So-ya: En azından senin gibi zorba değilim!
Söylediğim an pişman olmuştum. Kriz geçirmek üzereydim ve her an karşımdakine saldırabilirdim. Hyunjin'i en hassas noktasından vurmuştum. Gözlerim dolmuştu. Lanet olası ağzım yüzünden her şey berbat olmuştu. Hyunjin'in de gözleri dolmuştu. Neredeyse ağlayacaktı. O an saçma sapan bir hareket yapıp merdivene koştum. Chan arkamdan bağırıyordu.
Bang Chan: So-ya Hemen buraya gel!
Onu dinlemedim. Keşke dinleseydim. En üst kata çıkıp banyoya girdim. Kapıyı kilitleyip yere oturdum. Hıçkırıklara boğulmam uzun sürmedi. Sonrasını hatırlamıyorum.
Bang Chan'dan
So-ya'nın böyle biri olmadığına emindim. Gözleri dolu dolu merdivene koşarken anlamıştım. Hyunjin'in kalbi kırılmıştı. Onun da gözündeki yaşları görebiliyordum.Yanına gittim.
Han: Davranışları tutarlı değildi. Açlıktan bayıldığını söyledi. Göz bebekleri büyüktü. Başı ağrıdığı için tam açıklama yapmadı. Bence bir sorunu var.
Bang Chan: Ben de öyle düşünüyorum.
Hyunjin: Bana zorba dedi. Haklı mı?
Bang Chan: Sanırım kilosuyla dalga geçtiğini düşündü.
Lee Know: Bu yine de ona böyle bir hak vermez!
Yukarı çıkmak için merdivene doğru yürüdüm. Hyunjin ve Han da peşimden geldi. Sonra Felix de dayanamadı. En son çıkarken Lee Know dışında tamdık. Yapısı Gereği So-ya' ya hemen alışamamıştı.
So-ya'dan
Sanırım yine bayılmıştım yada kendimden geçmiştim. Neyseki hala banyodaydım.Buda 3-4 dakika kadar baygın kaldım demekti. Sonra bacağımdaki sızıyı farkettim. Ufak bir yarık vardı. Ama kanaması fazlaydı. Peçete bulup bastırdım. Ama geçmiyordu. Bende umursamadım. Kalktım. Aynaya baktım. Çökmüş görünüyordum.Göz altlarım mosmordu. Başım dönüyordu. Sanırım ilacımı almazsam öleceğim. Chan'a hastalığımı açıklayıp beni eczaneye götürmesini rica edecektim. Kapıyı açıp çıkacakken Karşımda Stray Kid'i buldum. S yok çünkü Lee Know yoktu.
Bang Chan: Beni endişelendirdin So-ya! Bir daha bu kadar uzun süre kalma tuvalette.
So-ya: Özür dilerim Hyung. Bu arada koltuğa sığarım. Küçük müyüm bilmiyorum ama koltuğa sığabileceğimi umuyorum.
Hyunjin'in bakışı tuhaftı. Pişmanmış gibi bakıyordu ama kendinden emindi, gözünde yaş yoktu artık.
Bang Chan'dan
So-ya bitkin görünüyordu. Göz altları şişmişti ve ağladığına emindim. Gözleri kan çanağıydı. Pantolonun da kan lekesi vardı. Kızsal bir şeydi sanırım.
Bang Chan:Pantolonun?
So-ya:küçük bir sıyrık sadece.
Küçük bir sıyrık bu kadar kanamazdı. Yine de üstüne gitmedim.
So-ya:Çok yorgunum.. Oturabilir miyim?
Aşağı indi ve kendini koltuğa attı.
So-ya: Yanımda hiç kıyafetim yok. Rica etsem bir şort ve tişört verebilir misiniz?
Felix: Ben veririm. Sen benimle gel.
So-ya'dan
Felix: Dolabım şurada, istediğin bir şeyi giyebilirsin. ben çıkıyorum.
Bunu dedikten sonra cevabımı beklemeden çıktı. Neyseki bana o kadar katı değildi.
Dolabını doğru gidip Instagram'ında gördüğüm kıyafetlere baktım. Bir tanesi seçip giydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STRAY KİDS İLE HAYAL ET/ İLK KIZ ÜYE
Fanfic"Şu şaheseri Seul'un en güzel restoranı yerine pizzacıya mı götüreceksin? Tch, şaka yapma lütfen."