Çağatay: babanın durumu daha iyi mi?
Çağatay: ben hastanede ziyaretine geldim ama eve gelemedim.
Çağatay: ayıp etmiş mi oldum?
Çağatay: kimsin dediğinde nasıl cevap vereceğimi bilemediğim için gelemedim.
Çağatay: söylerdim fakat senin düşüncelerin olmadan böyle bir şey yapmam uygun olmaz diye düşündüm.
Çağatay: kafam karıştı ikilemde kaldım, sen beni aydınlatsan mı?
Miray: durumu çok şükür iyi, biraz abartılı bir olay olmuş gibi davrandım gibi geldi.
Miray: tansiyonu düşmüş sadece ama ben böyle şeylerde sakin kalamıyorum.
Miray: o gün de sana cevap veremedim, seni de bayağı merakta bıraktım.
Miray: telefonu elime alacak vaktim olmamıştı.
Miray: babam için durumu iyi çıkabilirsiniz dediler fakat annemle biz tutturduk kalsın diye.
Miray: o yüzden uzun süre hastanede kaldık.
Miray: bu arada söylediklerinde haklısın
Miray: yani ilk önce benim ailemle konuşmam daha doğru olur.
Miray: evimize gelmemekle de ayıp etmiş olmadın, ben onlara söylerim zaten.
Çağatay: neyi söyleyeceksin?
Miray: bizi artık saklamak istemiyorum.
Miray: yeri ve zamanı da geldi zaten daha fazla onların arkasından iş yapmış gibi durmuş olmayayım
Miray: zaten beni anlayacaklarını düşünüyorum ama yine de insan çekinmeden edemiyor.
Çağatay: hadi be
Çağatay: bas bayağı söyleyeceksin bizi yani?
Miray: yok yalandan konuşuyorum
Çağatay: teyit edeyim dedim canım
Miray: ettin mi bari
Çağatay: ettim ettim
Çağatay: Allah imam nikahında da söyletsin
Miray: ne ksjdklasjksamxksaxsak
Miray: böyle bir şeyi de buna bağlaman tam senlik
Çağatay: ne dedim şimdi ben ya
Miray: sen hiçbir şey söylemezsin zaten
Çağatay: evett
Çağatay: yanlış mı dediklerim?
Miray: inşallah diyelim.
Çağatay: diyelim diyelim
Çağatay: hep diyelim
Miray: deriz sevgilim:)
Çağatay: telefonumu ısıracam şimdi
Çağatay: sırıtmam normal mi?
Miray: normal, kendimden biliyorum.
Çağatay: sen de mi böylesin?
Miray: birazcık olabilir
Çağatay: birazcık mı?
Çağatay: öyledir öyledir.
Miray: inanmıyor musun?
Çağatay: inanmaz olur muyum?
Çağatay: inanıyorum tabi
Miray: bana hiç öyle gelmedi
Çağatay: aa
Miray: sana aa
Çağatay: tamam bana olsun
Çağatay: sen ne yapıyorsun şimdi?
Miray: yemek yiyeceğiz sen?
Çağatay: akrabamıza misafirliğe geldik
Miray: sen de telefona mı bakıyorsun, çok ayıp
Çağatay: bırakayım o zaman diyeceğim de
Miray: de?
Çağatay: burada bir kız var, tanımıyorum pek ama
Çağatay: bana bakıp duruyor
Miray: he sen de baktığını iyice öğrendin yani
Çağatay: yok kızım bir kez göz göze geldik
Miray: iyi
Miray: nasıl bir kızmış bu?
Çağatay: bir kere göz göze geldim dedim ya onda da odaya girdiğimizde gördüm
Çağatay: bir daha bakmadım zaten
Miray: güzel bakma da zaten
Miray: oyarım gözlerini
Çağatay: Allah bismillah
Çağatay: benim sevgilimin içinden ne çıktı böyle tanımasam inanacağım
Miray: daha öğrenemediğin bir huyum varmış demek ki
Çağatay: ne demek bu :)
Miray: onu gün yüzüne çıkarma demek.
oyyy
ben geldim, nasılsınız?
Ben de işte Amor'a yoğunlaşmak istiyorum, her gün normalde bölüm atardım ama bu aralar sürekli yatıp duruyorum. Sürekli başım ağrıyıp duruyor, sıkıldım bu durumdan.
sonraki bölümde görüşmek üzere, kendinize çok iyi bakın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amor|Texting
Teen Fictioncagatykn: +1 öndeyim yani mirayalkn: o anlamda düşünmedim, ama mantıklıymış. cagatykn: senin için bu kadar önemli mi? mirayalkn: öyleymiş cagatykn: iyi bari mirayalkn: neden? cagatykn: hanımın gözüne girdik, dahası var mı?