Hayatımın Yumruğu-9

320 9 0
                                    

İnsanların gerçek yüzünü alkol ortaya çıkartır derler. Bunun doğru olmamasını ummaktan başka yapabileceğim bir şey yoktu. Ben bu değildim. Şoku atlatamadan birilerinin çığlığını itişip kakışmasını duydum. Hepsi o kadar uzak geliyordu ki. Yerdeki eserime bakıp yavaş yavaş geriye doğru yürüdüm. Her şey üstüme üstüme geliyordu sanki. Birilerinin bana seslendiğini duydum ama umursamadım. Sadece buradan çıkmam gerekiyordu. Arkamı dönüp yarı-koşar şekilde çıkışa yöneldim.

Bekleyin. Siz neden bu halde olduğumu anlamadınız tabi ki. Bir önceki akşama, tetikle olmam gereken zamana dönelim.

Kapıyı açtığımda karşımda Kate ve Bianca olduğunu tahmin ettiğim kız duruyordu. Sarışın ortalama bir kızdı. Şık fakat sıradan görünüyordu. Bianca bana şok olmuş bir ifadeyle bakıyordu. Şaşkınca Kate döndüm ve onunda Bianca'nın bu hali karşısında şaşırdığını gördüm.

"Selam. İçeriye geçsenize. " dedim sakince. En sonunda gözlerini bana dikmekten vazgeçip genzini temizleyip elini uzattı. "Ben Bianca. " dedi. Hala şaşkındım. Çocukların anlattığı kız gerçekten de gitmiş yerine bu garip kız gelmiş olmalıydı. Elini sıkıp "Bende Summer. Lütfen içeri geç tatlım." Dedim. İçeri geçerken Kate'e yaklaşıp "O iyi mi? " dedim. Omuz silkip "Yeni hali çok garip. Bende alışmaya çalışıyorum." Dedi. Yavaş yavaş etrafı inceleyerek sonunda oturdu. Kate yanına bende karşısına geçince bir süre daha bana tuhaf tuhaf bakmaya devam etti.

"Eee nasıl gidiyor üniversite? Kate ilk yılın olduğunu söylemişti. " deyip sohbet açmaya çalıştım. "Evet, fena değil. Alışmaya çalışıyorum. " dedi. Hangi üniversiteye gittiğini sorduğumdaysa yanıtlamak yerine "Senin nasıl gidiyor? Geçen sene buralarda değildin? " dedi.

"Evet, bu dönem geçiş yaptım. " dedim. Tekrar kapı çalınca büyük bir hevesle kapıya gittim. Gelen Amanda'ydı. Elinde Çin lokantasından aldığı yemeklerimizle kapıda dikiliyordu.

"Geldi mi küçük cadı? " dedi. Elindekilerin bir kısmını alıp içeriye yönlendirdim. "Evet, geldi. Sadece pek beklediğim gibi değil. " dedim. Poşetleri içerideki sehpaya bırakırken Amanda'da Bianca'yla konuştu. Yemeklerimizi yerken yüzeysel şeylerden bahsettik. Konu yarın ki partiye gelince Kate bana çantasından bir liste çıkartıp verdi.

"Sonradan bir şeye ihtiyacımız olursa ararız. Lucas'la da konuştum. Şimdilik sadece bunlara ihtiyacımız var. " dedi. "Partiye ihtiyacım olmadığını biliyorsunuz. Doğum günümü planlamaları için annemlerin sizi aradıklarına inanamıyorum. " diyen Bianca'ya hiç birimiz bir şey diyemedik. Kısa bir sessizliğin ardından "Sorun değil. Hem bizde parti düzenlemek için bir neden bulmuş oluyoruz. " dedim. Bianca gülümseyip teşekkür etti. Yemeğin ardından çok fazla durmayıp kalktılar. Bende etrafı toplayıp yatağa gittim.

Odama girdiğimde Duncan'ın müzik açmış olduğunu fark ettim. Bu yalnız olduğuna işaretti. Sinir bozucu bir şekilde tatmin oldum. Onun eve kız atması beni ilgilendirmiyordu. Arkadaş kalmak zorundaydık. Yine de içimde kalçalarını sallayıp dans eden kız bunu pek umursamıyordu. Yatağa yatıp huzurlu bir uykuya daldım.

Ertesi gün hem telefonum hem de kapı zilimin sesine uyandım. İkisi de aynı anda çalınca birde üstüne uyku mahmurluğu eklenince ne yapacağımı şaşırdım. Telefonu açıp "Kim o? " dedim. Karşı taraftan gelen kahkaha sesini tanıyınca "Ne istiyorsun Lucas? " dedim bir yandan da esnerken.

"Aç artık kapıyı. Daha alışverişe gidicez, uyuyan güzel. " dedi. Telefonu suratına kapatıp kalktım. Partiyi tamamen unutmuştum. Kapıyı açıp Lucas'ı içeriye aldım. Lucas ıslık çalıp "Vay canına, gün ışığım. Hazırsın bakıyorum. Ayrıca hep saten gecelik mi giyersin? Çünkü bu çok seksi bir şey. " dedi gülerek. Askılarımla oynayan eline vurdum.

İÇ İÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin