Who am I? Who are we? Ben kimim? Biz kimiz? ~ Yizhan

1-Kim olmadığını bilmek

    
    
     Bu hikaye bir hayran kurgusudur. Karakterler, isimler, yerler ve olaylar tamamen kendi hayal ürünümdür. Benzerlikler tesadüftür. .

     Hikayemi yazarken, etkilendiğim diziler, filmler, kitaplar, mutlaka oldu. Etkilenme ile sınırlı kaldı.
    
     Kullandığım resimler, Pinterest'den alıntıdır. Yükleyenlerin hakları saklıdır. Onları sadece hikaye kapağı ve içeriği oluşturmak için kullandım.

       Keyifli okumalar diliyorum 💚❤️

     Yalnızlıktan bulduğum değildin. Aynı yolun yolcusu seçildik.

     Aynı şehrin ayrı köşesinden, başka ayrı şehirde  aynı yerde buluştuk.

     Hırçındın. Deli dalgalar gibi. Benimle sakin sulara inmeni istedim.

     Mutluyduk, okyanusumuzda fırtına çıkana kadar.

     Ayrı şehirlere düştük bu kez. Unutturdular bana seni. Değiştirdiler herşeyimi. Kayboluyordum gün be gün. Asi hırçın, cani oluyordum.

     Bir ay ışığında parladı gülüşün. Ve ben yine sana aşık oldum bilmeden.

     Şimdi kim olduğumu söyle bana. Kimim ben? Biz kimiz?

                   14/8/2023
             ~~~~~~~~~~~~~

     - Yaa gege uyan hadiii. Okula geç kalıyorum senin yüzünden.

     - Sen kimsin? Benim burada işim ne? Neler oluyor burada Tanrı aşkınaaa...

     - Gege, yine ilacını mı unuttun? Bıktım ama bu hallerinden. Sen bana bakacağına ben sana bakıyorum. Son senemde yaptın yapacağını.

     Genç adam yataktan fırladı. Genç kızın boğazına yapıştı.

     - Sana kim olduğunu sordum. Burası neresi? Bana ne yaptınız?

     O sırada orta yaşlı bir kadın içeri girerek hareket etmesine fırsat vermeden genç adama ilacı enjekte etti.

     - Seni kaç kez uyaracağım Sun. Ağabeyinin odasına dalıp böyle uyandırma diye. Bir gün boynunu kıracak. Öldüğünle kalacaksın. Fazla kaptırma kendini. Okulmuş hah. Hadi işine bak bu odadan da uzak dur. Her şeyi alt üst edeceksin bir gün.

     - Annee!! Ağabeyim!!! daha uyumadı istersen yanında dikkatli konuş.

     - Çık dışarı Sun. O şimdi çoktan hayal alemine daldı bile.

     Sun homurdanarak dışarı çıktı.

     - Sun, haraketlerine dikkat et. Karşımızda basit birisi yok. Altı aydır çalışıyoruz üstünde hala aynı noktadayız. Onu başkası olduğuna ikna etmek zorundayız. Bize güvenirse beynindeki bilgileri alabiliriz. Yoksa hepimiz yanarız. Bu bilgilerin ne kadarını aktardığını bilmemiz çok önemli. Aktarabildi mi ya da? Rakibimiz güçlü. Bu anlaşmayı kaybedersek hepimiz ölüyüz. Bunu bilerek daha dikkatli ol. Şimdilik ondan uzak durmalısın.

     - Sence kim olduğunu hala hatırlıyor mu? Waa bu nasıl biri? Yüzünü bile değiştirdin ama hiç kendine bakma fırsatı olmadı. Uyanır uyanmaz saldırıya geçiyor. Bence boşa kürek çekiyoruz. Bu adam da bilgi varsa bile çoktan yakmıştır onları.

     - Bilmediğimiz için uğraşıyorum. Emin olsam çoktan devrelerini yakıp daha farklı devreler ekleyeceğim ama olmuyor işte. Üstelik baştan aşağı yeniledim de  niye hala yerimizde sayıyoruz anlayamıyorum. Bu teknolojinin ulaştığı son nokta. Neredeyse ölmüş birini canlandırdılar diyebiliriz. Kalbi ve beyni olmasa acımasız bir robota dönüşürdü. Gerçi kalbi olsa ne yazar. Sevgilisini kaybettiğinde acımasız bir robot gibi olmuştu bile...