Media: Sasuke, Naruto, Neji, Sai.
-Freida Tsugikuni-
Kakashi ve Obito beni eve bırakmıştı. Şu ikisine sahip olduğum için şükürlüyüm. Bir kaç saat yatıp dinlendikten sonra kalktım. Bir kaç gün sonra kamp yapmaya gidecektik. Bu yüzden biraz atışdırmalık alsam fena olmazdı. Kendimi iyi hissettiğimden emin olduktan sonra kalkıp eşofman takımımı giyindim. Kulaklığımı taktıktan sonra yavaş koşu yaparmışcasına çıktım evden.
Aynı şekilde markete doğru ilerledim. Ara sokaklarla gideyim daha çabuk varırım. Apartman her hali ile mükemmelldi tek kusuru markete uzak olmasıydı. Omuzumdan ittirilmesiyle yan ara sokağa düştüm. "İşte buradasın küçük orospu" dedi Hidan. Ah yine mi bu! Bu sefer yanlız değildi etrafında 5 kişi falan vardı. Bu durumda en iyi seçenek kavga çıkarmamak olurdu "ne istiyorsun sabahki yetmedi mi?" diye sordum ayağa kalkarken "intikam diye bilirsin buna" dedi parmağını şıklatırken. "5 kişi birden mi? Ciddi misin sen?" "Evet ben sportmen değilim hani kendin söylemiştin" dedi ve üstüme koştu. Buradan çıkmam lazım. Arkamı dönüp koşmaya başladım.
Bir kaç köşeyi döndükten sonra çıkmaz sokağa girdim. Ah harika! "İşte kaçacak yerin yok artık" başka çarem yok gibi. Belki de kazana bilirim. Yumruklarımı yüz hizama getirip savunma pozisyonu aldım. "Karşılık vereceksin demek" dedi ve yanındakilere işaret etti. Hepsi birden saldırdı ve ben de hepsine birden karşılık vermeye çalıştım.
-Tobirama Senju-
"Acaba Freida iyi midir? Gidip baksak mı?" dedi Hashirama kaygılı şekilde. Yine başladı Freida sohbetleri. "Ben yokum" dedim kalkıp koltuğa otururken. "Ben bi bakıp geleyim belki birşeye ihtiyacı vardır" dedi telefonunu alırken "seninle geleyim" dedi Madara da. Şu ikisinin ilişkisi midemi bulandırıyor. Homofibik falan değilim sadece Madara iğrenç biri Hashirama nasıl onu seve biliyor ki! Göz devirip kitabımı okumaya devam ettim.
-üçüncü kişiden-
Karnına yediği son tekmeyle 8ci kez kan kustu kız. Yüzü başı dağılmış ve kanlar içindeydi. Bilinci çoktan kapanmıştı bile "bu sana ders olsun" dedi Hidan elindeki kanı üstüne silerken "Jashin ve takibçilerine bulaşmazsın bundan böyle" dedi ve arkadaşlarıyle birlikte oradan ayrıldılar. İç kanama geçirmiş dudağı patlamış kaşı patlamış gözünün altı morarmış ve burnu kırılmıştı. Ateşi de zaten yüksekti. Şanslıysa belki birisi bulur ve onu hastaneye götürürdü.
-Tobirama Senju-
Sevgi pıtırcıkları 15 dakika sonra geri gelmişlerdi "ölmüş mü?" diye sordum gözümü matematik kitabından ayırmayarak "Tobirama bu kadar kinli biri olduğunu bilmiyordum" dedi Izuna "fikrini soran olmadı" dedim "kapıyı açmadı. Biraz endişelendim açıkcası güvenliğe haber mi versek?" dedi "hasta biri olarak muhtemelen uyuyordur abartmayı bırakmalısınız" dedim yerimden kalkarken.
Odama geçip akşam rutinimi hallettim. Kendimi yatağa bırakıp tavanı izlemeye başladım. Nasıl oluyordu da matematiği bu kadar iyi biliyordu? Hasta ve bulanık bir beyinle bile o zorlukta soruyu hatasız çözmeyi başarmıştı. Mutant falan mı? Ne edip ne yapıp onu geçmem gerekiyordu. O kibirli bakışlardan kurtulmam lazımdı. Hatta ondan daha iyi olduğumu ona kanıtlamam lazımdı. Uzanmakla zaman kaybetmemeliyim. Yerimden kalkıp matematik testimi aldım. 200 test çözüp öyle uyuyayım.
Sabaha kadar test çözmüştüm. Gözlerimin içi yanıyordu. Kalkıp sabah rutinimi yaptım. Sonra ise giyindim. Dolabı açınca elime ilk gelen siyah sweatshirt ve haki pantalon olmuştu. İkisini de giyinip saçımı düzelttim sonra ise odamdan çıktım. Diğerleri kahvaltı yapıyordu "senden beklenmeyecek şekilde uyuya kalmışsın" dedi Izuna. "Korkunç görünüyorsun" dedi Madara da "uyku tutmadı" dedim otururken. Koyu kahvemi yudumlamaya başladım. "1 gün sonra kampa gidecekmişiz!" dedi Hashirama telefonuna bakarken "ne kampı?" diye sordum "Üni götürüyormuş öğrencilerin döneme iyi başlaması için her yıl yapılan birşeymiş. Ne kadar da zekice" dedi. Aslında kötü fikir değil gibi. Doğada olmayı seviyordum. Nehir kenarı falan olursa harika olurdu. Kafa dinlemek için ideal bir mekan.
