ARKADAŞIMIN ABİSİ (Yarı texting)

13.Bölüm

DUR EY OKUYUCU!!

MADEM BURADASIN İKİ ÇİFT LAF EDELİM.

YILDIZA BASMAK ZOR DEĞİL

HAK YEME; OY VE YORUM YAP.

AYRICA BELİRTMEK İSTERİM Kİ OY ÇOĞUNLUĞU İLE(2) YENİ FATİH MODELİMİZ İLK MODEL SEÇİLMİŞTİR. CÜMLETEN HAYIRLI OLSUN.
************

Kınanın olduğu yer mahalle meydanındaydı. Buraya geldiğimizde de saat yediyi geçiyordu. Evden çıktıktan sonra Fatih önden yürürken Kaan bize eşlik ediyordu. Meydana geldiğimizde burayı çok güzel süslediklerini görmüştüm. Annemlerin olduğu masaya geçtiğimizde annemler bizi beğeniyle süzdü. Gizem ablanın annesi bize doğru gülerek geliyordu.

" Hoş geldiniz. Ama ne öyle misafir gibi. Hadi kızlar şu kuru yemişlerle içecekleri dağıtın. Bu arada çok güzelsiniz. Maşallah"

" Hoş bulduk Ayfer abla da olmadı böyle. Hemen iş kitledin bize." Feride sitemli bir şekilde konuştuğunda Ceylin Teyze kızar gibi konuştu.

" Hadi kalkın kızlar. Siz yapmayacaksınız da kim yapacak? Biz mi kalkalım bu saatten sonra?" Ceylin Teyze'nin konuşmasından sonra el mahkum kalktık.

Ben kuru yemişleri Feride de içecekleri dağıtmaya başlamıştık. Kadın ve erkek ayırmadıkları için rahattık. Ama epey kalabalıktı. Bir çok kişinin gözünün üzerimizde olduğunu da biliyordum. İstemeye istemeye Fadime Teyzelerin masaya gidip ikramları koyduk.

" Maşallah Hayal kızım sen ne kadar güzel olmuşsun böyle. Feride'nin de senden bir farkı yok. Maşallah." Gülümseyerek cevap vermeye çalıştım. Bu kadın mahallemizin Ana Haber Bülteni gibi bir şeydi. Onun çenesine yakalandıysan hayatta kurtulamazdın.

" Teşekkür ederim Fadime Teyzecim. Sen de çok şıksın." Güldü.

" Bizden geçti o işler. Hayal gel kızım gel. Al bak fotoğrafa." Fotoğrafta iki tane genç adam yana yana gülerek poz vermişlerdi. Şimdi yiğidi öldür hakkını yeme demişlerdi yani. Yakışıklı adamlardı. Ben fotoğrafı incelerken Fadime konuşmaya devam ediyordu.

" İkisi de benim torunlarım. İkisi de okullarını bitirdiler. Doktor sağdaki, soldaki de mühendis. Benim torunlarım diye demiyorum ama bir elinizi sıcak sudan soğuk suya sokmazlar. Bir çay içseniz olmaz mı?" Bu kadın beni çıldırtıyordu. Allahtan Feride duymamıştı. Yoksa ortalığı birbirine katardı. Fadime'ye doğru eğildim ve kötü kötü baktım. Bir yandan da gülümsüyordum.

" Benim sevgilim var Fadime Teyzecim. Ama çok akraba olmak istersen dedem var." Birden gözleri ilgiyle bakmaya başladı. Fadime duldu ve aramızda kalsın ama çok da azgındı.

" Deden mi? Nerede? Ayarla da bir çay içelim." Gülümsedim ama masum değildi.

" Tabi. Hemen mezarlıktan bir mezar kazmalarını isteyeyim." Gözleri birden büyüdü. Geri çekildi.

" Tövbe tövbe. Dengesiz kız. Torunumu istesen de vermem sana. Git hadi. " Korkutmuştum. Oh olsun.

" Ay n'olur peşimden koş Fadimee." Gülerek söylediğim şeyden sonra suratı iyice beş karış oldu. Hak etmişti. Benim gönlüm başkasındaydı. Onun torunlarına mı kaldım ben Fatihaşkım dururken. Haksız mıyım ama?

Kuru yemişleri dağıtmayı bitirdiğimde masaya geçip oturdum. Fatih'e baktığımda bakışlarını kaçırdı. Gülümsedim. Daha dur sen. Neler yapacağım neler ben sana. Feride kulağıma eğilip sordu. Bir yandan da kuru yemiş tıkıyordu ağzına.

" Ne konuştun Mobese Fadime'yle? Baya korkmuşa benziyor. Baksana." Fadime'nin masasına baktığımda Fadime ile göz göze geldim. Hemen başka tarafa baktığında ise güldüm.