(Afşa)
Tam konuşacaktım ki birden duran at arabasıyla sertçe Etkiye çarptım, o da arkasındaki tahtalara.
Bu adam bizi öldürmeye mi çalışıyordu. Perde yavaşça açılınca adam kafasını uzattı. "Geldik efendim." Kalkıp dışarı çıktım benim arkamdan da Etki çıktı adam bana para dolu çantayı uzatınca teşekkür ettim ve akşam beni burdan almasını söyledim.Şuan kahvaltı yapacağımız yerin önündeydik. Etki'yi elinden tutup içeri doğru yürüdüm. Üst kata ilerleyip cam tarafı masaya oturdum, Etki de önüme oturdu.
Gelen garsona en iyi kahvaltıdan istiyoruz deyip önüme döndüm. Bana bakan Etki ile tebessüm ettim yaklaşık beş on dakika geçmiş ve kahvaltı gelmişti. Yemeye başlamıştık.
"Burdan sonra nereye gidelim?" Diye sorduğumda bana bakmıştı "Fazla yer bilmiyorum ve bildiğim yerlerde değişmiştir şuan sadece köle pazarı." Onun için üzülüyordum. Kaybettiği yıllarını ona unutturabilir miydim bilmiyorum ama en azından denemeliydim. Üzgün olmasını istemiyordum. O mutluluğu hakkediyordu.
"Peki, ben seni gezdiririm, her yere gideriz." Bana gülümsediğinde ona karşılık vermiştim. Kahvaltıya devam ettik. Bitince hesabı ödeyip ordan çıktık.
Aklıma Etki'nin giyecek bir şeyi olmadığı geldiği için ona kıyafet almak geldi. Etki'nin elini tutup gördüğüm ilk dükkana soktum. Çalışan bize garip bakıyordu. Normal bir garipseme değildi. Boş verip erkek kıyafetlerinin olduğu tarafa gittim. Arkamdan da Etki geliyordu.
"Beğendiğin bir şey var mı?" Tek tek kıyafetlere bakarken bende etrafa bakıyordum. O çalışan bize bakıyordu. Nereye baktığına bakınca elimize baktığını fark ettim. Doğru ya buraya el ele tutuşarak girmiştik. Normalde olsa elimi çekerdim ama çalışanın gözleri arada bana gittiği için çekmek istemedim. Rahatsız hissetmiştim.
"Karar veremedim." "Peki, ben sana seçerim." açık mavi üstünde beyaz çizgiler olan ince uzun kollu kıyafeti gösterdim "Nasıl?" "Güzel." "Peki onu dene ama bir kaç tane daha alalım." Kıyafetlere bakmak için elini tutmayı bıraktım. Az önce dediğim ince uzun kollu mavi, beyaz çizgili kıyafetin Etki'ye olabilecek olanını aldım.
Gördüğüm petrol mavisi ince kazağı da aldım, açık mavi kısa kollu, sarı renkte bir kazak, bej renkte bir kazak, turuncu renkte kısa kollu...
Yaklaşık on beş tane üst on beş tane de altı için kıyafet seçmiştimher üstün altı birbirine uyumlu olmasına dikkat ettim, devam edecektim ama Etki beni durdurdu.
"Afşa bu kadar yeterli sanki?" Elinde tuttuğu kıyafetlere baktım. "Peki" çalışana baktım göz göze gelince irkildim.
"Deneme odası nerde?" "Ben siz götürürüm efendim" dedi ve yürümeye başladı iki raf sonrasında açık bir alan vardı bir ayna ve bir koltuk, karşı tarafta ise beyaz üç tahta kapı vardı.
Teşekkür edip Etki'ye döndüm elindeki kıyafetleri alıp koltuğa koydum ve bir alt ve üst alıp Etki'ye verdim mavi, beyaz çizgili ince uzun kollu ve beyaz pantolon.
Etki deneme odasına geçince bende koltuğa oturdum. Bana bakan çalışanla kafamı çevirdim. Neden bana bakıyordu ki bu çok rahatsız ediciydi. Deneme kabininden çıkan Etki'yle gülümsedim.
Üstü biraz küçük olmalıydı. Çünkü üst vücudu tamamen belli oluyordu. "Üstundekinin büyüğünü getireyim mi? Sende o sırada sarı olanı dene ona da bu pantolon uyar." "Peki." Sarı kazağı ona uzattım ve mavi, beyaz çizgili kıyafeti aldığımız yere gittim.
Rafta aldığımız kıyafetin büyüğünü aramaya başlamıştımki arkamdaki nefes seslerini duyana kadar.
----
Türkçem sıkıntılı yanlış olabilir...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖLE/BXB
General FictionAfşa 12 yaşında annesinin ölümünden sonra babası yüzünden sarayın bir katında sıkışmış bir prensti. Bir gün kral yaşlı uşağın ölümüyle ucuz bir köle almaya karar verir. Etki hırçınlığıyla bilinen, ucuz bir köleydi. Aslında çocuk gibi biriydi ama ba...