İnsanlar zamanla değişir, en yakından tanıdığını sandığın insan bile bir gün karşına yabancı olarak çıkar ve hiç beklemediğin anları sana yaşatır. Kana bulanmış eller bir zamandan sonra birleşerek kalplere sıçrayıp birbirlerini paramparça eder.
🩸
Y...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Birkaç Hafta Önce
Telefonumun çalmasıyla yerimden irkilip izlediğim filmi bacaklarımda duran bilgisayarın pause düğmesine basarak durdurdum, yataktan doğrulup yanımda çalmaya devam eden telefonumu elime aldım. Bilmediğim bir numarayla karşılaştığımda kucağımdan bilgisayarı alarak yatağın üstüne bıraktım. Arayan kişiyi bekletmeden açıp kulağıma götürdüm.
Tam sesimi çıkaracakken telefondan, "Nova, benim Sedat," dediğini duyar duymaz gözlerimi kırpmadan baktığım noktadan bakışlarımı açık bıraktığım kapıya çevirdim.
Tedirginlikle başımı kapıya çevirdim, ses seda yoktu. "Tamam, konum atıyorum."
"Tamam, çabuk at."
Telefonu kulağımdan çekip konuşmayı bitirdim. Aradığı numarayı kaydedip mesajlar kısmına girdim, konuma tıklayarak olduğum adresi ona gönderdim. Adresi gördüğü gibi yazmaya başladı: Hazırlan.
Nova: Tamam.
Yerimden kalkıp telefonu yatağın üstüne attım. Bavulumun içinden elime geçen ilk kıyafetleri çıkarıp yatağın ayakucuna bıraktım, üstümden elbiseyi çıkarıp yatağın üstüne attığım gibi elime ince askılı beyaz crobu alıp üstüme giydim. Açık mavi şortumu da alıp bacaklarımdan geçirerek kalçama çektim, düğmesini ilikleyip fermuarı çektim. Kısa çorapları da yataktan alıp ayaklarıma hızlıca giydim, dağınık ev topuzumu bozup tekrar tepemde dolayarak lastik tokayı birkaç kere geçirdim. Yataktan telefonumu alıp şortumun arka cebine koydum, karşımdaki çalışma masasının üstüne bıraktığım cüzdanımı görüp yaklaşarak elime aldım. Kapıyı açarak koridora çıktığımda telefonuma bildirim mesajı geldiğini duydum. Telefonumu arka cebimden çıkarırken Kutay'ın odadan çıktığını gördüm. Telefonu cebime geri sokup Kutay'ın yüzüne gözlerimi kırpmadan dudaklarıma gülümseme yerleştirerek baktım. Onlara Sedat'la buluşacağımı söylememe gerek yoktu.
