Bölüm başlığından da anlaşılacağı gibi bu bölüm 14. bölümün devamı niteliğinde olduğu için önce 14. bölüme kısaca bi' göz atmanızı tavsiye ederim.
Keyifli okumalar!
* * * * *
"Ateş düşürüyormuş, öksürüğü kesiyormuş. Soğuk algınlığına da iyi geliyormuş... Solunum yolu rahatsızlıklarına da faydalıymış."
Sarışın genç, baş parmağını elindeki telefonun ekranında yukarı doğru kaydırdı. -Sarp'ın merakı üzerine- Rastgele bir internet sitesinden bulduğu, 'ıhlamurun faydaları' başlıklı yazının maddelerini okuyordu.
"Yatıştırıcı özelliği sayesinde uyku problemlerine de iyi geliyormuş.." diye mırıldandı Özgür. Ardından omzunda hissettiği hafif baskıyla bakışlarını soluna çevirip kafasını omzuna yaslayan esmer çocuğa hayretle baktı.
Gözleri kapalıydı, uyumuş muydu?
İstemsizce gülümseyip birkaç saniye boyunca omzundaki başın sahibini izledi. Her soluk aldığında şampuanla karışık parfüm kokusu buram buram ciğerlerine doluyordu. Az önce okuduğu tüm maddeler bir kenara, ıhlamurun uyku problemlerine karşı olan etkisine bu kadar hızlı şahit olmak beklenmedikti.
Telefonunu kapatıp cebine koydu sarışın oğlan. Ardından omzunda uyuyakalan esmer çocuğu rahatsız etmemeye özen göstererek elini kaldırıp ateşine bakmak için parmaklarının tersini Sarp'ın yanağına yasladı. Anormal bir sıcaklık hissedemediğinde elini kendine çekerek kısık sesle mırıldandı.
"Sarp.."
"Hmm..?"
"Boynun ağrıyacak, şöyle yat."
Özgür, sol kolunu Sarp'ın beline dolayıp bedenine yön vererek masaya yatmasını sağladı. Mecburi yer değişikliğine maruz kalan esmer oğlanın kaşları kısa bir süreliğine çatılsa da başını masanın üzerinde bağladığı kollarına yaslayarak rahat pozisyonu bulduğunda yüzündeki huzursuz ifade kaybolmuştu.
Üzerindeki montu çıkardıktan sonra yavaşça Sarp'ın omuzlarına örttü. Bütün bunları tam olarak neden yaptığını bilmemekle beraber sorgulamıyordu da.
Mesele tekrardan insan gibi hissedebilmekse eğer, hayatı boyunca birilerine ıhlamur alabilirdi.
Sarp'ı izlemeyi bırakıp bakışlarını önüne çevirdi sarışın oğlan. Bugün neredeyse hiç kitap okumamıştı. Sıranın altındaki kitabına uzanıp eline alarak kenarı katlı duran sayfayı açtı. Fakat sayfaların arasına iliştirilmiş bir kağıt parçasıyla karşılaşmayı beklemediğinden kaşları çatılmıştı.
Kağıt parçasını eline alarak üzerindeki yazıyı okudu.
'Çıkışta üst kattaki tuvaletlere gel.'
Dudaklarını ıslatıp parmaklarının arasındaki kağıdı birkaç kez daha okudu Özgür. Kağıdın hiçbir yerinde kim tarafından tuvalete davet edildiği yazmıyordu. Fakat Özgür'ün bu konuda çok güçlü bir tahmini vardı.
* * * * *
'"Hadi!" diyordu annesi, bozuk aksanlı Türkçesiyle. Oysa, İstanbul'a yerleşeli seneler olmuştu. "Hadi bebeğim! Yapabilirsin. Bir adım daha!"
Bir adım.. ve bir adım daha... İşte, oluyordu! Özgür yürüyordu!
Babasının heybetli gövdesinin gölgesi altında; iki adım ötede diz çökmüş, kollarını açarak kendini bekleyen annesine doğru yürüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ritalin (bxb)
General FictionSıradan bir kağıt bile en fazla yedi kez katlanıyor, sekizinciye izin vermiyordu. Ben ise bu günlere gelebilmek için o kadar çok şeye katlanmıştım ki, çevremdeki diğer her şeyin arasında ufacık kalmıştım. Bir kağıt kadar incelmiş fakat kimsenin parm...