2.8

765 57 14
                                    

Keyifli okumalar✧

                            ✷✷✷

" Hadi anne! Ne olur ya?" diye yalvarmaya devam ettim. Annemi güzellik uykusundan uyandırıp ondan poğaça yapmasını istiyordum. Çünkü Poyraz'ın bu hayatta dayanamayacağı şeylerden biriydi. Annemin o yumuş yumuş pastane tarzı poğaçaları. Ben de bu güçlü silahı kullanacaktım ancak annemi ikna etmem lazımdı.

" Kızım yarın yaparım, diyorum. Niye ısrarla istemeye devam ediyorsun?" diye sordu annem. Ellerimi birleştirerek " Lütfen anne. O yumuş yumuş poğaçalarından yapar mısın?" dedim.

" Ay tutturdu poğaça! Kızım çok istiyorsan mutfak orada. Git kendin yap."

" Ya anne olmaz. Poyraz senin poğaçalarına bayılıyor. Benim poğaçalarıma değil."

" Sen bana bak. Poyraz'dan ne isteyeceksin?" dedi elini beline koyarak. Sıçtık Cafer bez getir. Bu annemin sorgu moduydu. Ve şu an devreye girmişti.

" Hiçbir şey anneciğim. Ne isteyeceğim o ökü- yani o çocuktan?"

" Valla orasını bilmiyorum ama bir şey isteyeceğin ya da yaptırtıcağın kesin." dedi kaşını kaldırarak.

" İtiraf ediyorum. Ağzından laf almak için bu silahı kullanacağım. Diğer ki detaylar poğaçaları yaptıktan sonra. "

" Sen bana peşin mi koşuyorsun?" dedi kaşını daha fazla kaldırarak. Yani şu anda sıçtım, sıvıyorum.

" Olur mu öyle şey Neriman Sultan? Ben senden rica ediyorum. Lütfen. "

" Peki, madem. Bu kadar ısrar ettin. Demek ki önemli bir şey. "

" Aslan annem be!" diyerek boynuna atladım. Yanağını sulu bir öpücük bıraktım. Tabii annem elinin tersiyle yanağını sildi ama olsun. Sonuçta kabul etti.

~Bir saat sonra~

" Lara. Poğaçalar pişti annem. "

Hızlıca kendimi annemin yanına yani mutfağa attım.

" Çok sağol annem. Rica etsem Poyraz içinde bir kaba koyar mısın? Ben şimdi az koyarım, sende söylenirsin."

" Peki, onu da yaparız. Sen git de Poyraz'a haber et. Sıcakken almaya gelsin."

" O iş ben de anne. Sen hiç merak etme."

Mutfakta çıkarak elimi cebime attım. Cebimde olan telefonu alıp Poyraz'ı aramaya başladım.

" Alo?" dedi boğuk bir sesle. Belli ki daha yeni uyanmıştı camış beyefendi.

" Günaydın." dedim, sondaki n harfini uzatarak.

" Günaydın. Ne için aradın bu saatte?"

" Sana küçük bir sürprizim var. Bizim eve gel."

Ve cevap beklemeden yüzüne kapattım.

Poyraz'ı işini bir kenara bırakıp telefonumu kurcalamaya başladım. Sosyal medyada milletin hikayelerini izlerken mesaj bildirimi geldi. Zaten kimden geldiğini artık biliyoruz.

Adını bilmediğim çocuk: Dedim sen şimdi beni çok özlemişsindir.

Adını bilmediğim çocuk: Ben de sen özleminle yanıp kavrulma diye yazayım dedim.

Adını bilmediğim çocuk: Naber?

Siz: Yani şu anda tam dizilerde oynayan yavşak karakterlere benzediğini söylememe gerek var mı?

Adını bilmediğim çocuk: Bence yok.

Siz: Bence de yok.

Siz: Hem bir kere kimin özlemlenden yanıp tutuştuğu belli.

Su Perisi | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin