Romantist || Chanlix

R | 9

"Oh... bayan bang?" Müdür yardımcısının kapısının önünde gördüğü bedenlerle duraksadı Felix. Sevgilisi bugün okula gelemeyeceğini kısa bir mesajla belirtmiş, ardından mesajlarına dönmemişti. Bir şey mi olmuştu?

"Merhaba Felix. Nasılsın." Kadın gülümseyerek Felix'e  döndüğünde yanındaki küçük alfada bir o kadar somurtkan bir ifadeyle bakıyordu. "Ben iyiyim ama... Chris iyi mi? Mesajlarıma bakmadı da." Gülümseyip yanındaki diğer alfayı gösterdi kafasıyla.

Lucasın kulağının altı hafif kızarıktı, zarar verilmiş gibiydi. "Chris, rut'a girdi. Onun raporunu vermek için geldim okula. Lucas'ı da 3 günlüğüne babaannesi gillere bırakıyorum." Göz kırpıp Felix'in omzunu sevdi.

"Bilirsin alfalar ne kadar kardeşleri olursa olsun rut'a girdiklerinde bölgelerinde başka alfa istemezler," Felix üzülüp hafif kafasını sallamıştı. Sevgilisinin canının acıyor olması hoşuna gitmemişti.

Bayan bang ise çocuğun düşen yüzüyle gülümseyerek avına biraz daha yaklaştı, çok saftı. "Lucas, sen arabaya git ben gelirim şimdi." Lucas tek kelime etmeden giderken kadın sahte bir sıkıntıyla derin bir nefes aldı.

"Felix... senden bir şey isteyebilir miyim?" Hızlı bir heyecanla kafasını salladı Felix. "Biliyorsun... Chris'in Alfası çok... neredeyse 5 alfanın baskınlığına sahip ve... kurdu ona gerçekten çok zarar veriyor."

Felix, stresten ellerinin kenarını soymaya başlamıştı. Evet Chris'in baskın bir alfa olduğu için canının acıması normaldi ama kıyamıyordu ne yapsın. "Eğer senin içinde sıkıntı olmazsa... bana senin feromonun olan bir tişört verebilir misin? Kurdu seni çoktan kabullendiği için rahat hissedecektir."

Derin bir nefes alıp verdi Felix, evet vermek istiyordu ve hayır demeyecekti ama içinde değişik bir duygu oluşmuştu istemsizce. "A-ah tabii ki. Biraz beklerseniz... getireyim hemen." Bayan Bang ise kafasını salladı sadece

Oğlu da, oğlunun sevgilisi de utangaç bir yapıya sahiplerdi ve bu tür şeylere kolay kolay atılganlıkları olmazdı kesin. Felix sınıfa tişört almaya giderken ve Jessica küçük bir gülümsemeyle onu beklerken Chris yatağında terler içindeydi.

Yıllardır, rut'a girdiğinde herhangibi birisini düşünmemişti. Kurdu da bu yüzden çok büyük bir istek içinde değildi. Ancak şu anda aklında dolanan tek kişi, küçük, sarı saçları güneşte parlayan çilli sevgilisiydi.

Kurdunun, aklına düşürmüş olan görüntüler iradesini yavaş yavaş kırıyordu. Sevgilisini hayal ederek kendisine dokunmayı hiç istemiyordu. "Chris, içeri girebilir miyim?"

Annesinin zarif sesi kulaklarına ulaştığında gir demeden önce yüz üstü döndü, alt kısmını gizlemek için. "Gel anne..." kadın, gelen zorlanan sesi bu sefer derin bir nefes aldı. kapıyı açıp, kapıdan bile çıkan yoğun okyanus kokulu odaya girdi.

chris'in alfası ise burnuna az da olsa gelen kiraz çiçeği feromonuyla başını dikmişti yukarıya. kadın elindeki tişörtü Chris'e verip yanına oturdu. "biraz daha iyi hissedersin belki diye aldım, seni merak etmiş, mesajlarına bak tamam mı?"

chris bir şey demesine kalmadan Jessica feromonlarda daha fazla boğulmamak için odadan çıkmıştı. yatağa doğru baskı eden organına bakarak iç çekti chris,

"tanrım... aklımı bu kadar çelmesi normal değil..."

-------------------------------------------------

Felix, sevgilisini bacağına yatırmış saçlarını severken Chris kollarını felix'in beline sarmıştı. sıradan bir pazar günüyü. chris kızgınlığını cuma günü atlatmış, cumartesi ise feromonlarının etkisinin tamamen geçtiğini hissettiğinde Felix'le buluşmak istemişti.