1.1

1.1K 74 39
                                    

Keyifli okumalar✧

                               ✷✷✷

"Lara. Hadi kızım kahvaltıya gel." diye seslenen anneme cevap vermeden hızlı sayılacak bir şekilde yataktan kalktım. Yüzümü yıkayıp okul kıyafetlerimi giydim. Çok geçmeden hazırlanmıştım. Çantamla birlikte odamdan çıktım. Dış kapının önüne çantamı bırakıp mutfağa geçtim. Sofranın baş köşesinde oturan babamın yanağına küçük bir öpücük bırakıp yerime oturdum.

"Günaydın herkese." diyerek yerime oturmuştum.

" Günaydın güzel kızım." dedi babam.

" Rüzgar Bey nerede?"

" Hala uyanmadı. Bu çocuk uykuyu benden çok seviyor galiba." diye beni yanıtlayan anneme güldüm. Bazen birazcık fazla kıskanç bir insan olabiliyordu. Ya da alıngan.

Yanımdaki sandelyeden hareketlilik gelince bakışlarımı oraya doğru çevirdim. Rüzgar uykusundan kalmış, kahvaltıya gelmişti. Yanıma oturan rüzgarı incelemeye başladım. Uykudan yeni kalktığı için kısık gözler, kabaran saçlar ve dinozorlu pijamasıyla tatlı olan haline daha da fazla tatlılık katmıştı.

Bakışlarımı Rüzgar'dan alıp önümdeki kahvaltılıklara çevirdim. Hiçbir zaman kahvaltıyla aram iyi olmamıştı. Zaten uyandıktan hemen sonra bir şey yiyemiyordum. Önümde duran yiyeceklerden az az tabağıma almıştım.

Kahvaltım bittiği zaman evdekilere vedalaşıp okula doğru yol almaya koyuldum. Sokaklarının başında bekleyen Deren ve Gamze'nin yanına doğru gidiyordum. Gamze beni görmesiyle birlikte sanki onları göremeyecekmiş gibi el salladı. Gülerek kızların yanına gidip Gamze'nin yanağından makas aldım. Bu hareketimle Gamze bana tip tip bakmaya başlayınca koruyucum olan Deren'e sarıldım. Gamze bu hareketime gözlerini devirirken ben ise ona dil çıkartmak ile meşguldüm. Deren sabır çekerek bize baktı.

" Hey Allah'ım! Hadi kızlar kendi yaşınıza dönün." diyen Deren'in kollarından ayrıldım. Kızlarla birlikte yavaş yavaş hem konuşarak hem de eğlenerek okula gidiyorduk. Ta ki bildirim sesi ile tüm bakışlar bana dönene denk.

" Kim sana bu saatte mesaj attı Lara?" diye sordu Deren. Tek kaşı havada bir şekilde bana bakıyordu.

" Bilmem. Birazdan bakarım." diye yanıtladım. Bu saatte bana tek mesaj atabilicek kişi vardı. Adını bilmediğim çocuk...

" Yok, şimdi aç." diyen Gamze'ye döndüm. Gerçekten Gamze sende mi!? İhanete uğradım a dostlar.

Kızların bana sert bakışlarını göndermeye devam ederken cebimde duran telefonumu çıkardım. Telefonu çıkarmamla iki omuzumun üstünden telefona bakıyorlardı. Telefonun ekranımı açmamla birlikte adını bilmediğim çocuk adlı mesajı ekranda belirdi.

" Aç. Bakalım 'adını bilmediğin çocuk' ne yazmış ?" diyen Deren'in dediklerini yapıp gelen mesajları açtım.

Adını bilmediğim çocuk: Günaydın prenses.

Adını bilmediğim çocuk: Nasılmış benim güzelim?

Kızlar telefonun ekranına şaşkın şaşkın bakarken onlar sanki yokmuşcasına mesaj yazmaya koyuldum.

Siz: Çok iyiyim.

Adını bilmediğim çocuk: Yoksa beni rüyanda gördüğün için mi çok iyisin?

Siz: Ya ne demezsin!

Siz: Bir türlü çıkmak bilmedin rüyamdan.

Adını bilmediğim çocuk: Valla şükretmelisin herkesin rüyasına bir ben girmek nasip olmaz.

Su Perisi | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin