O bir anda gözlerini aralayınca ellerimi hemen çekmiştim. Fakat farketmişti.
So-ya: Ne yapıyorsun sen burada?
Hyunjin: Sen sahnede bayıldın. Bizde seni eve getirdik. Tamamen bu.
So-ya: Başım ağrıdığı için sana inanmak istiyorum. Odamdan çıkta üstümü değiştireyim.
Hyunjin: Emredersiniz.
Reverans yaparak odadan çıktım.
So-ya'dan
O odadan çıkınca kendi kendime gülümsedim. Varlığı bile bana iyi geliyordu.
Dolabımı karıştırıp rahat bir kıyafet aradım.
Tekrar kendimi yatağıma atarak kulaklığımı taktım. Case 143 dinlemeye başladım.
~
Kısa süre sonra kapım çalınmıştı.
Chan: Güzelim iyi misin?
So-ya: Gelebilirsin hyung.
Kapımı açıp yanıma geldi. Bende oturma pozisyonuna geçmiştim.
So-ya: Ne oldu?
Chan: Pd-nim, Seni çağırıyor.
İçimde ufak bir ürperti hissettim.
So-ya: Ceza mı verecek?
Chan: Zannetmiyorum. Sonuçta bilerek bayılmadın.
So-ya: Hadi verdi diyelim, ne verir?
Chan: Sen endişelenme. Hazırlan, Lee Know seni şirkete götürecek. Ve yalnız bırakmak yok.
So-ya: Unutmadım. Unutacağımı zannetmiyorum.
Bana burukça gülümseyerek odamdan çıktı, bende aynaya baktım.
Dağılmış gözüküyordum. Her halimle. Dolabımdan rastgele bir kıyafet seçip aldım.
Giyinerek makyajımı yaptım, saçımı toparladım. Kulaklarımı ve telefonumu alarak aşağıya indim.So-ya: Ben hazırım.
Lee Know: Çıkalım o zaman.
Yanıma geldi ve dışarı çıktık. Arabaya binip yol almaya başladık.
Lee Know: İyi misin?
So-ya: O adam yakalansaydı olurdum.
Yola odaklammıştı. Onu fazla oyalamak istemiyordum ama soru soran o olmuştu.
Lee Know: Performansın mükemmeldi.
Gelmiştik. Arabadan inerek şirkete yöneldim. Koşar adım yanıma geldi.
Lee Know: Seni yalnız bırakamayız.
Pd-nimin odasının olduğu yere gittim ve kapıyı çaldım. İçerden gel komutunu alınca içeri girdik.
JYP: Minho çıksın.
Lee Know çıkmak istemiyordu. Bunu biliyordum. Fakat emir büyük yerdendi. Paşa paşa çıktı dışarı. Yalnız kaldık.
JYP: Bayılma sebebin neydi?
So-ya: Hastalığım.
JYP: İlaçlarını içmedin mi?
So-ya: İçmedim.
Alnını ovuşturdu. Sanırım sinirlenmişti.
JYP: Tartıl şurada.
Gösterdiği tartıya gidip tartıldım. 46,4 kiloydum. Kendi kendime oha demiştim. Resmen 10 kilo almıştım.
JYP: Cezan ölümcül diyet. 30 kilonun altına düşmelisin.
Gerçekten öldürmek istiyordu beni. Zaten bir deri bir kemik kalmışım. Ne olacaktı?
So-ya: Bu çok tehlikeli ve mümkün değil.
JYP: Daha ağır cezalarımda var. Hap kullanırsın. Vitamin alırsın. 30 kilonun altına dü-şü-le-cek.
Gözlerime hakim olmalıydım. Ona selam vererek odadan çıktım. Lee Know kapıdaydı.
Lee Know: Ne dedi?
So-ya: Hiç öyle soru sordu, fotoğraf çekimi tarihini söyledi falan işte.
Bana inanmışa benzemiyordu. Buna rağmen sustu. İkimiz dışarı çıkıp arabaya bindik. Eve doğru yola koyulduk.
~
Yatağımda hayatı sorguluyordum. Yemek yemem yasaktı. Öyle bir şansı olsa bana su da içirmezdi zaten.
Kapım çalındı, bende gel komutu verdim.
Seungmin: Aşağı insene, dizi falan izleriz. Yemek yeriz, sohbet ederiz.
So-ya: Gerçekten çok isterdim fakat aşırı yorgunum. Yarın yapsak? Hemen uyuyacağım zaten.
Seungmin: Yanımızda uyu?
Onu reddetmenin bir manası yoktu. Orada da uyuyabilirdim.
So-ya: Sen in ben geliyorum.
Seungmin: Peki hızlı ol.
O çıktıktan sonra kalkıp aynaya baktım. Artık çok aynaya bakıyordum. Sürekli. Kendimden emin olduktan sonra aşağı indim. Felix ve Han'n arasına oturdum. Felix hemen kalktı.
Felix:.Sen uyu.
Onun dediği gibi yaptım. Gözlerimi açık tutmaya çalışsam da kapanıyorlardı. Uyku vaktim gelmişti.
~
Bu bölümde kısa olduğu için çok üzgünüm. Öbür hikayeye de bölüm atamayacağım. Bu sıralar yaptığım hataları affedersiniz umarım. Oy kullanıp yorum yapmayı unutmayın <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STRAY KİDS İLE HAYAL ET/ İLK KIZ ÜYE
Fanfiction"Şu şaheseri Seul'un en güzel restoranı yerine pizzacıya mı götüreceksin? Tch, şaka yapma lütfen."