Güneşin ışıkları artık kaybolmaya yüz tutmuş geceyi yarıp ortalığı solukta olsa ışıtırken Royel atını uzun bir ağacın yanında durdurdu. Hemen küçük bir göletin yanına dikilen bu ağaç şimdiden gölgesiyle ferahlamalarını sağlamıştı.
Sakince attan inerken gece boyu akıttığı gözyaşlarından dolayı zohni ve bedeni yorgun düşen Prenses'i incitmeden attan indirdi.
"Müsaadenizle" diyerek parmaklarını Liya'nın çenesine değdirip hafifce kaldırdı. Boynundaki ince cizgiye bakarken çok geçmeden ortadan kaybolacağını düşünüyordu. Liya uzun süre sonra bu dokunuşla kendine gelmiş ve istemsizce bi adım geri çekilmişti.
Ani hareketinden dolayı irkilen Royel hızlıca elini yanına indirdi.
"Affedin siz tepki vermeyince b-"
"Önemli değil Royel sadece irkildim" diyerek devam etmesini engelledi Liya.
Sonrasında ise az önce açılan mesafeyi tekrardan kapatıp konuştu.
"Teşekkürler Royel. Minnettarım." Royel tamda geceki olay için af dilemeye hazırlanırken duyduklarına şaşırmıştı.
Liya üzüntüsünün altına sığınarak bir anda kollarını Royel'in beline sarıp başını göğsüne yasladı.
Bu beklenmedik hareket Royel'in bedenini kaskatı yapmıştı.
"Efendim" ne diyeceğini bilemeden konuşmaya çalışıyordu.
"Sende bana sarılır mısın?" Diye sordu Liya kollarını dahada sıkılaştırarak.
Royel yine bir şey söylecekken Liya buna izin vermedi. Royel'in çekinmesini istemiyordu artık bakışlarını görmüştü ve bu ona her türlü izni veriyordu.
"Bu bir emirdir Royel" demesiyle uzun kollar Liya'yı sarmıştı. Liya göremesede Royel icinde yanan heyecanla hafifçe gülümsemişti. Gölün serinliği yüzlerini okşarken Liya belki sonradan utanacağı bir cüretkarlığın içine girdi.
Kaskatı duran Royel'e seslendi.
"Bence çenenide başımın üstüne koymalısın." Demesiyle Royel dahada sırıttı. Usulca başını boyun girintisine koyan Liya'nın saçlarının üzerine çenesini yerleştirdi.
"Şimdi daha iyi misiniz?" Diye sorarken Royel'de anın büyüsüyle gizli kapıları açıyordu.
"Sende huzur saklı Royel" derken onunda yüzünde geniş bir gülümseme yatıyordu.
***
Eve gelmelerinin üzerinde iki gün geçmişti. Yol yorgunu olduklarından dolayı Liya, Royel'i pek sık görememişti. Tüm hisleri ortadaydı tüm kalbini Royel'e açmıştı. Şimdi adim atması gereken Royel'di.
Usulca odasından çıkıp bahçede kenara çiçek tohumu dikmekle meşgul olan Royel'in yanına adımladı. Sakince yanına diz çöktüğün Royel önündeki işe o kadar odaklanmıştı ki. Prenses'i çok geç fark etti. Hızlıca doğrulmaya çalışsada Liya onu durdurdu.
"Bende dikmek istiyorum" derken eliyle toprağı okşuyordu.
Royel küçük bir çukur açıp kenarda duran tohumlardan Prenses'in avucuna bıraktı. Bir süre sessizce bu işlemi yapmaya devam ederlerken Royel Prenses'in susamıs olduğunu düsünmüş olacakki ilerdeki kaptan biraz su getirdi.
"Önce sen içmelisin Royel" bakışları itiraz istemediğini belli ediyordu. Royel doğrulduğu yerde suyu içerken Liya onu seyredalmıştı ondandır ki dudaklarından dökülen sözcükleri tutamamıştı.
"Royel benimle evlenir misin?" Demesiyle Royel'in içtiği suyun boğazında kalması bir oldu. Telaşla öksürürken Liya hızla ayaklanmıştı. Sırtına birkaç kez vurdu.
"İyi misin yavaşca içsene Royel?" Demesiyle kendini azda olsa toparlayan genç oğlan Prenses'e döndü.
"Lütfen şöyle şeyleri bir anda söylemeyin" dedi. Liya artık içinde tutamıyordu duygularını.
"Ee cevabın ne?" Demesiyle Royel birkez daha afallamıştı. Liya onunla biraz daha uğraşmak istiyordu.
"Sen bilirsin Royel ömrümün sonuna kadar seni bekleyemem illa evlenecegim biri çıkar." Bir yandan arkasını dönerken söylediği sözler Royel'in hoşuna gitmemis olacak ki.
Hızlıca Liya'nin önüne geçti.
"O ne demek oluyor?" derken bakışları Liya'nın yüzünde geziyordu. Düne kadar kendine zar zor bakan Royel'in bu tavırlari Liya'yı bulutların üzerine çıkarmıştı bile.
"Bir şey demek değil sen sessiz kalınca bende öyle düşündüm ne var bundaki" diyip usulca Royel'in önünden sıyrılıp yürümeye başladı.
"Her sessizlik olumsuz bir cevap değildir Prenses'im" demesiyle Liya'nın ayakları yere kitlenmişti.
Royel kendisindeki cüretkarlığa şaşırsada artık geri durmak istemiyordu onları statüden dolayı engelleyecek saray günler önce aradan çıkmıştı.
Onun içinde zordu içinde tur atan çoşkulu duyguları durdurmak.
🍁Oğuzhan Koç / Aşkın Mevsimi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Royel Mahkumu
Romansa( Tamamlandı.) Titreyen sesiyle konustu. "Ve ben ruhum seninle dolup taştığından beri amansızca gözlerinde karşılık bulmayı bekleyenim"