Chapter 19

42 7 1
                                    

Media: Tobirama Senju

-üçüncü kişi-

Ders çoktan başlamıştı. Sensei yoklama alıyordu. "Tsugikuni?" diye sorunce gözler boş masaya kaymıştı. Itachi endişeden kafayı yemek üzereydi. Dün akşam onu defalarca aradı ama telefonu kapalıydı. Şimdiyse derste yok. Başına birşey gelmiş olmalı diye düşünmeden edemiyordu. Keşke kendisi ona evine kadar eşlik etseydi. Böylece güvende olduğundan emin ola bilirdi. "Belki uyuya kalmıştır?" dedi Kisame onu rahatlatmak istercesine "hayır o asla uyuya kalmaz hasta olsa bile mutlaka matematik dersine gelirdi" dedi Itachi.

Diğer yandan Tobirama dün gece onu bıraktığı yerde bulamamıştı. Önce sinirlendi diye çekip gittiğini düşündü ama şimdi burada olmaması endişelenmesine sebep olmuştu. 2 haftadır orada çalışıyordu ve ne denli tehlikeli insanlar olduğunu çok iyi biliyordu. Freida'yı da bilirsiniz biraz fazla gaza gelen birisi. Belki de birisi ile kavga etti ve başına birşey geldi. Ders sonrası mutlaka oradakilere sormalı görmüşler mi diye. Ya da belki sinirlenip herşeyi bırakıp Almanya'ya gitmiştir. "Neden bu kadar çok ders bırakıyor bilen var mı? Sağlığında bir sorun falan mı var yine?" diye sordu sensei. "Dün iyiydi bugün neden yok bilmiyoruz efendim" dedi Kakashi. Sabah ders arası konuşmuştu onla. O ikisi derste olmadığı gün Freida çok sıkılıyordu bu yüzden öğle arası telefonla konuşuyorlardı sık sık. Obito masanın altında ona mesaj atıyordu ama ulaşılmıyor gibiydi.

-Freida Tsugikuni-

Keskin baş ağrısı ile suratımı buruşturdum. Gözlerimi açtığımda tanıdık bir tavan karşılamıştı beni. Kendime iyice geldiğimden emin olduktan sonra dikleştim. Burası benim odam! Hızla yataktan fırlamıştım. Eski evimdi burası. Lanet olası beni buraya mı getirdi onca yer içinde! Kapıyı açmak istesem de kilitliydi. Kırarım ben de! Bir kaç kez tekmeledikten sonra kilitin açılma sesi geldi. Bir kaç adım geri çekildim. Kapı açılınca lanet olası yüzünü görmüştüm onun. Yanında bir kaç kişi vardı "neden buradayım!" dedim bağırırken. "Yamaha-san'la konuşurken sesine dikkat et!" dedi yanındaki "dikkat etmezsem ne olur ha?! Parçalarına ayırırım sizi!" diye bağırdım. Öfke bedenimden aşıp taşıyordu bir şekilde kendimi ele almam lazımdı "cidden yapar bu arada" dedi şerefsiz. "Ne de olsa benim genlerimi taşıyor" dedi bana doğru gelince ama birşey yapmayıp yatakta oturdu "sana teklifim var" dedi "sanki senden gelecek birşeye onay veririm de!" "Burdan çıkıp hayatına devam etmek istiyorsan dinlemeni tavsiye ederim" dedi diğer adam. "Senin ne kadar güçlü ve potansiyelli olduğunu biliyorum. Dün gece oradaki adamı knock out etmen kendini ne kadar geliştirdiğini gösteriyor. Sana teklifim şöyle. Benim adamım ol. Dövüşlere katıl. Para kazan! Baba-kız gibi bir ilişki beklemiyorum zaten senden partnerlik gibi düşüne bilirsin" dedi. Sinirden gözüm seğiriyordu. Utanması yok mu bu adamın! Ani bir haraketle boğazından kavradım "ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu senin?!" diyince duyduğum tetik çekme sesiyle bakışlarım yana kaydı "ellerini çek hemen!" dedi silahı başıma iyice dayayarken. "Seni canlı canlı sadece ellerimle parçalarına ayıra bilirim. S-sence, sence senin gibi piç biri ile iş birliği  yapar mıyım?! Bırak birlik aynı oksijeni solumak bile kusmama sebep oluyor. Para diyor bir de" dedim ellerimi çekip geri durarken. "Düşünmen için bolca zamanın olacak" dedi ayağa kalkarken. Sonra ise gitmişlerdi. Kapıyı da ardından kilitlemişlerdi. Buradan hemen çıkmalıydım. Pencereden baktığımda ikinci kattı. Ama pencere kilitliydi. Odaya göz attığımda kamera vardı. Ah harika! Derin bir nefes alıp yatağımda oturdum. Buradan canlı çıkmam için bir plana ihtiyacım var. Önce şu kameradan kurtulmalıydım.

-Tobirama Senju-

Ders çıkışı eve gidiyorduk. Ardımızdan da Obito Kakashi Itachi ve Shisui geliyordu. Muhtemelen Freida'yı kontrol etmek için gidiyorlardı. Aslında benim de yapacağım şey oydu. Fazla sert çıkışmıştım. Öyle bir niyyetim yoktu sadece onu öyle bir yerde görünce hem sinirlenmiş hem de paniklemiştim.

Onun katına gelmiştik. "Siz de mi onu kontrol edeceksiniz?" diye sordu Hashirama "evet çok merak ettik" dedi Obito.  Kapıyı tıklamıştı Kakashi "Rei! Evde misin?" diye bağırdı Hashirama "numarasına ulaşılmıyor hala" dedi Izuna. Derin bir nefes aldım "çekilin" dedim geri adımlarken "ne yapıyorsun?" diye sordu Itachi "kapıyı kıracağım" dedim. Kenara çekilmişlerdi. Hızla gelip tekmemi geçirmemle kapı açılmıştı. "Rei!" diye sorduk içeri girerken ama evde yoktu. Hatta ışıklar falan bile kapalıydı. Belki de Almanya'ya gitmiştir. Hızla odasına gittim. İçeri girince eşyalarının yerinde olduğunu gördüm. Başına birşey geldi! Lanet olsun!  "Birşey bula bildin mi nerede olacağı ile ilgili?" diye sordu Madara. Hiç birşey söylemeden gelip kanepe oturdum ve ellerimi dizimin üstünde birleştirdim "benim suçum" dedim sadece "ne demek senin suçun?" diye sordu Obito. "Dün gece birlikteydik ve tartıştık. Ona beni beklemesini söyledim ama geri döndüğümde yoktu" "açık konuş Tobirama neler oldu neredeydiniz?" diye sordu Hashirama. Derin bir nefes aldım. "Ben 'dövüş kafesinde' çalışıyordum-" "AKLINI MI KAÇIRDIN SEN!" diye çıkıştı Hashirama "lafımı bölme lütfen. Bunu kimse bilmiyordu. Nasıl oldusa o oradaydı. Onu orada görünce çok sinirlenmiştim. Çünki tehlikeli insanların kaynadığı bir yerdi. Onu alıp dışarı çıktık biraz tartıştık. 5 dakikalık içeri girmek zorunda kaldım ama geri geldiğimde yoktu. Ona beni beklemesini söylemiştim!" dedim burun kemerimi sıkarken. Yüzüme yediğim yumrukla geri düşmüştüm "Itachi!" demişti Shisui onu tutarken. "Senin yüzünden kayıp ve kim bilir başına ne geldi!" diye bağırdı. "Gidip oradakilerden soracağım onu görmüşler mi diye" dedi "birlikte gidelim" dedi Kakashi "peki ya ev? Kapısı kırık böyle mi kalacak?" diye sordu Shisui "Izuna sen burada kalıp eve göz kulak ol" dedi Madara. O da usluca onaylamıştı onu.

Akşamüstü olmuştu. "Senju bugün erkencisin" dedi barmen "bu kızı gördün mü buralarda?" diye sordum Kakashi'nin telefonunu ona gösterirken. "Ah bu dün buraya gelen atarlı kız. Seni arıyordu sana yönlendirdim ben de" dedi "peki ya daha sonra gördün mü onu?" "Hayır en son senin yanındaydı" dedi.

Bir kaç kişiye daha sormuştuk. "Ah Yamaha-san'nın kızı o" dedi. Yamaha mı? Babası mı?! "O kim?" diye sordu Itachi "ona bulaşmamanızı şiddetle tavsiye ederim. Kendisi baya tehlikeli insan. Karanlık işlerle uğraşıyor. Hep bir kızı olduğunu ve onun tam bir ölüm makinesi olduğundan bahsederdi. Nasıl bir psikopat kızına öyle hitap eder ki! Herneyse o adama bulaşmamanızı öneririm. Kafası biraz bozuk. Söylentilere göre kendi karısının başını kesmiş ondan boşandı diye" dedi. Babası kaçırmış onu! "Onu nasıl bula biliriz?" diye sordu Itachi "bulamazsınız. Bulsanız bile yapa bileceğiniz birşey yok" dedi "polise şikayet etmeliyiz" dedi Obito. Bu sırada adam gülmüştü "polis mi? Polis kendi can güvenliği için muhtemelen o işe bulaşmayacaktır" dedi. Onu onayladıktan sonra oradan ayrılmıştık "birşey yapmamız gerek" dedi Hashirama "polise kayıp ilanı verelim hiç değilse. Belki bir yolu vardır?" dedi Shisui. "Polise haber verelim en iyisi" sonra ise birlikte karakola gittik.

💠Gelecek bölüm aksiyon dolu olacak. Beklemede kalın. Bol bol yorum yapıp oy verin. Sevgiyle kalın<3

Academic Rival | Tobirama Senju x OC (Modern AU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin