunun şifresini ne o ne de ebeveynleri biliyordu.
Bunu okulda diğerleri ile birlikte çözebileceğini düşündü ve telefonunu gri kapüşonlusunun cebine attı.
Tam odadan çıkacakken gözüne kutudan bir şey ilişti. Gin'in en sevdiği, siyah üzerinde beyaz yıldızlarının olduğu fuları.
Dolu gözlerle fuları aldı ve bileğine sardı.
Tüm bu olanlar o kadar iğrençti ki.
Kendisinden nefret ediyordu.
O kötü bir ağabeydi.
Umuyordu ki Gin yaşarken onu biraz olsun mutlu edebilmişti.
-ˋˏ ༻❁༺ ˎˊ-
Okuldaki boş sınıflardan birinde toplanmak için hızlıca erkekler tuvaletinden çıkarken biriyle karşılaştı.
Nakahara Chuuya
Ryūnosuke ona uzunca bir süre platonikti. Ama birkaç aydır fazla üzerine düşmediği için artık aşık olmadığına kanaat getirmişti. Peki o zaman neden yanaklarına kan gittiğini hissediyordu?
" Ben de seni arıyordum. Eski müdür yardımcısı odasına geçmeye karar verdik, benimle gel."
Merdivenlerden çıkarken sessizliği bozan Chuuya oldu.
" Gin için üzgün olduğumu bilmeni isterim. Benim de bir kız kardeşim var. Ne kadar zor olduğunu hayal bile edemiyorum."
Bunu söylerken bir eli Ryūnosuke'nin bileğindeydi.
Ryūnosuke tekrar kızarıp bozarırken cevap verdi.
" Teşekkür ederim. Yani... her şey için. Bu arada... Lucy mi büyük sen mi?"
Chuuya hafif kıkırdayarak cevap verdi.
" O benden daha büyük. Ama 1 yaş değil, aramızda 10 ay var."
İkili birlikte okulun kullanılmayan katına çıkıp eski müdür yardımcısı odasına girdi. İçeride Kyouka ve Kenji hariç hepsi oradaydı.
Kunikida oturduğu sandalyeden söze girdi.
" 10. sınıfların bugün denemesi var. Kenji ve Kyouka burada değiller o yüzden."
Akiko ikilinin geldiğini görerek kulaklıklarını kulaklarından boynuna indirdi.
" Biz de acele etsek iyi olacak. Öğle arasının bitmesine 30 dakika var."
" Bu bize yeter de artar bile."
Ranpo oturduğu dönen sandalyeden hafifçe doğruldu.
" Şu an elimizde ne var?"
Ryūnosuke cebinden Gin'in telefonunu çıkardı.
" Bu."