Sınıfta herkes kendi yerinde oturmuştu. Onun oturduğu yere baktığımda boştu. Sonunda ukalalık performansı görmeden normal bir dersimiz olacak. "Freida Tsugikuni?" diye sordu sensei yoklama alırken. "Kakashi, Freida neden yok biliyor musun?" diye sordu. Obito ve Kakashi arasında kısa bir bakışma geçti "hayır efendim" dedi o da. "Ondan beklenmeyecek birşey, Yahiko Tendo?" "Burada" dedi.
İlk yarı huzurlu geçmişti sonra ise sıkmaya başlamıştı. Bir kaç soruya yanıt verdikten sonra dersi dinlemeyi bıraktım. Ders arası zili çalmıştı "dostum aramalara cevap vermiyor bile! Başına birşey gelmez değil mi?" diye sordu Obito endişeyle "bilmiyorum, dersten sonra ona uğramalıyız" dedi o da "aslında ben dün akşam ona gitmiştim. Kapıyı kimse açmadı ama ailesinin falan yanına gitmiş ola bilir mi?" diye sordu Hashirama sohbete dalarak. İkisi arasında kısa bir bakışma geçti "ailesi Japonyada değil" dedi Kakashi. Hmm ismi zaten yabancı kökenliydi. Ve bana almanca birşeyler söyleyip orta parmak çekmişti. Hatırladığım şeyle gözlerimi kaçırdım. "Kesin başına birşey geldi!" dedi Obito telaşla. "Ders sonrası uğrarız yine" dedi Kakashi onu sakinleştirmek istercesine. Onları boş verip yerime geçtim.
~Kamp günü~
Sabahın erken saatlerinde üniversitenin karşısındaydık. Hafif yağmur ve soğukluk vardı. Öğretmen yoklama alırken bir tek Tsugikuni'nin olmadığı ortaya çıktı "hala haber yok mu? Ailesinden biri ile iletişime geçtiniz mi?" diye sordu Sarutobi sensei "ailesi Almanyada ve numarasını falan bilmiyoruz" dedi Obito. Doğru tahmin etmiştim. "Bu kamp sonrası yine gelmezse polise haber veririz" dedi. Sonra ise herkes otobüslere bindi. Bizim otobüste bizimkiler, Obito Kakashi, Hidan, Kakuzu, Deidara, Sasori, Kisame, Itachi, Naruto, Sasuke, Sakura, Ino, Shikimaru ve Choji vardı. Diğerleri ise öndeki otobüsdeydi.
Haraket edeli bir saat falan olmuştu. "Arkadaki siyah motor yarımsaatdir bizi takip ediyor" dedi Naruto arka pencereden bakarken. Bunu söylemesiyle diğerleri de arkaya döndü. Tamamen siyah giyinmiş birisi vardı üzerinde. "Yoldan geçendir herhalde" dedi Sasuke. 20 dakika sonra kırmızı ışıktaydık ama trafik vardı. Siyah motor arabaların arasından geçerek bizim otobüsle paralel durdu. Sonra ise bana el salladı. Soru sorarcasına kaşımın birisini kaldırdım. Sonra ise karşı koltuğu işare etti. Önümde Deidara ve Sasori vardı. Onun omuzuna dokunup pencereden dışarıyı gösterdim. Aynısını yine ona yaptı. O da karşısındaki Hidanı dürttü. Hidan pencereden dışarı bakınca motorlu adam ona orta parmak çekti "bu piç te kimin nesi?" dedi.
(Şarkının 5:13 kısmını açın)
Sonra ise kaskını çıkardı. Gördüğümüz yüzle hepimiz ben bile şok içindeydik. Tsugikuni bu! Yüzü berbattı. Dudağı, burnunda ve kaşında yara bantları vardı gözünün altı morarmıştı. Hidan gördüğü yüzle soğuk soğuk terlemişti. "Dostum büyük sıçtın bu sefer" dedi Deidara kahkahalara boğulurken. Sonra ise trafik açıldı. Arkadan korna sesleri gelmeye başlayınca kaskını indirdi ve önden gitti. "Gerçekten de yaptın mı?" diye sordu Kakuzu "neyi yaptı?" diye sordu Hashirama ve Obito aynı anda. "Kendi işinize baksanıza siz!" dedi "Freida'nın yüzünün o halde olmasıyla bir ilgin var mı?" diye sordu Shikimaru "varsa var sana ne?" diye sordu. "Kakuzu, detaylıca anlat ne yaptı bu sümüklü?" diye sordu Naruto. Kakuzu bıkkınca nefesini verdi. "5 kişi birden ona saldırıp pestilini çıkardılar, 2 gün önce" dedi "benim tarafımda olman lazımdı ne halt ediyorsun!" "Yaptığın eziklikten başka birşey değil ve kıçının tekmelenmesini hakediyorsun" dedi düz şekilde. Nefret dolu bakışlar Hidan'nın üzerinde durmuştu "arkada neler oluyor?! Sessiz olun!" dedi sürücü. Freida'dan her ne kadar hoşlanmasam da bu yaptığı yüzünden o piçi iyice benzetmek istemiştim.
Kakuzu&Kisame
Fotoğrafın bölümle alakası yok ama çok hoşuma gitti.
💠Gelecek bölüm Rei-chan Hidan'nın içinden öyle bir geçecek ki Tanrı bile durduramayacak onu. Yeni bölümün çabuk gelmesi için yorum yapın lütfen. Oy vermeyi de unutmayın. Sevgiyle kalın<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Academic Rival | Tobirama Senju x OC (Modern AU)
Fanfiction"Şu gümüş saçlı piç benden daha iyi olduğunu mu sanıyor?" "Onun ukala ve kendini beğenmiş davranışları kendimi öldürmek istememe sebep oluyor" Academic rivals to lovers <3 Tüm karakter hakları Kishimoto-san'a aittir. Tüm görseller kendi yaratıcıla...