+18 ve cinsel ögeler içerir...
Annemin söylediği sarmaları da alarak ayağıma terliklerimi giyip karşıdaki eve ilerledim. Bahçeyi geçerek evin kapısına vardığımda kapı açıktı, yinede bir iki kez tıklattım ama kimse açmadı. Neredeyse her gün geldiğim...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
HA HA HA HAA BÖLÜM GELDİİ, SONUNDAAAH hsjsks
🌟 oy verin ve 💬 yorum yapın aşklarım<3
~keyifli okumalar~
............
"O şerefsizi öldürmeliydim!"
"Sakin ol Yağız, Fevri davranıp işleri iyice kızıştırma. Ne diye gidip adamın mekanına araba sürersin be oğlum?"
Kısa bir es veren komiser kaşlarını çatıp ciddiyetle baktı genç adama.
"Bana bak, emanet götürdün mü lan giderken?"
"Hayır."
Yağız volta atmaktan bir an bile vazgeçmediği küçük alanda tekrar tekrar dönüp durdu. Öfkeliydi. Hem anılarının canlandığı bu küçük nezarethaneye öfkeliydi, hemde ona bunu yaşatan o Vedat denen herife öfkeliydi.
Duvarlar sanki üstüne üstüne geliyor onu boğuyor gibiydi.
Evlendiği gün üzerinde damatlık ile buralara düşmesine mi yansın, karısının onun için nasıl korktuğunu görüpte bir şey yapamamasına mı yansın bilemedi. Öfkeden deliye dönmesi için o kadar çok sebep vardı ki bu gece Yağız için, birisi bir kiprit çaksa ortalığı aleve verirdi.
"Nasıl oluyor bu abi? Durdu durdu şimdi mi şikayet edeceği tuttu bu piçin. 1 ay sonra? Üstelik bu soktuğumun herifi geldi benim tamirhanemi bastı!"
"Elinde kamera görüntüleri vardı. Sözde kamera sistemlerinde bir sorun varmış ama ne hikmetse bir anda sistem düzelmiş ve o gecenin kayıtlarına ulaşmışlar."
"Sokarım böyle işe!"
"Senin elinde onun tamirhaneyi bastığına dair delil var mı?"
Düşündü Yağız, elinde ne kamera görüntüsü vardı nede bir iz. Ellerini saçlarına daldırıp sinirle yoldu.
"Sikeyim, bir bok yok." Lafını bitirir bitirmez aklına gelen şey ile bakışlarını demir parmaklıkların ardındaki adama çevirdi.
"İbrahim! İbrahim adamları gördü belki tiplerini hatırlarsa bir şey çıkabilir."
Eşref komiser yaslandığı yerden doğrulup hemen telefonunu eline aldı.
"Hemen getirteyim bir tarif etsin bakalım hatırladıklarını. Umalımda burdan bir şey çıksın."
Telefondan kısaca Yağız'ın çırağı İbrahim'i karakola getirmeleri için bir emir verdi Eşref komiser. Telefonu kapattığı sırada yanına bir polis memuru yaklaşıp kulağına bir şeyler fısıldadı. Polis memurunu dinledikten sonra baş sallamış, tekrar Yağız'a bakmıştı.
